Philophobia~Changlix

20•Sen yanımda ol,yeter...

Bir şey diyicem medya harika değil mi yaa🤧

Felix

Felix:
"Off! Changbin kalk."

Hızla uyanan Changbin kalkıp bana baktı korkuyla.

Changbin:
"Noldu?"

Felix:
"Belim çok kötü tutulmuş."

Salıncakta uyursanız böyle olur Felix.

Changbin:
"Dur tamam...napıcaz?"

Felix:
"Yardım et de kalkıyım."

Changbin:
"Tamam."

Bir kolumu omzuna atıp destek aldıktan sonra ayağa kalkmaya çalıştım. Bir eliyle belimi desteklemişti. Kalktıktan sonra Changbin'e baktım. Yüzümüzün yakınlığı nedeniyle başımı geri çevirdim.

Changbin:
"Çok mu kötü? Kucağıma alabilirim."

Sorma bile,al direkt.

Kafamı salladım hafifçe. Belimi desteklediği elini bırakmadan diğer eliyle bacaklarımdan kaldırdı. Yeni evlenmiş yatak odasına giden çift gibiydik. Kıkırdadım aklıma gelen komik düşünce ile.

Changbin:
"Ne o,hoşuna mı gitti?"

Eve doğru yürürken gülümseyerek konuştu. Kafamı salladım ve utandığım için bir elimle yüzümü kapadım.

Aslında yürürdüm de...Changbin'e kendimi taşıtmak varken niye yürümeyi seçiyim ki.

Eve girip odaya çıkardı ve yatağa bıraktı beni. Daha çekilmemişti o yüzden yüzlerimiz yine çok yakındı. Bir dizini yatağa koydu ve ellerini yanaklarıma götürdü.

Changbin:
"Seni...seni öpebilir miyim?"

Dudaklarıma bakarak konuştuğunda yutkundum.

Felix:
"İ-istersen..."

Kafasını sallayıp yüzünü yüzüme yaklaştırdığında gözlerimi kapadım. Dudaklarımda başka dudakları hissetmem ile karnımdan kalbime doğru çıkan tuhaf duygu bir daha gelmişti. Biraz hareket edip dudaklarımı bırakmadan bacaklarımın arasına geçti. Bir elini belime indirdiğinde sırtımı yataktan biraz ayırdım ve eliyle belimi sarmasına izin verdim.

Bacaklarımı belinde birleştirdiğimde dudaklarımız yapışık olduğu için belli belirsiz bir gülümseme hissettim. Yavaşça ayrılıp gözlerime baktı. Kulaklarıma kadar kızardığım için güldü.

Felix:
"Ya şunu yaparken hiç mi sevgi hissetmedin içinde? Kalbin bi tuhaf olmadı mı? Karnında değişik bir şeyler hissetmedin mi?"

Gözlerini kaçırıp yutkundu.

Changbin:
"Aslında dürüst olmak gerekirse...biraz garip oldum. Daha önce hissetmedim böyle bir şeyi. Kalbim yine hızlıydı ama eskisi gibi değil...sanki sevgiyle attı bu sefer."

Gözlerim dolduğunda baş parmağı ile yanağımı okşadı.

Felix:
"Ağlasam ağlarım şu an ama bu gözyaşlarını cidden,tam olarak beni sevdiğin güne saklıycam."

Dudağıma minik bir öpücük daha bıraktı. Kafasını boynuma gömdüğünde ben de bir elimle saçlarını okşamaya başladım. Minik minik boynumu öpüyordu.

Felix:
"Sen beni güzel hissettiriyorsun."

Boynumu öpmeyi bırakıp bana baktı. Kalbinin hızlanış sesini duyduğumda gülümsedim. O da utandığında gülümsemem kıkırdamaya dönüştü.