Taehyung yavaşça gözlerini araladığında, elini yatağın diğer kısmına attı. Boş olduğunu fark ettiğinde derin bir nefes alıp düzeldi. Seokjin'in olmadığını fark etmişti. Genişçe esnedi ve kollarını kaldırıp, kütletti. Bu aralar, yapacakları dans gösterisi için oldukça çok çalışıyorlardı. Sırtını yatak başlığına yasladı ve çekmecenin üzerindeki telefonunu aldı.
Gelen bildirimlere göz gezdirirken, bugün öğleden sonra Seokjin'in yarışı olacağının mesajını atmıştı Jackson. Sıkıntılı bir nefes verip ayaklandı. Uyuşturucu işi ayrı dert, yarış işi ayrı dertti. Bunu dün, o masada gayet iyi anlamıştı. Şöyle bir durum vardı. Taehyung en başındaki yaptığı konuşmada bahsettiği "yanımda kal, beni ihmal etme" muhabbeti gerçekten ihmal ediliyor oluşundandı.
Seokjin'in adamların zoruyla bu işi yaptığını biliyordu. Kendisiyle tehdit edilince bunu çok daha iyi anlamıştı. Ama Taehyung, sürekli benimle ol demek istememişti. Sadece belli zamanlarda "beraber uyuyalım, beraber uyanalım, bir çift gibi olalım" demek istemişti. Yoksa sürekli Seokjin yanında olup, işini aksatsın istemiyordu. Elini yüzünü yıkadıktan sonra, deri pantolonunu bacaklarından geçirdi.
İçine beyaz tişörtünü giydikten sonra, deri ceketini de giydi. Merdivenlerden inerken geç kalmamak adına hızlıydı. Hemen bir şeyler atıştırıp, çıkmak istiyordu. Mutfağa girer girmez, ufak çaplı bir şok yaşamış desek yalan olmazdı. Kahvaltı hazırlanmış, portakal suyu bile sıkılmıştı. Taehyung masaya yaklaştığında not kağıdını gördü. Seokjin onun için kahvaltı hazırlamış ve küçük kızlarını okula bıraktığına dair haber vermişti.
Alt dudağını ısırıp, gülümsedi. Bu adamı cidden çok fazla seviyordu. Kalbini sürekli hızlandırıyor ve kırılmaması için elinden geleni yapıyordu. Kahvaltısını güzelce ettikten sonra sofrayı topladı ve evden çıktı. Bugün hava güzeldi ve yürümek istiyordu. Bahçe kapısından çıktığı gibi, karşı komşusuyla karşılaşmıştı. Aslında genç adam Seokjin'in dediği biri gibi olmayabilirdi. Yüzü oldukça tatlıydı ve şirin birine benziyordu.
Sanırım yeni olduğu için ve genelde gençlerin bu mahallede çok olmamasından kaynaklı, arkadaş olmak istiyor olabilirdi. "Günaydın!" Taehyung ilk başta tereddüt etse bile bir selamın ona bir şey kaybettirmeyeceğinden emindi. "Günaydın," genç adam karşılık aldığında genişçe gülümsedi. Yanakları oldukça büyüktü ve kenarda toplanmıştı. Ense saçları gayet uzun, ona ayrı bir hava katıyordu.
"Ben size bir şey sormak istiyorum." Taehyung ellerini montunun cebine koydu ve dinlemeye başladı. "Sakıncası yoksa, yani eşiniz sorun etmeyecekse arkadaş olabilir miyiz? Burda yeniyim ve pek yaşıtlarımla denk gelemedim. Bu yüzden oldukça sıkılıyorum." Taehyung dün Seokjin'in dediklerini düşününce akıllıca davranmaya karar verdi. Ayrıca Seokjin her an yanında olamıyordu ve kendisini korumayı bilmeliydi.
Bu yüzden tedbirli olacaktı bu genç adama karşı. "Tabii arkadaş olabiliriz. İsmin neydi?" Yeop Taehyung'un yanına gelip, elini uzattı. "In-Yeop ama sen bana kısaca Yeop diyebilirsin." Taehyung genişçe gülümseyip, uzatılan eli sıktı. "Ben de Taehyung, memnun oldum." Yeop arkadaş edindiği için oldukça mutluydu. Sohbet etmek için Taehyung'a gideceği yere kadar eşlik etmek istemişti.
"Anlayacağın eski sevgilim peşimi asla bırakmıyor." Taehyung anlarcasına kafasını salladı. Çocuğun eski sevgilisi oldukça ilgisiz, işiyle ilgilen biriydi. "Eskiden Seokjin de böyleydi. İlgisiz değildi ama işiyle oldukça vakit harcadığı için, pek vakit ayıramazdı bize. Ama şu sıralar oldukça iyi gidiyoruz." Yeop kaşlarını çatıp, ona doğru döndü.
"Bize derken?" Taehyung aklına gelen Iseul ile genişçe gülümsedi. Onu düşünmek bile gülümsemesine yetiyordu. "Kızımız var." Yeop şaşırsa bile yerini tebessüm almıştı. "Buna çok sevindim. Çocuk evlat edinecek kadar seviyorsunuz birbirinizi." Taehyung derin bir nefes aldı. Seviyoruz diyemezdi çünkü birbirlerine besledikleri duygu sevgiden çok daha fazlasıydı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
In La Kesh II: 𝒞𝒶𝓇 𝑅𝒶𝒸𝒾𝓃𝑔 ✓
Fanfiction"Yaralanıyoruz benim güzel bebeğim," diye fısıldadı sıcak nefesi ile soğuk boynuma. Ellerimi sırtına sürtüp, mırıldandım öpüşmekten yanan dudakları üzerine. "Teninde yaralanmak cennetin en güzel kıyısı," sokuldum nergis kokan boynuna. ▪Evli Taejin i...