Bölüm 9 : Karar

358 63 2
                                    

Not: Bu bölüm HakanAdana ve kralmat kullanıcı adlı okuyucularıma ithaf edilmiştir.




Aydınlık Dağın zirvesinde hararetli bir toplantı vardı.


Aydınlık Kalkan namıyla Büyükusta Kutsi, Aydınlık Kılıç olarak ünlenen Büyükusta Kamın, Aydınlık Okçu olarak bilinen Büyükusta Mere ve Aydınlık Mızrak lakabıyla Büyükusta Kili zirvede küçük bir masanın etrafında oturuyorlardı.


Hepsi ak saçlı ve sakallı kişilerdi. Yüzleri parlak, değişik renklerdeki gözleri canlılık doluydu ve hepsi kararlı ifadelere sahiplerdi.


Pelarus, Kasırga, Kokmar ve Atarkar bunlar Ebedi Mahkum Kıta dışındaki dört kıtaydı.


Bu dört kıta merkezdeki Ebedi Mahkum Kıtanın dört bir yanındaydı. Buradaki dört yaşlı adam ise bu dört kıtanın koruyucuları olarak bilinirlerdi.


Pelarus Kıtasının efsanevi ustası Büyükusta Kamın, Kasırga Kıtasının efsanesi ve Aydınlık Dağın lideri olan Büyükusta Kutsi, Kokmar Kıtasının en güçlü figürü Büyükusta Mere ve Atarkar Kıtasının efsanevi ustası olan Büyükusta Kili ile birlikte bu dört yaşlı usta direnişin, karanlığa karşı örgütlenmenin merkezi olan Aydınlık Dağda biraraya gelmişti.


Onlar 6 seçilmişin kıdemli ustaları gibilerdi. Seçilmişler onların gözetimi altında büyümüş denilebilirdi.


Bu toplantının konusu İlahi Ruh Kıtasındaki son durumdu. Oradaki dört yaşlı ustanın her biri İmparator Ruh Aleminin çeşitli seviyelerinde bulunan uzmanlardı. İlahi Ruh Kıtasındaki kulenin içinde her birinin Ruh Yanılsaması adını verdikleri ve kendilerinden habersiz oluşan klonları bulunuyordu.


Seçilmişler kıtaya yaklaşık 1 ay önce gönderilmişti ve bu yaşlı ustalar ister istemez sabırsız ve huysuz olmaya başlamışlardı. Dünyadaki karanlık güçleri baskılamak, yaklaşan savaş için orduları hazırlamak ve Ebedi Mahkum Kıtada nöbet tutan büyükustalarla iletişim kurmak gibi önemli görevlerle sorumlulardı.


"Pelarus'ta harekete geçmeye başladılar. Sakladıkları sağlam ve onarılmış Karanlık Kılçık Gemilerini denize indirip Ebedi Mahkum Kıtasının kıyılarına gitmek için hazırlıklar yapıyorlar.


Sadece açıkta 50'den fazla Karanlık Kılçık Gemisi var ve en az bunun kadar gemi saklanıyor. Karanlık güçler Ebedi Mahkum Kıtasındaki hapishaneye çevrilmiş merkez bölge dışındaki bölgelerdeki sihirli canavarları avlamak ve güçlerini arttırmak istiyor gibi görünüyorlar." Büyükusta Kamın ak sakallarını çekiştirirken öfke doluydu.


"Benzer sahneler diğer kıtalarda da gerçekleşiyor gibi görünüyor. Bu demektir ki ordularımızı erkenden Ebedi Mahkum Kıtasına götürmemiz gerekiyor." Büyükusta Kutsi diğerlerinin konuşmalarına izin vermeden çıkarımda bulundu.


Karanlık Kılçık Gemileri iki şeytani kadının ve en güçlü ordularının Ebedi Mahkum Kıtaya hapsedildiği savaşta karanlık güçlerin kullandığı dev gemilerdi. Her birinin yüzlerce metre uzunluk ve genişlikte olduğu biliniyordu ve her bir gemi 10 bin kişi taşıyabilme kapasitesine sahipti.


Karanlık güçlerin gemilerini erkenden açığa çıkarmaları onlar için iyi olmuştu. Bu gemiler onların güçlerinin ne kadar olduğu hakkında daha net yorumlar yapmalarına imkan sağlayacaktı.


"İlahi Kırlangıç Gemileri hazır mı? Bazılarının ağır hasar aldığını ama birçoğunun tamir edilebilecek düzeyde olduklarını hatırlıyorum." Büyükusta Kili düşünceler içinde boğuşan kadim dostunun yüzüne hüzünle bakarken sordu.


Merkezdeki, Ebedi Mahkum Kıta dışındaki dört kıta arasından en büyüğü olan ve aydınlık taraf güçlerinin merkezi olan Kasırga Kıtasından sorumlu olan Kutsi onlara kıyasla daha ağır bir baskı ve sorumluluk altındaydı.


