AyBer Seni Kendime Sakladım

-Seni Kendime Sakladım 4- (+18)

Uyarı: Bu bölüm tamamen +18 sahnelerin olduğu bir bölümdür, rahatsız olacağınızı düşünüyorsanız okumanızı tavsiye etmiyorum.

🌿

Alnıma yapışan ıslak saçlarımı çekti. Bir anda Berk'in güzel gözlerine bakarak "Berk artık durmayalım." dedim, "Ben seni... istiyorum." O an ki hislerim o kadar tuhaftı ki hislerimi anlamam çok zor olmuştu ama emindim Berk'i istiyordum, hem de çok.

Berk elini yanağıma koydu, avuç içi o kadar sıcaktı ki yanağım yanmıştı sanki. "Evet, durmayalım sevgilim..."

Bunu şimdiye kadar pek düşünme fırsatım olmamıştı ama Berk'i istiyordum, bundan çok emindim. Tekrar dudaklarımızı birbirine bastırdık. Öpüşümüz artık fazlasıyla sertti, o kadar sertti ki dudaklarımın uyuşmuştu resmen. Berk dudaklarımdan aralanan boşluktan dilini soktu. Yavaşça elimi tişörtüne götürdüm, tişörtünün ucunu kaldırdığımda Berk benden ayrılarak tişörtü çıkarttı. İki elimi göğüslerinin üzerine koydum, elimi tuttu ve merdivenlerden yukarıya çıktık. Merdiven basamaklarından çıkarken dizlerimin titrediğini fark ettim.

Dışardaki yağmur giderek artıyordu ve hava oldukça kararıyordu. Berk'in odasının kapısına geldiğimizde derin bir nefes aldım. Bana doğru dönerek dudaklarımı öpmeye devam etti. Ellerini kalçalarıma uzattı ve az önce yaptığı gibi sıktı. Ağzımdan hafif bir inleme çıktı. Yavaş adımlarla odasına girdik. Alt dudağımı dişlerinin arasına alıp çekiştirdi. Her öpüşünde dudaklarımda bambaşka hisler tadıyordum. Ellerini baldırlarıma uzatıp okşadı. Bacağım yatağa değdiğini hissedince Berk'in kolundan tutup yatağa uzanmamızı sağladım. 

Yatağa uzandığımızda Berk gözlerime baktı, elimi çıplak göğsüne yerleştirdim tekrar. Gözlerimin en derinine bakmaya çalışıyormuş gibiydi. Bakışları içimin titremesine sebep oldu. Anlıma yapışan ıslak saç tellerimi çekti eliyle. Yüzümün her noktasını incelemeye çalışıyordu. Turuncu saçları oldukça dağılmıştı. Eliyle çenemi tuttu ve kafamı sabitledi. "Seni çok seviyorum." 

Heyecandan titreyen ses tonumla "Ben de seni çok seviyorum sevgilim." dedim. Sağ elimi sımsıkı tuttu ve dudağıma sert bir öpücük bıraktıktan sonra aynı öpücüğü boynuma bıraktı. Öpüşü fazlasıyla derin ve sertti. Elimi çıplak sırtına koydum. Boynumu öptüğü yere sert bir ısırık bırakınca ağzımdan küçük bir inleme kaçtı. Berk hızlı bir şekilde üzerimdeki tişörtün eteklerini tuttu ve kaldırdı. Üzerimdeki ıslak tişörtü çıkartınca gözleri bir süre sütyenimde takılı kaldı. Tam iki göğsümün arasına bir öpücük bıraktı ve bir kez daha nefesim kesildi. 

Her dokunuşu ve öpüşü, nefesimi kesiyordu... kalp ritmimi bozuyordu.

Altımdaki pantolonun fermuarını yavaşça açtı ve dikkatli bir şekilde pantolonu çekerek bacaklarımdan çıkartı, odanın köşesine fırlattı. O da benim gibi çok heyecanlıydı, bunu fazlasıyla hissedebiliyordum. Berk boynumdan başlayarak karnıma kadar öpücükler bıraktı. Her öptüğünde kısa süreli nefesimi kesiliyordu. Bunu nasıl başarabiliyordu, hiçbir fikrim yoktu. Eliyle bacaklarıma dokununca çıplak tenimde onun sıcak ellerini hissetmek tuhaf hissettirmişti. 

Çıplak sırtındaki ellerimi biraz hareket ettirdim. Teni o kadar sıcaktı ki benim soğuk ellerimi bile ısıtıyordu. Hafifçe üzerimden kalktı ve altındaki eşofmanı çıkarttı. Sadece karşımda baxserıyla kalmıştı. Bende hafif sırtımı kaldırarak sütyenimin kopçasını açmaya çalıştım. Berk elini sırtıma götürdü ve benden önce davranarak kopçasını açtı. Sütyenimin askılarını çıkardıktan sonra üzerimden tamamen çıkarttım. 

Hızlı bir şekilde dudaklarını öptüm, Berk elini yavaşça göğüslerime değdirince içimde değişik bir his daha fark ettim. Göğüslerimden birini avuç içine alıp sıktı. Elimi ensesine götürüp kendime bastırdım. İkimizin de nefesleri birbirine karışıyordu, artık sadece nefeslerimizde değil... tenlerimizde birbirine değiyordu. 

