𝐓𝐡𝐞 𝐦𝐚𝐫𝐚𝐮𝐝𝐞𝐫𝐬'𝐬𝐢𝐫𝐢𝐮𝐬𝐛𝐥𝐚𝐜𝐤

/*𝟓*\

Çok çok geç oldu hepinizden çok özür dilerim
HudanurSezgin00 beni vurman için sana 🔫 uzatıyorum

Hadi bakalım iyi okumalar💞

Yazarın ağzından
Günlerden hogwarts'tı. Tüm öğrenciler okullarına kavuşacağı için mutluydu.

Galiba Natalie ve Sirius herkesten daha mutlu olabilir...

İkiside nişandan sonra görüşmeye fırsat bulamamıştı. Aslında Sirius bulmuştu da-

Neyse biz bugüne bakalım.

Sabah Natalie erkenden kahvaltı yapıp bir tek erkek kardeşine veda ederek 9¾ peronuna gelmişti. Bu sene son senesi olmak ile birlikte FYBS içinde hem üzgün hemde endişeliydi.

Sirius için aynı şey geçerli değildi. Onun üzüldüğü tek nokta yuvam dediği yere veda etmek olacaktı.
FYBS çokta götünde değildi.
E zaten okuldan sonra dostları ile görüşecekti... Kısaca çokta umrunda değil gibi bir şeydi.

Natalie duvardan geçti ve o büyüleyici treni gördü. İlk gördüğünden beri cansız birşey bile olsa treni çok sıcakkanlı olduğunu düşünüyordu.

Sirius'ta Regulus ile duvardan geçti.
Sirius'un ilk gözüne çarpan Natalie'nin yalnız oluşuydu. Arkadaşları daha gelmedi herhalde diye düşündü. Natalie'nin yanına doğru ilerledi. Daha sonra bir eksikliğin olduğunu farketti...

Sirius bu sefer gözlerini kısarak Natalie'ye baktı-

"Tabi ya! Ailesi yanında değil!"

Natalie yanına yaklaşan Sirius'a döndü.

"Selam." Dedi soğuk bir şekilde.

"Bir sorun mu var?"

"Hayır, neden?"

"Nişan gününden beri seni ne zaman görsem somurtuyorsun."

Natalie kaşlarını çattı ve-
"Seninle bir nişan günü birde bugün görüştük?"

Sirius gözlerini devirdi.
"Seninle uğraşmak için değerli vaktimi harcayamam. Görüşmek üzere karıcığım."

"İroni dimi?"

Sirius ne ironisi diye düşündü.
Daha sonra ne dediğini farketti...

"Tabikide ironi! Hah ben gider! Bay!"

Natalie göz devirip arkasını döndü.
Sonra ise arkasından gelen sese döndü.

Bu Olivia'ydı.

"Yavrrum..."

Natalie koşarak Olivia'ya sarıldı.

"Canım..."

"Ama sana çok kızgınım bunu bil isterim!"

"Neden kızgın olduğunu biliyorum-
Ama sende neden olduğunu biliyorsun..."

İki genç kız ayrıldı.

"Severus gelmedi mi?"

"Yok, hayır görmedim."

"Peki o zaman biz trene binelim."

Natalie ve Olivia trene binerken-

"Olivia? Selamda mı yok eniştene(!)"

"Bu mal- ne çeşit bir mal?"

"Abla valla hakiki maldır(!) Normalde 5 lira ama sana 10(!)"

Sirius göz devirerek trene bindi. Onun arkasından da Natalie ve Olivia bindi.

Sirius, Remus'ları bulmuştu. Natalie ve Olivia onlara selam verip boş bir yere geçti.

Kısa bir süre sonra Severus geldi ve Natalie ve Olivia ile derin bir sohbete daldı...

Uzun bir yolculuktan sonra Hogwarts'a gelmişlerdi. Gryffindor masasına oturduktan sonra birinci sınıfların bina seçimlerine baktılar ve Gryffindor'a seçilenleri alkışlar ile karşıladılar.

Natalie birinci sınıfların heyecanlarına gülümseyerek bakıyordu. Ah ah- tekrardan geçmişe gitmeyi çook isterdi...

Akşam yemeklerini yiyip, yorgun oldukları için direk yatakhanelerine çıkıp uyudular.

Onlar için uzun bir sene olacaktı...

Kısa oldu farkındayım-

Bunu geçiş bölümü olarak düşünün.

Öpüldünüz✨