22.Bölüm

164 32 86
                                    

Herkse sellamı hellow

Nasılsınız?

Uzun olduğunu düşündüğüm bir bölüm .

İyi okumalar.

~~~
Mini marketin önünde hem Korel'e bakınıyor hemde ellerimi birbirine sürterek ısıtmaya çalışıyordum, Korel'i göremeyince telefonu elime aldım ve Korel'e attığım konuma baktım, gözlerim irice açıldı.

Yanlışlıkla eve yirmi dakikalık mesefadeki mini marketin konumunu atmıştım. Elimle kafama vurdum, "aptal" ben bizim burdaki mini market sanmıştım. Ne kadar hızlı koşabiliyosam koşmaya başladım.

Yaklaştıkça nefesim daralıyordu, yirmi dakikalık yolu beş dakikada gelmeye çalışmıştım, ne kadar başarılı oldum orası meçhuldü. Mini markete yaklaştığımı fark edince, köşede durdum ve soluklanmaya başladım, beni böyle görsün istemiyodum.

Nefesim düzene girdiğinde, adımlamaya başladım. "Korel'im" adını düzgün söylesemde 'im' eki gelince sesim kısılmıştı. Korel hemen bana döndü ve bana doğru gelmeye başladı. Yanımda durdu, derin bir nefes aldım ve kollarımı beline doladım, Korel de ellerini belime koydu. İçimdeki kelebekler kalbime hücum etti, farklı ve güzel bir hissti. Korel'den ayrıldım, "gidelim mi?" Kafasını salladı. Geldiğim yolu bu sefer Korel ile tekrar ediyodum.

Yolu nerdeyse yarılamıştık ama ikimizden de çıt çıkmıyodu. "Konumdan baya uzak?" dedi sorur sorar gibi. Sanırım doğruyu söyleme zamanıydı, omuzlarım düştü, kafamı ona çevirdim. "Ben sana yanlışlıkla farklı konum atmışım" dedim ardından başımı öne eğdim. Korel'den ses gelmeyince yüzümü kaldırıp ona baktım, gülerek bana bakıyodu, kaşlarım havalandı gülmek anca bir insana bu karar yakışabilirdi.

"Söyleseydin anlardım" dedi, haklıydı. "Birazcık utandım" gözlerimin içine sırıtarak bakmaya devam etti. "Utanacak bir şey yok Ayza" evet yoktu ama ben utanıyodum. Yanaklarımın kızardığına adım kadar emindim. "kırmızı yanak ayrı yakıştı" karanlıkta nasıl görmüştü. Akımdaki düşünceleri def edip yürümeye devam ettim.

Eve gelmek üzereydik, annem balkondan bize bakıyodu. Kafamı daha fazla kaldırdım ve anneme çocuksu bir heycanla el salladım, annem de bana el salladı. Korel'e döndüm, dönmemle gözlerimizin çakışması bir olmuştu. Bana çok derin ve farklı bir duyguyla bakıyodu, neydi bu duygu.

Eve çıktık annem bizi kapıda bekliyodu, anneme her akşam Korel'i anlatıyodum yani annem Korel'i biliyodu. "Hoş geldiniz çocuklar" dedi annem ve eliyle içeriyi gösterdi. "Hoş bulduk efendim" Korel annemin elini öptü, annem şaşırmıştı, hafifçe güldüm. İçeri geçtik montlarımızı vestiyere astık "biraz oturalım ondan sonra pasta yaparız olur mu?" Korel kafa salladı. Odama doğru adımlamaya başladım Korel'de arkamdan yürüyodu.

Odama girdik Korel çalışma masasının ordaki dönen sandalyeye oturdu, bende sandalye çektim ve birazcık uzağına oturdum. "Nasılsın?" Dedim.

"Seni gördüm iyi oldum sen?" Yanaklarım hafif hafif pembeleştiğini hissediyodum. "Bende aynı durumdayım."

"Sevindim buna" dedi ve bana o güzel gülüşünü bahşetti. "Sevinmene sevindim" güldüm.

Biraz daha okul hakkında konuştuktan sonra pasta yapmaya kalktık.

Yumurtayı ve şekeri çırparken Korel un paketini açmaya çalışıyodu. Kıkırdadım Korel bana döndü "kolaysa sen yap" dedi sitemle "hay hay efendim" dedim ve un paketini aldım çekmeceyi açtım, makası aldım un paketinin baş kışmından yeteri kadar kestim. "Hile yaptın ben makas kullanmamıştım" Korel'in oyunbozan sesi beni iyice güldürmüştü.

Sonunda pastayı yapmıştık, soğuması için on dakika buzluğa atıktan sonra, odama geçmiştik, aklıma gelen görüntüyle gülmeye başladım, Korel soran gözlerle bana bakıyodu. "Pastanın üstüne sahte meyve koydun." Korel'in yüzü düstü "sepetin içinde oluna gerçek sandım" gülmeyi durdurdum Korel dikkatle yüzüme bakıyodu. Hafif hafif sıcaklamaya başladı yanaklarım.

"Ben pastaları getireyin, o zaman" dedim ve yerimden kalktım. Dolaptan çıkartığım büyük bir sekilde dilimlediğim pastaları tabaklara koydum, çekmeceden çatalı da aldıktan sonra kapıya doğru döndüm, annem karşımdaydı.

"Kızım ben bir Seray yengenin yanına gidip geleceğim, işim en az yarım saat sürer" kafa salladım "tamam anne görüşürüz" annem gitti bende odaya doğru adımlamaya başladım, kapıyı ayağımla ittirdim "ben geldim" dedim neşeli sesimle, Korel arkası bana dönük bir şekilde oturuyodu, çalışma masasının üstüne bakıyodu. "Korel?"

"Lütfen, lütfen burda yazanların yalan olduğunu ve beni bırakmayacağını söyle, lütfen..."

Dedi, sesinde acı bir tını vardı fısıltı şeklinde...

~~~

Bölümün sonu.

Nasıl buldunuz bölümü?

Diğer bölümde görüşmek üzere.🌊🔥

🌬 Yazım hatası olursa kusura bakamyın.

Kaset || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin