Sabah gözlerimi açtığımda uzun zamandır ilk kez keyifle uyandığımı fark ettim. Baş ağrısı yoktu, can sıkıntısı yoktu, kafama taktığım bir sorun yoktu. Ne olurdu ki sanki her gün böyle uyansam? Tamam tamam her gün olmasa da en azından şöyle 4-5 gün böyle huzurla uyansam ne olurdu ki? Huzurla ve menemen kokusuyla...
Kendimi yataktan aşağı atıp mutfaktan gelen kokulara doğru giderken telefonuma bakmak aklıma geldiği için ani bir hareketle durdum. Anonim kız yazmış mıydı acaba? Telefonu elime aldığımda mesaj atmış olduğunu görünce sevinçle gülümsedim.Kahvekokusu : Günaydın Berk (05.12)
Kahvekokusu : Ne bu önemli olan?
Kahvekokusu : İyisin değil mi?
Kahvekokusu : Bir sorun yoktur inşallah.
Kahvekokusu : Neyse sen daha uyanmadın sanırım.
Kahvekokusu : Uyanınca yazarsın. (6.02)Heyecanla mesaj yazmaya koyulmuştum. Ama sanırım adını sesinden duymak istediğim için aramasını isteyecektim.
Berk : Günaydın çoban yıldızı
Berk : Müsait olduğunda beni arasan olur mu?
Berk : Yazarak konuşmak istemedi canımMesajı atar atmaz cevap geleceğini sanarak bir kaç dakika beklemelerimin sonucunda, beklemeler boşa çıkınca kendimi odamdan dışarı attım.
"Günaydın annem, bunlar ne güzel kokular böyle ya fenalaşıyorum"diyerek bayılma taklidi yaptığımda annem kafama bir tane vurup gülünce bende güldüm.
"Bugün kahvaltı Bulut'um için. Onun sevdiği şeylerden yaptım. Tebrik amaçlı"
"Hııı yemeyeyim o zaman ben, neyse peki anne. Resmen evlat kayırma var ama burada haberin olsun yani."dedikten sonra annem tam konuşacakken sofrayı incelediğim için bir anda tekrar söze girdim "Aaa paçanga böreği bile yapmışsın. İnanmıyorum sana. Ben o kadar fulleyim hiç bana böyle sofralar kurma alındım yok tamam yemiyorum." dediğimde gülüp omuz silktiğinde "Saçmalama Berk, Bulut'u kıskanmış olamazsın herhalde. Oğluşum ne güzel o kadar çabalamış ve birinci olmuş, bir tebriği tabiki olacaktı"derken kapıdan gözlerini ovuşturarak giren Bulut keyifle gülümsüyordu.
"Anne nefis Menemen kokuyor bütün ev neler yaptın ya"derken gözlerini tam açıp sofrayı inceleyince çığlık atıp "Annem ya börek bile yapmışsın. E ben her gün full çekerim sınavlardan bak alışırsam"deyince annem ona sıkıca sarılıp "Sen yeterki böyle çabala ben her gün sana ne sofralar kurarım ne sofralar"dediğinde ikisine bakıp gözlerimi devirdim ve "Ben duşa giriyorum yoksa geç kalacağım annem hadi size afiyet olsun"deyip kapıya yönelince annem aynı hızla kolumdan tutup beni geri masaya doğru yönlendirmişti "Saçmalama Berk hadi otur önce kahvaltı yapacağız. Hem bak senin içinde sebzeli krep yaptım"dediğinde sevinçle ellerimi ovalayıp "Zaten ellerimi yıkamaya gidiyordum. Bu sofrayı Bulut'a bırakacağımı düşünmemişsinizdir herhalde" deyip göz kırptığımda annemin keyifle gülümsediğini görmesemde hissedebilmiştim.Kahvaltının ortasında telefonum çalınca anonim kız olduğunu düşündüğüm için heyecanla yerimden sıçrayıp tezgahtaki telefonu elime alıp kim olduğuna bakmadan direk açtım ve kulağıma koydum. Bu heyecanıma annem ve Bulut şaşkınca bakıyordu.
"Alo"
"Berk naber kanka"
"Sen miydin Deniz? İyiyim senden naber?"
"Kimi bekliyordun Berkçim? Benim telefonumdan kim arayabilir benden başka?"
"Ya oğlum uzatma bakmadık işte arayana. Hem sen neredesin niye gelmedin gece nerede kaldın?" dediğimde kahkaha atması zaten ona olan sinirimi daha da arttırmıştı. Sahi niye sinirlenmiştim ki Deniz'e?
"Bebeyim ne bu sinir sakin ol. Geç saate kadar Berra'ylaydık o saatte rahatsız etmek istemedim sizi. Anıl'da kaldım gece annesigil evde değildi zaten. Ben birazdan Mathilda'ya gelicem onu haber vermek için aradım"dediğinde sanki Deniz görebilecekmiş gibi kafamı sallamıştım.
"Tamamdır, bende 1 saate açarım mekanı zaten gel orada senin bir ifadeni alayım"dediğimde gülüp "Tamam hayatım bende seni çok özledim zaten gelicez Anıl'la"
"Tamam hadi kapatıyorum görüşürüz" deyip telefonu masaya bıraktım.
"Hayırdır kimden telefon bekliyordun da Deniz olduğunu görünce sinirlendin"diyen anneme şaşkınca bakıp "Ne alakası var annem ya kimden bekleyeceğim telefon sanki
"Ooo abi varsa bir durum bilelim yani"
"Hıh bende onu soruyorum kimden bekliyorsun? Zaten bu aralar sende bir haller var, bakalım ne çıkacak altından"dediğinde gözlerimi devirip yerimden kalktım.
"Ne olacak Gönül sultan ya bir şey yok hem olsa ben hiç söylemez miyim sana?" deyip anlından öptüm. "Söylersin diye ümit ediyorum"diyen annemi ve ses çıkarmadan uyuklayarak kahvaltısını yapan Bulut'u arkamda bırakıp kendimi banyoya attım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞRI KESİCİ
Teen FictionDaha kendime bir bardak kahve bile dolduramadan Cafe ağzına kadar dolumuştu, her cumartesi olduğu gibi. İlacımı almayı hatırladığımda kendime sinirim daha da artarken, içerideki depoya geçtim ve biraz dinlenmek adına tenekelerden birine oturdum. Ta...