AĞRI KESİCİ

İyi ki varsın

İçeri geçip elime bir şişe viskiyi alıp arkamdan seslenenleri umursamadan kendimi dışarı attım.

Ne kadar uzun süre koştuğumu hatırlamıyorum ama telefonum çok kez çalmış ve bir sürü mesaj gelmişti.
Deniz kenarında sessizce oturup viskimi içip müzik dinlerken telefonu sakince elime alıp gelen mesaj ve çağrılara baktım.
17 whatsapp mesajı, 14 cevapsız arama, 6 connect bağlantısı mesajı
14 cevapsız arama ; 7 cevapsız çağrı Ceren
3 cevapsız çağrı Gizli Numara
2 cevapsız çağrı Bulut
2 cevapsız çağrı Deniz gevşeği
17 whatsapp mesajı ;
Gevşekler grubu :
Anıl gevşeği : Berk kardeşim ne oldu?
Akın gevşeği : Abi neredesin
Deniz gevşeği : Kardeşim iyi misin yanına gelelim
Aklımız sende kaldı bak
Öyle aniden çıktın bir şey demeden herkes iyi mi bir şey mi oldu?

Cevap vermek istemediğim için gruptaki mesajları sadece okuyup gruptan çıktım.

Ceren kişisinden 7 yeni mesaj :
Berk
Kusura bakma seni üzdüysem
Seni üzmek istediğim son şey
Bulut'ta dahil kimsenin haberi yok
Ama napayım daha fazla sessiz kalamadım
Gözlerin bana o kadar güzel bakarken, sessiz kalmam ikimiz içinde haksızlıktı
Umarım beni affedebilirsin

Bulut kişisinden 5 mesaj ;
Abi
Ne oldu neden gittin
Arıyoruz açmıyorsun da
Merakta bıraktın hepimizi
İyi misin bari ses ver
Berk : İyiyim Bulut, merak etmeyin.

Connect Bağlantısı;
Kahvekokusu : Anlatırım bir gün.
Kahvekokusu : Ne yapıyorsun Berk?
Kahvekokusu : Heeeey aradım açmadın da.
Kahvekokusu : Aklım sende kaldı Berk.
Kahvekokusu : İyisin değil mi?
Kahvekokusu : Bari sadece iyi olup olmadığını bileyim.
Berk : İyiyim anonim kız
Kahvekokusu : Telaşlandım yazmayınca.
Kahvekokusu : İyi misin?
Berk : Nasıl olduğumu bilmiyorum
Kahvekokusu : Aramamı ister misin?
Berk : Olur ama ne olduğunu sormak yok tamam mı ?
Kahvekokusu : Olur tamam.

Uygulamadan çıktıktan bir kaç saniye sonra çalan şarkının durması ile telefon çalmaya başlayınca derin bir nefes alıp telefonu açtım.

"Alo"
"Berk"
"Nasılsın çoban yıldızı"
"Çalkantılı, asıl sen nasılsın?"
"Hissiz"
"İnsanların hissiz olmak gibi bir lüksü yok maalesef. Sen çok yoğun şeyler yaşıyorsun ama onları hissetmemek için çabalıyorsun. Ve için karman çorman oluyor, ne düşüneceğini hatta ne hissedeceğini şaşırıyor insan"
"Tam olarak o durumdayım."
"Anlatmak istersen dinlerim"
"Aslında isterim ama boşver. Uzun hikaye."
"Elimden gelse, seninle sekiz yüz elli iki bin kilometre hiç durmadan konuşurdum"
"Bu kadar yola nasıl benzin yetiştiririz?"
"Gider gibi yaparız"
"Anonim kız"
"Efendim Berk"
"Teşekkür ederim"
"Ne yaptım ki"
"Bilmem böyle garip garip konuşup aklımı dağıtabiliyorsun"
"Ceren değil mi?"
"Öyle. Ama konuşmak zorunda değiliz çoban yıldızı"
"Zorundayız. Dinlemek istiyorum."
"Ceren, Bulut'u seviyormuş. Kendisi söyledi, kafası güzeldi."
"Peki sen başkasını seviyor olmasına mı üzüldün, yoksa o kişinin Bulut olmasına mı"
"İkisi de. Daha doğrusu Cerenle aramızda bir şeyler olamayacağının farkındaydım. Ama sanırım başkasını sevmesi fikri biraz canımı yakmış olabilir, özellikle o kişi öz kardeşimse."
"Tahmin edebiliyorum. Onun ağzından duymak daha zor değil mi?"
"Evet. Maalesef"