- Oy vermeden geçmeyelim lütfen -
Yavaşça gözlerimi kapatıp açtım ve yutkundum. Pamir'i düşünmekten kendimi alıkoyamıyordum. Karanlıkta bile zor gördüğüm Pamir'e ait evin kapısıyla bakışıyordum. Uzun uzun baktım. Şiledeki baskına uğradığımız ev değil, başka bilmediğim bir evdi. Bu adamın evlerini saymaya kalkışsam sanırım matematiğim yetmezdi. Sinan eliyle kapıya yönlendirirken gülümsedim. Usulca yürümeye başlayarak evin kapısının önüne geldim.
Pamir Aras bu evdeydi. Onu görecektim ve bu ayrılık uzun sürmeden kavuşacaktım. Kısa ayrılma olsada bana bir asırlık gelmesi çok saçmaydı. Gözümden akan yaşı elimle silerek zile bastım. Sinan yanımda kumam gibi durması sinirimi bozarken umursamadan kapının açılmasını bekledim. Aradan geçen saniyeden sonra kapı açıklığın da başka hizmetçi ile karşılaştım. Kadın içeri girmem için yol verirken tereddüt bile etmeden içeri girdim.
Hizmetçinin yardımı ile salona geldiğimde Pamir ve Pamir Aras'ın kanepede telefonla bir şeyler izlediğini fark ederken benim geldiğimi bile fark etmemişlerdi. İkiside pür dikkat çizgi film sesine benzer bir şeyler izlediğini anladım. Yalancı öksürüğüm ile onların dikkatini dağıtırken Pamir Aras bakışlarını çevirdi. Beni görmesiyle gözleri ışıldarken hızla Pamir'den ayrılarak bana koşmaya başladı. Pamir'de bana yattığı kanepeden bakarken bakışlarımı ondan çekerek bana koşan oğluma çevirdim.
Yere eğilerek kollarımı açarken hızla kollarımın arasına girmişti. Huzurla ona sıkı sıkı sarılırken kucağıma alarak Pamir'in yanına ilerledim. Mis gibi kokusunu içime çektim. Pamir yattığı yerden doğrularak elindeki telefonun kilit tuşuna bastı ve bize döndü. Pamir Aras aramıza otururken bir kolu ile beni diğer kolu ile Pamir'i sardığında gülümsedim. Pamir bakışlarını üzerimden çekmediğini anlayabiliyordum ama çaktırmıyordum.
"Hoşgeldin" diyerek benimle konuşmaya çalışırken ona baktım. Gözünün içi gülüyordu. Gerçekten buradan olmam ona iyi gelmişti. Şu an tam bir aile olmuştuk. Bunu gerçekten görebilmiştim. Aslında hep görüyordum ama şimdi her şey doğruya açılmıştı. Bu düşünceleri kenarı bırakıp cevap verdim.
"Hoşbuldum" dedim yüzümdeki tebessümü silmezken. Pamir bakışlarını üzerimden çekmezken bende çekmedim. Gözleri bile kendini arzuluyordu. Nasıl özlemiştim böyle bakmasını. Çok güzel bakıyordu. Özel bakıyordu. Aşkla bakıyordu. Bir aile gözüyle bakıyordu.
"Her şey o kadar dar geliyordu ki, şu dört duvarlar sanki üstüme geliyordu ama sen geldin içim açıldı" derken bunu kalpten söylediği bariz belliydi. Gülümsedim ve yaklaşarak usulca yanağını öptüm. Kirli sakalları yüzüme batarak rahatsızlık verirken, umursamadım. Başımı kulağına doğru yaklaşırdım ve nefesimi kulağına vurdum.
"Seni, tahmin edemeyeceğin kadar çok seviyorum," dedim ve ondan ayrıldım. Pamir yüzüme uzun uzun dalarken içten içe içinin güldüğünü görebildim. Kendi kendine gülümsedi. Bakışlarını tekrar bana çevirirken birbirimize bakmamız asla kesilmezken birden Pamir Aras araya girdi.
"Bu gün hep beraber uyuyalım mı?" diye sordu sorduğunda Pamir sırıttı. Bakışlarımı ikisi arasında gezdirirken Pamir konuştu.
"Bizim annenle gece işimiz vardı" diyerek sırıtmaya devam ederken gözlerimi büyüterek ona baktım. Çocuğun yanında böyle konuşmasını anlamıyordum. Pamir Aras bize saf saf bakarken kahkaha attım. Yüz ifadesi o kadar komik görünüyordu ki gülmemek elde değildi. Dudaklarımı birbirine bastırarak gülmeyi kesmeye çalışırken Pamir Aras asık yanakları ile ikimize baktı.
"Benden önemli ne işiniz var ki?" diye sormasıyla Pamir'de kahkaha attı. Elimi ağzıma getirerek gülmemek için kendimi zorlarken onun bakışları yüzünden bu imkansız hala geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARATIK MAFYA 2
General Fiction14. 09. 2021 - #Yaşamak 4. 14. 09. 2021 - #Bitemez 1. 14. 09. 2021 - #Vazgeçilmez 2. Yaratık Mafya serisinin ikinci kitabıdır. Abisi tarafından 30.000 liraya Pamir Poyraz'a satılan Lina'nın hikayesi henüz bitmedi. Yaratık Mafya'sından kurtulduğunu...