Aradan zaman geçmiş Ali yavaşça gözlerini açmaya başlamıştı.Bulanık olan gözleri yavas yavaş netleştiğinde kendisini boş bir depoda buldu.Ellerini hareket ettirmek istemişti ancak ellerini kaldırmaya çalıştığında kendi sandalyesine ip ile bağlandığını görünce oldukça paniklemiş ve bağırmaya başlamıştı.
İmdaat ! Kimse yok mu ! Yardım edin lütfen !
Ali bağırmaya devam ederken deponun kapısı yavaşça açıldı. Ali kapıdan giren kişiyi görünce gözlerine inanamadı. Gelen kişi İrem doktordu.
Ali: İrem doktor senin burda ne işin var ? Nerdeyim ben ? Neden ellerim bağlı ?
İrem: Korkma Sakin ol Alim tamam mı ? Sadece seni bir süre burda tutacağım o kadar.
Ali: Hayır ! Hayır ! Ben burda kalmak istemiyorum.Eve gitmek istiyorum. Ellerimi çöz. Çıkar beni buradan !
İrem: Üzgünüm Ali ama bu dediğini ne yazık kı yapamam. Ayrıca bir daha eve gitmeyeceksin.
Ali: N-Nasıl yani benden ne istiyorsun ?
İrem:Sadece seni istiyorum Ali. Sana aşığım çünkü. Merak etme bu gece tekneyle gidiyoruz. Tekneye bindikten sonrası kolay ondan sonra seninle mutlu mesut yasayacağız ve bizi bir daha kimse rahatsız edemeyecek.
Ali: Hayır ben seni istemiyorum. Ben Nazlıyı istiyorum. Sen kötü birisisin.
İrem: Off gene mi şu Nazlı. Seni bir türlü anlamıyorum Ali. Seni o kadar kırmasına rağmen hala o Nazlı denen kızı savunuyorsun ?
Ali: savunuyorum çünkü ben onu hala çok seviyorum. Ve bu yüzden asla seni sevmeyeceğim.
İrem: Asla asla deme Ali. Hem tanısan beni seversin. Onunla beraber yaptıklarınızı benimlede yapabilirsin.
Ali: Mesela ?
İrem: mesela öpüşmek
Ali: Hayır hayır istemiyorum sakın bana temas etme. bana dokunursan Nazlı seni mahveder.
İrem: Ama Nazlı yok artık sadece ben varım. Yani İrem...
İrem Alinin sandalyesini kendisine doğru çekti. Yavaşça parmaklarını Alinin göğsüne koyarken bir yandan da ellerini Alinin vücunda gezdirmeye başladı. Ali ise kriz geçirmemek için çabalıyor bütün vücudunu son safhasına kadar sıkıyordu. İrem Bir elini Alinin kıvırcık saçlarından doğru tutup kendine doğru çekti ve Aliyi rujlu dudağıyla öpmeye başladı. Ali artık iyice dayanmakta zorlanıyordu. İrem Aliyi öperken ellerini Alinin bacaklarında gezdiriyordu ki birşey farketti.
İrem: A-aa Ali bu cebindeki ne
Ali: Hiçbir şey rahat bırak beni
İrem: Aaaa Alicim ama insan karısına böyle bağırır mı hiç ?
Ali: Sen sadece delisin rahat bırak beni
İrem: Bakalım cebinde ne varmış
İrem Alinin cebini karıştırdığında Istediğini bulmuş olacak ki elini Alinin cebinden çıkardı.Ancak bulduğu şey karşısında oldukça şaşırmıştı. İremin bulduğu şey Nazlının Aliye hediye ettiği neşterdi.
İrem: Ali buda ne ?
Ali: Bırak neşterimi onu bana Nazlım hediye etti.
İrem:Ali artık Nazlı lafı duymak istemiyorum. Bu neşterden de kurtulalım artık.
Ali: Hayır nolur yapma Lütfen dur !!!
İrem ise Aliyi dinlememiş ve neşteri aldığı gibi tek hamlede ortadan ikiye kırmıştı. Bu Ali için bardağı taşıran son damlaydı. Krizini daha fazla tutamamış, Büyük bir hiddetle bağırmaya başlamıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/272196042-288-k676705.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kavuşmak (Alnaz)
General FictionMucize Doktor'un 45.bölüm sonrasını ele alıcaktir iyi okumalar Not: İlk defa hikaye deneyimim o yüzden hatalar olabilir kusura bakmayın