Bu kadarını beklemiyordum!

97 14 0
                                    


"Hayret seninki nasıl gönderdi!"

"Ha ha ha komik. Ne yemek var? Beni çağırıp aç bırakmayacaksınız her halde!"

"Nihal, kalk şuna menemen yapalım, kahvaltı."

"Kızım o alıştı ballı böreklere menemen yer mi?"

Dolunayın gözleri doldu. Ruhat, Seher annenin odasına geçtiği için onun odasını Dolunay kendisi için hazırlamıştı.

Odasına gidip kapıyı kapattı.

Kızlar peşinden gidip sarıldılar.

"Amma da alıngan oldun be takılıyorduk!"

"Hadi ama kızım senin reglin yakın mı?"

Dolunay, Ruhat'a bakıp daha çok ağlamaya başladı.

"Dolunay ne zamandır sana takılınca ağlamaya başladın?"

Hem içini çekiyor hem konuşmaya çalışıyordu. Aynı küçük bir çocuk gibi!

"Siz beni dışlıyorsunuz. Birlikte yaşıyorsunuz, beni dışarıda bırakıyorsunuz.

 Ailemi kaybettim hissine katıldım. Ben siz olmadan yaşayamam. Ben değişmedim aynı eskisi gibiyim.

Bökeyi çok seviyorum ama onun sevgisi başka bir şey, sizi de istiyorum. Bir yanım eksik kalıyor."

Nihal bir taraftan Ruhat bir taraftan Dolunaya sarıldılar.

"Biz bir aileyiz. Birimiz hepimiz hepimiz birimiz için. Şimdi sil şu salyalarını mutfağa gel yardım et. Sen geleceksin diye Ruhat dün akşam sarma yaptı. 

Ben cacık yapıyorum, sende Makarna haşla. Şu ağlaklığı da bırak. Sen bizim canımızsın. Biraz değiştin kabul et!"

Dolunay gözlerini açıp Nihal'e baktı.

"Bak işte ispatı gözlerin aşktan bir başka parlıyor. Mutluluktan yüzüne renk geldi ışıldıyorsun. Eskiden ölü balık gibi bakardın."

Dolunay, Nihal'in üzerine atladı.

"Ölü balık gibi bakan sendin serseri."

Akşamları neşe içinde geçti. Sabah Dolunay telefon sesiyle uyandı.

"Günaydın uyuyan güzel. Birazdan Ekrem gelip sizi alacak bu gün sizin için çalışacak.

 Ha, kahvaltı hazırlamaya çalışmayın, dışarı götürecek. Kız kıza yemeğinizin içine ettim diye kızıyordun ya, şimdi kız kıza kahvaltı edin.

 Bir de  çok geç kalmayın, seni özledim. Konuklar öğlenden sonra gelecek."

"Bende seni seviyorum. Ekrem abiyi yorma biz taksi...

"Ekrem yola çıktı, kalkıp hazırlanın."

Telefonu kapatıp gerindi. Kızlara seslendi ve Bökenin söylediklerini aktardı.

Kahvaltıdan sonra güzellik salonuna gittiler. Buraya daha öncede gelmişlerdi. Nihal bir kaç gün önce randevu almıştı. 

İşleri bittiğinde, saat bire geliyordu ve kızlar parlıyordu.

"Şimdi gidip kıyafet alıyoruz. Konukların karşısına Böke mi çıkacağız sonra da doğru Böke beyin malikanesine!"

Keyifleri yerindeydi. Ruhat'ın sınavları bitmiş en yüksek notları almıştı. Haftaya staja başlıyordu.

ZOR     (ÇOK GÜZELDİ AMA BİTTİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin