Daha önce hayatınız bir pamuk ipliği gibi birbirine dolandı mı?
Seokjin yorgun ve oldukça bitkindi. Hayatı her zaman diken üzerinde olmuştu ve şimdi bunun acısını çekiyordu. Çocukluğunu özlemişti ve bu onu, daha içinden çıkılmaz bir duruma sokuyordu. Hatırlamak istese bile çoğu anısı kabus gibi korkunç ve iç daraltıcı oluyordu. Annesini, babasını ve kardeşini kolları arasında kaybetmiş biri olarak şu an oldukça iyi durumda olduğu söylenebilirdi.
Henüz delirmemiş olması onun için oldukça iyi bir durum gibi duruyordu. Dün yaşanılan o kaybetme korkusu canını hala yakıyor ve zorlanmasına neden oluyordu. Beyninde dönen bir sürü plan vardı ve hangisinden başlasa bilemiyordu. Cebinden anahtarını çıkartıp eve girdiğinde ortalık hala sakindi. Üzerinde, kendisine bir yük olan ceketini çıkartıp askılığa koyduğunda yavaşça koltuğa doğru ilerledi.
Bedeni resmen tonlarca dayak yemiş gibi ağrıyordu. Tüm yorgunluğunu koltuğa bırakmışcasına rahatlamıştı. Kafasını arkaya yasladı ve düşünmeye başladı. Bu işi bırakırsa başına gelecekleri tahmin bile edemiyordu. Daha doğrusu kendi başına bir şeyler gelse hemen şimdi işi bırakırdı ama bir ailesi vardı. Adı kadar emindi, bir şey olursa ailesine dokunacak kadar adi heriflerdi ve dünde öyle olmuştu.
Seokjin sabaha kadar düşünmüş, onlardan başka kimse gelmemişti aklına. Sabahın ilk ışıklarında sessizce evden çıkmış ve hesap sormaya gitmişti. Tabii aldığı cevap beklediği gibiydi lakin bunun altında asla kalmayacaktı. Ailesine dokunan, rahatsız eden herkese cezasını verecekti. Hem de onların anlayacağı yoldan yapacaktı bunu. Kurtulmak istedikçe bu bataklığa çekilmek istemiyordu ama yapacak bir şeyi yoktu.
Onlara yakın olacak ve kaleyi içten çökertecekti. Tüm bunları düşünürken, bir planını diğer planın ucuna düğümlerken merdivenlerden gelen ayak sesleriyle kafasını hafif bir şekilde o tarafa doğru çevirdi. Taehyung üzerinde saten, kahverengi pijamasıyla kendisine doğru geliyordu. Bir eliyle gözünü ovalarken, diğer eliyle saçlarını karıştırdı.
"Ne yapıyorsun burda?" Seokjin derin bir iç çektikten hemen sonra, güçsüz ve yorgun kollarını iki yana doğru açtı. Eşi için her zaman gücü ve sevgisi yerinde olabiliyordu. Taehyung zaten yerini bildiğinden hemen kolları arasına yerleşti. Kafasını Seokjin'in göğsünün üzerine koydu ve sıkıca sarıldı. "Neden bu kadar erken uyandın? Bir yere mi gittin?"
Seokjin onun yumuşak saçlarıyla oynarken, sanki her şeyden arınıyormuş gibi hissediyordu. Göğsündeki o sıkışıklık hissi sanki yok oluyor gibiydi. "Biraz hava aldım." Sesi oldukça yorgun ve kısıktı. Taehyung bunu fark ettiğinde içine düşen o kuşkudan kurtulamıyordu. Acaba onu çok mu yormuştu? Sonuçta Seokjin bu işe meraklı değildi ve mecburdu.
Onu yanlarında kalmaya zorlayarak, sıkıntıya mı sokuyordu? Kötü bir niyeti yoktu. Her zaman yanında kalsın istemiyordu tabii ki ama onunla uyuyup, onunla uyanmak istemek, çok mu bencilceydi? Sevdiği adamla, eşiyle yapmak istediği sadece bu ikisiyken hala neden bu durumda olduğunu bilmiyordu sevgilisinin. İçini, aniden dehşet bir huzursuzluk kaplamıştı.
"Seokjin iyi misin?" Kulağına dolan gülücük sesiyle, dudakları kıvrıldı. Seokjin onun hemen bir şeyleri anlamasına gülmeden edemedi. Kendisine olan düşkünlüğü kalbini eritiyordu. Ses tonundan veya nefes alıp vermesinden bile iyi olup olmadığını anlıyor oluşu kalbini çok fena hızlandırmıştı. "Şu an iyiyim bebeğim, sen nasılsın? Dünden sonra hala korkuyor musun?"
Taehyung eşinin tişörtünün ucunu kavradı ve oynamaya başladı. Nasıl hissettiğiyle alakalı bir fikri yoktu ama pek iyi olduğu söylenemezdi. Bunca zaman, başlarına hep bir şeyler geliyordu ve artık sadece hazırlıklı olmak istiyordu. Kendini ve kızını korumak istiyordu ama elinden fazlası gelmiyordu. Onları koruyabilecek kadar güçlü olan tek bir kişi vardı o'da eşiydi.
![](https://img.wattpad.com/cover/200310064-288-k138092.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
In La Kesh II: 𝒞𝒶𝓇 𝑅𝒶𝒸𝒾𝓃𝑔 ✓
Fanfiction"Yaralanıyoruz benim güzel bebeğim," diye fısıldadı sıcak nefesi ile soğuk boynuma. Ellerimi sırtına sürtüp, mırıldandım öpüşmekten yanan dudakları üzerine. "Teninde yaralanmak cennetin en güzel kıyısı," sokuldum nergis kokan boynuna. ▪Evli Taejin i...