-Işık'ın anlatımıyla-
Sabah erken uyandım çünkü gece stresten erken yatmıştım.Saat sekiz olmuştu.Kalkıp üstümü giyindim sonra ağır adımlarla banyoya gittim.Yüzümü yıkadım.Aşağı indim bu gün kahvaltı yapmak istemiyorum.Telefonumu elime aldım ve whatshapp a girdim.Gece'nin profiline girdim ve son görülme saatine baktım.Sabahın beşinde çevrimiçi olmuş en son.O kadar erken kalktığına şu an inanmakta zorluk çekiyorum.Ama madem uyanmıştı konuşabilirdik belki.
Yazmaya başladım.Hayır o yazıyor.
"Merhaba Işık.Müsait olduğunda iki sokak arkadaki pastanede konuşalım mı."yazdı.
"Ben şuan müsaidim öğlen bir seansım var şu an sana da uygunsa konuşabiliriz."yazdım bir saniyede ve gönderdim.Kısa bir bekleyişten sonra cevap geldi.
"Tamam kapıya çıkıyorum.Hazırlandığın zaman gel bekliyorum."Hızla yukarıya çıkıp bel çantamı aldım.Anahtarımı ve cüzdanımı içine koydum.Aşağı inip kapıya çıktım.Gece kapının önündeydi.Selamlaştıktan sonra yürümeye başladık.
Hiç konuşmadan pastaneye kadar geldik.Bir masaya oturduk.
"E iyi misin bari."diye sorduğunda gergin olduğumu fark etmişti sanırım.
"İyiyim sadece Buket dışında biriyle dışarı çıkmayalı uzun zaman olmuştu da.Bu benim dönüm noktam."Dudağının kenarı kıvrıldı.
"Sen niye asosyalsin.Bir psikoloğun çok arkadaşı olur diye düşünmüştüm."Bunu hiç beklemiyordum.Yine de cevap verdim.
"Yanlış insana çok güvendim.Ne olursa olsun arkamda olur sandım.Olmadı...Sonra,zor arkadaş seçen bir insanım.O yüzdendir."Sonra birden telefonum çaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIKTAKİ AYDINLIK
أدب المراهقينKendi karanlıklarının içindeki aydınlığı birbirinde bulan altı arkadaşın bağlılık hikayesi.