Dünyanın düzenini bozan kraliçelere karşı yapılan savaş sonrasında neredeyse tüm sorumluluk onun üzerine bitmişti ama Kutsi yorgun olmasına rağmen sorumluluk almaktan kaçınmamıştı. Şimdi ise onların yerine düşünüyordu.


"Yaklaşık 100 yıl önce tüm gemileri tamir etmeyi başardık ve yeni bir tür gemi inşa etmeyi de başardık. Yeni gemiler ve İlahi Kırlangıç Gemileri ile Sisli Canavar Okyanusunu aşabileceğiz.


Yıllardır okyanusa seferler düzenlenmediği için canavarların savaşamayacağımız kadar güçlenmiş olmalarından korkuyorum ama hep birlikte hareket ettiğimiz takdirde hiçbir canavar yolumuza çıkmaya cüret edemeyecek." Büyükusta Kutsi parlak gözlerle asırlık çınarları süzdü ve içten bir gülümseme ile sözünü sonlandırdı.


Bu dörtlü zamanında kraliçelerin ordularının yenilgiye uğramasını sağlayan elit güçler olarak biliniyorlardı. Akla hayale sığmayan güçlere sahip bu kişiler şimdi ölümü bekleyen yaşlı kurtlar olmuşlardı. Son anlarında düşmanlarına sağlam bir darbe indirip gözlerini kapatmayı umuyordu hepsi.


"Öyleyse savaş çetin geçecek. Ordularımızı bir an önce Ebedi Mahkum Kıtaya geçip güçlerimizi arttırmak istemeliyiz." Büyükusta Mere söze girdi.


Kutsi oradaki üç kişiye teker teker baktı. Her birinin bakışları farklı ifadeler ile doluydu.


Kin, umut, huzur, adeta her tür duygu ortamda bulunuyordu. İç çekti, İlahi Ruh Kıtasındaki durumu merak ediyordu.


1 ay kadar bir süre geçmiş olmasına rağmen henüz bir ilerleme yok gibiydi. En azından orada kendilerinin klonları ile biri karşılaşırsa oradaki durum hakkında bilgi sahibi olabilirlerdi.


"İlahi Ruh Kıtası hakkında ne düşünüyorsunuz?" Kutsi bakışlarını asırlık dostlarının yüzlerinde dolaştırdı.


"Ne idüğü belirsiz bir oluşum olsa da genç yeteneklerimizin oradan büyük faydalar elde edeceğini düşünüyorum. Karanlık taraf seçilmişleri ne kadar mükemmel olurlarsa olsunlar adaletin altında kalacaklardır." Büyükusta Kili dedi.


"Oranın bize fayda ya da zarar getireceğini umursamadan hamlelerimizi planlamamız gerekiyor. Her türlü zayıf konumdayız ve onlardan daha sıkı çalışmamız ve karanlık güçleri yavaş yavaş ortadan kaldırmamız lazım." Büyükusta Mere daha sert bir öneri sundu.


"İlahi Ruh Kıtasından sadece 1 tane zirve İmparator Ruh Alemine ulaşmış bir seçilmiş bile elde etsek savaşta dengeyi sağlamış olabiliriz. İki vahşi kadından birini diğerleri kontrol altında tutabilir. Bunun için sadece onların başarmasına inanabiliriz." Büyük Kamın'ın sözleri oradakileri derinden sarstı.


İki kötü kraliçe İmparator Ruh Aleminin zirvesinde güce sahiplerdi ve onların tarafında ise hiç kimse onlara denk değildi. Ancak sayıca üstünlüklerini kullanarak onları baskılayabilmişlerdi.


Sürgünden kurtulan kraliçeler ilk anda zayıf olacaklardı ve yanlarında İmparator Ruh Aleminin zirvesindeki bir savaşçı olduğu zaman onları yok edebilirlerdi ama bu bile oldukça zordu.


Karanlık güçler önceki savaşa nispeten hazırlıksız yakalanmış ve tepki vermeden kraliçeler mühürlenmişlerdi. Ancak şimdi iki taraf hazırlık içindeydi ve galibiyet zirve güçler tarafından belirlenecekti.


Büyükusta Kutsi henüz karar vermedi. Birkaç gün düşündükten sonra son kararı verecek ve savaş arefesinde hamlelerini yapacaktı.


Dışarıda hareketlilik varken İlahi Ruh Kıtasında iki tarafın arasındaki savaş tarihi yaklaşmıştı. İki taraf seçilmişleri kuleye giden yolları açmak üzerelerdi ve yollar açıldığında savaş başlayacaktı.


İlahi Ruh Kıtasındaki savaşın sonucunun önemi büyüktü. Mozo mutlaka bu savaşı kazanmak zorundaydı.

(Tamamlandı✔) İmparator: Kara Elf (İKE) Serisi: 3. Kitap #Son Savaş#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin