1. SEZON FİNALİ × 24 × Cehenneme İndiğimde

1K 99 265
                                    

Yaptığım bir hatayı bir daha asla yapmam, asla. 

Ama yaptığım en büyük hata, daima bunu söylemektir.

Ben, Ceyla Deniz. Şimdi seneler seneler sonra o geceye baktığımda, kendimi affedebiliyorum.  

İnsanın düşmanını affetmesinden daha zordur kendisiyle yüzleşmesi. İhtilalin içeriden geldiğini kabullenmesi zordur...

Bu yüzden bedenimin ve ruhumun istekleri mantığımla uyuşmadığında iç çatışmalarımı yönetmek zordu. Hatalar yaptım, defalarca... 

Hep yanlış olanı seçtim. 

Yandım, yanımdakileri de yaktım. 

İhanet ettim ve ihanete uğradım. Tanıdığım herkesi büyük bir oyunun içine çekmekle suçlandım.

Haklıydılar, benim de görevim buydu.

Bugün bunları anlatıyorum çünkü artık saklamam gereken hiçbir şey yok.

Hikaye burada sonlandı.

Ben, Ceyla Deniz. Hayır, on beş yaşındaki kız çocuğu değilim artık. 

Sandığınız gibi on sekiz yaşında, genç ve tecrübesiz de değilim... Bundan daha fazlasıyım.

Hikayenin tüm zincirlerini kırmaya başlıyorum şimdi. Çok daha uzaklardan sesleniyorum eğer beni duyan birileri varsa. Birileri görsün, birileri fark etsin istiyorum. 

Seneler önceki o Temmuz gecesine geri dönebilseydim eğer, belki de hayat beni çok daha farklı kıyılara savuracaktı. 

Pişman değilim ama, yaptığım hiçbir şeyden... Herkesi ve her şeyi affediyorum. Çünkü artık fırtınanın kenarında durup hepimizi içine çeken o korkunç kara deliğe baktığımda gördüğüm tek şey 'hiçlik.' Korkmuyorum bundan. Kaçmıyorum, yüzleşiyorum. 

Yine de, eğer o gece orada olsaydım derdim ki...

Aksel'e değil, Ceyla'ya derdim ki... Biliyorum, çok kalbini kırdı. Daha da kıracak. Sen de onunkini kıracaksın... Yine de, hayat yaptıklarınla güzel keşke yapsaydım dediklerinle değil. 

Fakat zihnimin karmaşasının içerisinde düşüncelerim beni alıp uzak diyarlara götürürken, o karanlık gecenin sabahında uyandığım soğuk odada gözlerimi araladığım anda bedenime nüfuz eden korkuyu, çaresizliği ve pişmanlığı unutamıyorum. 

Bugün, bunu anlatacağım.

▪︎ ▪︎ ▪︎ ▪︎ ▪︎ ▪︎ ▪︎ ▪︎ ▪︎

Ben cehennemin dibine sürükleyen o parmaklar tenimi cayır cayır yakıyor. Korkuyorum, uçurumdan düşecekmişim gibi geliyor. Ama bir taraftan da hırçın dalgaların, fırtınanın ortasında sığındığım mağara gibi hissediyorum onu.

Sarhoşluğun verdiği kontrolsüzlük, kendimi rüyada gibi, boşlukta süzülüyor gibi hissetmeme sebep oluyor. Her şeyi görüyorum ama müdahele edemiyorum. Sanki uzaktan izliyorum. Benim bedenim çoktan bana ihanet edip düşmanımın tarafına geçti. Onun vücudumda, hiç olmaması gereken yerlerimde dolanan elleri aslında sonumu getirecek şey... Bunu biliyorum ama kendime engel olamıyorum.

Onu istiyorum. Daha önce hiçbir şeyi istemediğim kadar çok istiyorum. Ona dokunmazsam ölecekmişim gibi geliyor...

Halbuki şimdi beni cayır cayır yakan, dokunduğum o ten...

Beşiktaş'ın, hiçkimsenin hatırlamadığı eski bir ara sokağında buldum kendimi. Buraya nasıl geldiğimi bile hatırlamıyorum. Derin bir uykuda gibiyim ama bir o kadar da canlı ve uyanığım.

▪︎Güzeştâh ▪︎ || - d e v a mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin