5

867 38 2
                                    

selin: lütfen bana karşı duygular beslemediğini söyle

x: niye 

selin: hayır benden hoşlanmıyorsun di mi lütfen sırf eğlence için yazdığını söyle

selin: benden hoşlanıyorsan seninle daha konuşamam boşa umut vermek istemiyorum

x yazıyor...

x çevrimiçi

x yazıyor...

x: doğru sevgililik işlerine girişirsen tek bir kişiyle yetinmen gerekir

Yazdığı şeyle sinirlerimi alt üst etti, mesajı hemen silmişti ama görmüştüm zaten. Engellemek için isminin üstüne tıkladığımda üstten gelen bildirimi okudum.

x: özür dilerim, öyle demek istememiştim

x: ve hayır senden hoşlanmıyorum

x: herkes gibi senle uğraşmak hoşuma gidiyor o kadar

x: cidden üzgünüm

Gözlerimi devirdim ve engelledim. Bir iki güne geri açardım belki de açmazdım tamamen keyfime ve kahyasına bağlıydı. Elindekilerle geri gelen Hilal ve Bora'ya gülümsedim. Biraz bir şeyler yedikten sonra dans etmek istediler.

''Selin hep önce sen kalkardın aa ne oluyor ya hadi!'' Hilal elimden tutup beni çekiştiriyordu.

''Hilal cidden hiç havamda değilim.'' dediğim an Bora birden bir kolunu bacaklarımın altına diğerin de sırtıma  koydu ve beni kucaklayarak dans alanına götürdü. Yaptığı şeyle şaşırırken elimde olmadan kahkaha attım.

''Tamam şu an belki biraz havamda olabilirim.'' 

''Ben seni bilmez miyim kızım be'' deyip beni yere bıraktı  ve üçümüz dans etmeye başladık. Aklıma bana yapılan imalar gelince bir anda tekrar modum düştü ver durduğum yerde öylesine yavaşça sallandım. Dans ettiğim falan yoktu. Hilal bizden büyük olduğu belli olan bir çocukla dans ederken bir grup da Bora'nın etrafına toplanmış onun dansını izleyip ıslıklar çalıyordu. Bir kaç kişi video çekiyordu.

Onun bu videosu ''hoş çocuk'' olarak yorumlanacaktı ama ben de onun gibi dans ettiğimde herkes arkamdan ''utanmıyor mu bu kız sürtük'' diyeceklerdi. Diyorlardı. Omuzlarımı düşürdüm ve pistten çıkıp biraz önceki yerime oturdum. Üzerimde hissettiğim bakışla oraya döndüm, uzun boylu siyah saçlı bir çocuk duvara yaslanmış sigarasını içiyordu. Gözlerini benden ayırmıyordu ve oldukça sert bir mizacı vardı. Bu çocuğu daha önce okulda hiç görmemiştim, etrafından bir iki erkek daha vardı, onlar kendi aralarında gülerken o pek ilgilenmiyor gibiydi sohbetle. Gözlerimi masama konulan içkiyle ondan kaçırdım. 

''Özür niyetineymiş.'' yanıma oturan kumral çocuğa baktım, otuz iki diş sırıtıyordu ve sempatik bir havası vardı. Demek benim yüzümden Duyguyla randevulaşan çocuk buydu. Gerçi belki onun da işine geliyordur. Gerçi ben de Hilal böyle bir durumdan dolayı bana rica etse istediği çocukla bir kereliğine randevulaşırdım.

''O kim ki özrünü umursayayım?'' deyip içkiyi biraz ittim, zaten bu gece içemezdim. Kaşlarını çattı ama gülüşü hala yüzündeydi. ''Bak yine ne bok yedi bilmiyorum ama kesin sen haklısındır. Arkadaşım diye savunuyorum sanma ama bazen bazı anlar olur hani hepimiz sinirleniriz ağzımızdan çıkanı bilmeyiz.'' yüzümü buruşturdum.

''Aa tamam o zaman affettim.'' gözlerimi devirdim ''Bak cidden arkadaşın umurumda değil eğer olsaydı zaten şu ana kadar kim olduğunu bile bulurdum ama ona bir kere bile sormadım adını falan. Yani demek istediğim şu, yazıştığım kişinin adını bile merak etmiyorum bana dediği bir şeyi umursayacağımı mı sanıyorsunuz?'' oturduğum yerden kalktığımda gülüşünün silindiğini gördüm. ''İçkiyi sen içebilirsin.'' deyip Hilal ve Bora'nın yanına gittim.

O sırada yan tarafımda duvara yaslanıp sigara içen çocuğun tekrar gözlerini üzerimde hissettim. 

''Hilal, ayrıl çocuktan hadi gidelim sıktı bu parti.'' çocuğun omzundaki ellerini çekip bana dudak büzdü. ''Ya Selin bir iki saat anca olmuştur!'' dişlerimi sıktım ''Hilal! Bak cidden bugün sizinle uğraşamam.'' sesimden ciddiyetimi anlayıp çocuktan ayrıldı ve Bora'yı da zar zor ikna edip en sonunda dışarı çıkabildik. 

''Bora anahtarlar.'' 

''Yok be üç kere mi ne içtim hem en son sen beni bıraktığında az kalsın babama yakalanıyordum.'' oflayıp sarhoş Hilal'i arkaya attım ve kendim öne bindim. Kafamı cama yasladığımda eve son kez baktım.

ÇUL ÇÜRÜTEN | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin