25, Sibs? friends? lovers? no thanks.

1.4K 115 234
                                    

Ariana Grande, Doja Cat - Motive

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ariana Grande, Doja Cat - Motive

25, sibs? friends? lovers? no thanks.

Bıkkınca bir nefes verdim. "Bu konuşma nereye gidiyor taeyong?"

"Bir olalım diyorum lalisa, ikimizde jungkook'tan nefret ediyoruz."

Evet dememi beklercesine yüzüme bakan taeyong'a baktım. Yara izleriyle dolmasına karşın hala çekiciliğini koruyan sert yüzünü dikkatle inceledim. Onu çözmeye çalıştım. Başarılı olduğumu söyleyemezdim.

"Ondan kurtulmak değil mi amacın, sana kötü şeyler yapacak, buna izin verecek misin?"

Yüzümde tek bir mimik bile oynamazken aynı anda masanın altında ayağımla gergince ritim tutmaya başladım. Taeyong'un karşısında oturduğum her dakika daha da geriliyordum.

Jungkook'un kötü biri olduğunu pekala biliyordum. Bana kötü şeyler yapacağının da farkındaydım. Yoksa bu kadar kin ve nefretin bi anlamı olmazdı. Fakat jungkook'un kapasitesi belliydi. Beni ne kadar korkutursa korkutsun canımı yakamayacağını bildiğimden, oturup neler peşinde olduğunu seyretmeyi tercih ediyordum.

Ama taeyong'u bu konuda yorumlayabilecek kadar tanımıyordum bile. Ne kadar tehlikeli, ne derece kötü biri olduğunu bilmiyordum. Jungkook'a geçmişte büyük oynadığını tahmin edebiliyordum, tabii bu tahmin bana pekte yardımcı olmuyordu.

Taeyong bulaşılmaması gereken biriymiş gibi duruyordu. Beni kandırmıştı ve ben anlamamıştım bile. Kötü hissettiğim gün beni tanımadığı halde -ki tanıyor da olabilir- yanımda oturup konuşarak güvenimi kazanmaya çalışması bile onun ne kadar manipülatif bi tip olduğunu gösteriyordu. Hakkımızda bu kadar bilgiyi nereden öğreniyor diye düşünmeden duramıyordum. Jungkook kendi arkadaşlarına bile benden nefret ettiğini yada aslında yeni tanıştığımızı söylemezken, bunu gidipte düşmanı olan kişiye söyleyecek değildi sonuçta.

"Kimsin sen? Benimle derdin ne?"

Taeyong yine mi aynı soru dercesine avuç içlerini çenesinin altına yerleştirerek yüzüme baktı. "Söyledim ya; derdim seninle değil, ikiz kardeşinle. Bu sadece yanımda olman için bir teklif, seni kandırmayacağım."

"Sana güvenmiyorum ve güvenmemekte haklı olduğumu düşünüyorum." dedim kollarımı birbirine bağlayıp arkama yaslanarak. Kendimi kasmamın bi alemi yoktu, karşımda oturan öyle önemli biri değildi sonuçta.

"Madem beni tanımıyordun, hakkımda edindiğin tonlarca bilgiyi tanrı mı hediye etti?"

"Seni tanımıyordum ama jungkook'u tanıyorum. Onun aslında kim olduğunu sizlerden iyi biliyorum, ailenin yada senin gözünde göründüğü kadar temiz biri değil."

"Bunu bende tahmin edebiliyorum canım." dedim alayla. "Jungkook'un benden neden bu kadar nefret ettiğini bilmiyorum ama, seninle bir olmaya kalkacak kadar aptal değilim. Kusura bakma."

sex money feelings die | taeliceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin