New Orleans'a döndüler. Döner dönmez de Aurora'nın kaçtığını öğrendiler. Freya ve Vincent Kol,Elijah ve Hayley'e tüm olanları anlattı. O sırada Marcel kapıdan seslendi. Freya onu davet etmek için yanına gitti
Freya:Girebilirsin Marcel
Marcel içeri girdi ve içeri geçtiler
Marcel:Bir ufak sorunumuz daha var
Kol:Daha ne olabilir?
Marcel:Cami geri döndü. Olanları anlatamadım burası güvenli değil diye benim mekana götürdüm sadece
Elijah:İyi yapmışsın. Olabildiğince onu bu durumdan uzak tutacağız
Marcel:Şimdi Cami'yi önemsiyorsun demek Elijah garip çünkü onun yokluğunda ilgi alanının tekrar değiştiğini düşünmüştüm
Elijah:Bunu senin söylemen garip Marcellus kız kardeşimle yaşadığın gelgitli ilişkiyi düşününceKol:Bunu benim söylediğime inanamıyorum ama odaklansak mı? Kurtarmamız gereken büyük, kötü bir kurt var
Freya:Hem de ne olursa olsun Aurora'nın da bir serum içmesine izin veremeyiz. Lucien büyük ihtimalle onun için ikinciyi aldı
Elijah ve Hayley'e aynı anda mesaj geldi
Elijah:Lucien'dan. İstediği yere gitmezsem Niklaus'un öleceğini söylüyor
Kol:Hayley?
Hayley:Aurora Lucien'ın çatı katında buluşmak istiyor yalnız gelecekmişim
Freya:Serumu içmiş olabilir yalnız gidemezsin
Hayley:Klaus söz konusu... gideceğim. Ve eğer o psikopat sürtük serumu içmediyse bugün ölecek
Hayley malikaneyi terketti.Vincent:Anlaşılan kalıcı çözümü bulmakta bana kaldı
Kol:Cadı işlerini severim bilirsin Vincent. Davina ve ben yardım ederiz
Freya:Ben Elijah ile giderim
Elijah:Atalar gücünü engelliyor kardeşim elinden bir şey gelmez
Freya:En azından denerim
Elijah:Freya... başka bir şey yapmanı istiyorum. Eğer ben ve Hayley dönmezsek Kol ve Hope'u alıp burayı terkedin. Yeğenimin olacakları görmesini istemiyorum
Freya:Size hiçbir şey olmayacak Elijah
Freya daha çok kendini rahatlatıyor gibiydi. Elleri titriyordu ama güçlü kalmaya çalıştı. Elijah'a sıkıca sarıldıKlaus'dan
Ellerim sıkıca iki yandan zincirle bağlıydı. Aurora başımda dikilip duruyordu. Uzun zamandır beklediği fırsat elindeydi... Bana acı çektirmek içinAurora:Sıkıldın mı yoksa Nik? Üçüncü kişi de gelince daha eğlenceli olacak merak etme
Klaus:Hayley'den ne istiyorsun? Nefret ettiğin benim, seni hapseden kalbini kıran benim, abini denize atan benim
Aurora:Sorun da bu canım
Yüzümü sıktı
Aurora:Karını gözünün önünde öldürmekten daha iyi bir intikam şekli düşünemiyorum
Klaus:Onun saçının teline dokunursan yemin ederim...Aurora gülmeye başladı
Aurora:Gerçekten onu seviyorsun öyle mi? Sarışınların senin tipin olduğunu düşünürdüm bir de kızıllar belki
Klaus:Bana istediğini yap Aurora ama kızımın annesine ihtiyacı var. Ona dokunma
Aurora:Yüce Klaus Mikaelson kızı için merhamet mi dileniyor?
Klaus:O büyüdüğünde merhamet dilenen olmayı mı istersin? Çünkü kızım büyüdüğünde gücünün farkına vardığında anne ve babasına zarar veren kadına merhamet etmeyecek
Aurora:Tıpkı senin abime etmediğin gibi. Tipik Mikaelson huyu bu değil mi zaten? Serumu içtim ve tek yapmam gereken kendimi öldürmek bunu yapınca da sen ve ailen olması gerektiği gibi mezarda olacaksınız ve küçük kızın tehlikeli olmayacak çünkü hiç büyüyemeyecekZincirleri iyice zorladım. Bileklerim kesilinceye kadar. Melez gözlerimle ona doğru baktım
Aurora:Sevgi zayıflıkmış senin sayende anladım
Asansörün kapısı açıldı. Hayley içeri girdi
Hayley:Daha fazla yanılamazdın
Klaus:Git buradan küçük kurt!
Hayley:Seni burada yalnız bırakacağımı sanıyorsan aklını kaçırdın demektirAurora arkama geçti
Aurora:Ne kadar tatlı. Katil bir melez için değersiz hayatını sona erdirmeye geldin
Hayley:Kocamdan uzaklaş
Hayley sandalyeyi hızlıca kırdı ve sivri parçayı Aurora'nın boğazına fırlattı. Aurora kendini toparlayamadan Hayley onun üzerine atladı. Elini Aurora'nın göğüs kafesine soktu
Klaus:Dur! Serumu içti
Hayley bana döndü. Onu öldürme isteğini görebiliyordum ama mecburen onu bıraktı. Aurora hiç vakit kaybetmeden onu üzerinden attı.Aurora:Fazla kaba bir misafirsin biliyor muydun?
Hayley:Serumun etkisi geçince sana yapacaklarımdan sonra gör bir de
Aurora:Ben senin işini hızlı bitireceğim ama
Birbirlerine saldırdılar. Hayley'nin yumruğu korkunç bir çatırtıyla Aurora'nın çenesine indi. Aurora darbeyle birkaç adım geri sendeledi
Aurora:Bak bu biraz acıttı
Hayley:Daha yeni başlıyorum
Aurora ikinci hamlesinde onun elini tuttu ve yere serdi. Hayley tüm gücüyle kalkmaya çalışıyordu
Aurora:Sen melez olabilirsin Hayley ama bin yaşındayım beni yenebileceğini mi düşünüyorsun?
Klaus:ONU RAHAT BIRAK!
Aurora:Veda etmek ister misin?
Hayley cebindeki kutuyu yere çarptı. Aurora feci bir baş ağrısıyla kıvranmaya başladı. Hayley onun göğsüne iğne saplayıp acısına son verdi.
Hayley:Hoşçakal Aurora
Aurora onun kollarına düştüHayley:Cami'nin oyuncakları faydalıymış desene
Ona bakıp gülümsedim. Hayley de tüm endişesi gitmiş gibi bana baktı. Yanıma koştu ve ellerimi çözmeye çalıştı. Serbest kaldığımda yorgunlukla kendimi ona bıraktım. Saçımı okşamaya başladı
Hayley:Her şey yolunda iyi olacaksın
Klaus:Endişelendiğim kendi canım değil
Yanağımdan uzunca öptü.
Hayley:Aurora'yı alıp malikaneye git oraya Lucien giremez
Klaus:Sen?
Hayley:Sürünün güvende olduğundan emin olmam lazım
Klaus:Hayley bu iyi bir fikir değil
Hayley:Alfalarına ihtiyaçları var en azından bir tanesine
Klaus:Pekala... Hayatta kal
Hayley:SendeHepsi daireyi terketti. Lucien geri geldiğinde kimseyi göremeyince kameradan olanları izledi. Aurora'nın Klaus ile konuşurken kendisini aşağılamasını, Hayley'nin gelişini her şeyi sonuna kadar izledi. Sinirle etrafı darmadağın etti. Sonra bataklığa doğru yola koyuldu. İp atlayan çocukların yanına gitti. Jackson onu tanıyınca hemen çocukları uzaklaştırdı
Jackson:Niye buradasın?
Lucien:Sakin ol kurt kokusu için gelmedim
Jackson arkasında duran birkaç kişiye döndü
Jackson:Çocukları uzaklaştırın ve dışarı çıkmayın
Lucien:Buna gerek olmayacak kahraman ben sadece alfanıza baktım. Hayley'i bana ver sürün rahat olsun
Jackson:Hayley burada değil
Lucien:Yalan söylemeyi beceremiyorsunHayley'den
Lucien gelince Mary beni kulübesine sakladı. Hope gergin ortamda huysuzlanıp ağlamaya başladı. Bir andan onu sakinleştirmeye çalışıyordum
Hayley:Lütfen ağlama Hope buradayım her şey yoluna girecek... Mary çıkmam gerek
Mary:Hayır burada güvendesin
Dışarıdan sesler gelmeye başladı. Hope'a daha sıkı sarıldım. Telefonu alıp Kol'u aradımKol:Hayley neredesin?
Hayley:Elijah döndü mü?
Kol:Evet herkes iyi Nik de öyle sadece Strix... onlar öldü
Hayley:Yardıma ihtiyacım olabilir
Klaus Kol'un elinden telefonu kaptı
Klaus:Sorun ne?
Lucien:Hayley!
Sesi yakından geliyordu. Hayley pencereden ona baktı. Jackson'ı sıkıca tutuyordu
Lucien:Hemen şimdi çıkmazsan sürünü katletmeye bu adamla başlayacağım seçim senin kraliçe!Hayley:Klaus... biraz bekledikten sonra Hope'u buradan al ve onu güvende tut
Klaus:Hayley dur! Sakın kapa-
Telefonu kapattım
Lucien:Hala bekliyorum!
Hope'u alnından öpüp Mary'e verdim
Hayley:Tekrar görüşmek üzere... kızımı koru
Mary kafasını salladı. Kulübeden çıktımHayley:Buradayım bırak onu
Lucien:Beklediğim kadar heyecanlı kovalamaca olmadı
Jackson'ı sertçe bıraktı.
Hayley:Eğer Aurora'yı istiyorsan...
Lucien:Aslında Nik sayesinde o şımarık kıza olan saplantımdan kurtuldum diyebilirim yani artık onunla ilgilenmiyorum Klaus'u da aldığınıza göre yem olarak başka bir Mikaelson lazım sen idare edersin
Onu yenemeyeceğimi bilsem de dönüşmek için hazırlandım. Kemiklerim tek tek kırılmaya başladı. Vücuduma hiç karşı koymadan dönüşüme izin veriyordum. Lucien ilk başta şaşırdı. Tamamen kurda dönüştüğümde onun üzerine atladım ve vücudumun her yerini kaplayan bir acı...Lucien kolaylıkla kurdu üzerinden attı. Papa Tunde'nin bıçağı kurt formunda Hayley'nin içine girdi. Yerde sessizce uğuldadı.
Lucien:Bu bıçağı cidden sevdimİki bölümdür Klayley'nin başı dertten kurtulmuyor farkındayım dnjdmdksk umarım beğenmişsinizdir bölümü 💜💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The King And Queen Of New Orleans | Klayley | Türkçe
FanfictionTAMAMLANDI Hilal sürüsünü kendi taraflarına çekmek için Klaus ve Hayley evlilik planları yapar. Günden güne bu evlilik onlar için daha gerçek olur ve birbirlerine bağlanırlar. Ne olursa olsun aile olarak bir arada kaldıkları sürece baş edemeyecekler...