Nazikçe kolundan tutup yatağın boş tarafına doğru ittirdim ve bu sefer üzerine ben çıktım. Öpüşmemize devam ederken ellerimi karnına götürdüm. Karnındaki kaslarına değdikçe altımda hafif kıvrandığını hissediyordum. Dudaklarımı boynuna götürdüm. Önce nazikçe öptüm, sonra boynuna küçük bir ısırık bıraktım. Isırık yüzünden Berk inleyince gülümseyerek yanağına küçük bir öpücük bıraktım.

Heyecanım giderek artarken bunu umursamayıp sadece ona ve yaşadığımız ana odaklanmaya çalışıyordum. Onunla olan her anımız çok değerliydi ama bu an bambaşkaydı. Onu tamamen hissedebilecektim, o da beni hissedebilecekti... Birbirimizi hissedecektik. 

Biraz daha aşağıya inerek karnına da öpücükler bıraktım. İkimizde nefes nefese kalıyorduk. "Aybike diye mırıldandı." Beni kollarımdan tutarak tekrar sırtımın yatakla buluşmasını sağladı ve üzerimdeki yerini aldı. Göğüs ucumu dişleri arasına alınca inleyerek altımızdaki çarşafı sıktım. Berk diğer göğsümü tekrar avuçlarının arasına alıp sertçe sıktı. 

Bir anda erkekliğini kadınlığıma sürtünce tüylerimin diken diken olduğunu hissettim. O kadar uzak olduğum hislerle kaplıydı ki içim anlamakta çok zorlanıyordum. Zevkten kıvranırken Berk elini kiloduma götürdü ve nazikçe çekip bacaklarımdan çıkarttı. Elini kadınlığıma değdirdi, dokunuşları çok tuhaftı. 

Kafasını aşağıya doğru indirdi ve dilini tam o noktaya değdirince kalp atışlarım yine hızlandı. Sanırım daha fazla bekleyemeyecektim. "Berk" dedim kısık sesle. Berk anlamış gibi "Tamam sevgilim." dedi. 

Yine biraz doğruldu ve altındaki siyah boxserını çıkarttı. Derin bir nefes aldım ve bacaklarımı biraz araladım. Berk bacaklarımın arasına girmeden önce araladığım bacaklarımın arasını biraz daha açtı. Nazikçe bacaklarımın arasına girdi. Onun bacaklarını kendi bacaklarımda hissetmek çok garipti. Berk elini yüzümde gezdirdi, "Bu kadar kusursuz olmak zorunda mısın?"

Sesi kulağıma fazlasıyla etkileyici gelmişti. Titreyen ellerimi yüzüne koydum ve dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. Berk erkekliğinin başını girişe değdirince yutkundum. Bunun nasıl bir şey olacağına dair en ufak bir fikrim bile yoktu ama çok emindim onu istiyordum. Beraber en yükseği görmek istiyordum.

Berk eliyle elimi tuttu ve yavaşça içime girmeye başladı. İçime girerken çok az bir acı hissettim, elini biraz sıktım. Durunca kulağına doğru "Devam et sevgilim." diye fısıldadım. Berk yavaş yavaş içime girince inledim. İçimde santim santim ilerliyordu. Dudaklarını dudağıma değdirdi ve nazikçe öptü. Diğer elimle sırtına tırnaklarımı bastırınca Berk'te inledi. 

İçime tamamen girince yavaşça hareket etmeye başladı. Hareketleri hızlandıkça inlemelerimizde artıyordu. "Seni çok seviyorum." dedi Berk dudaklarıma doğru. Sesi hem çok etkileyici hem de çok heyecanlı çıkıyordu. Nefes nefese "Bende..." dedim, "Ben de seni seviyorum." Sırtındaki elimi ensesine koydum. İkimizin nefes sesleri ve dışardaki yağmur sesleri birbirine karışıyordu. Sanki her şey bizimle beraber kusursuzlaşıyordu.  

Islak alınlarımız birbirine değdi. Alt dudağımı dudakları arasına alıp tekrar emdi. İçime girip çıkarken tek düşündüğüm artık yavaş yavaş sona geldiğimizdi. Kasıklarımdaki ısı giderek artıyordu, Berk'in de nefes alış verişleri hızlanmıştı. Heyecandan atan nabızlarımızı bile hissedebiliyordum sanki. Son kez içime girmesiyle artık tamamen sona ulaşmıştık...

Hava ne kadar soğuksa içimde o kadar sıcaktı. İlk kez tükendiğimi bu kadar hissetmiştim, dağılmıştım resmen. Nefes alış verişimiz yavaş yavaş düzelirken Berk gözlerini gözlerime çevirdi. 

Kendini üzerimden çekip kafasını yatağa koyduğunda sadece benim değil onunda fazlasıyla tükendiğini fark ettim. Üzerimize yorganı örttü ve dudaklarıma küçük bir öpücük bıraktı. Kafamı göğsüne koyup sadece sakinleşmeyi bekledim. 

Bölüm Sonu
Lütfen oy ve yorum atmayı unutmayın 🌸

Yeni bölümle karşınızdayım. Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Uyarılarıma rağmen rahatsız olup okuyanlarınız varsa lütfen kötü yorumlarını kendine saklasın. Bu bölümü yazarken fazlasıyla tereddütte kaldım ama yine de tüm risklere rağmen yazdım. Kitabın konsepti bu zaten :) Ama Hayal'e de yeni bölüm yarın gelecek. Bölüm hakkındaki fikirlerinizi yazabilirsiniz. Diğer bölümlerde görüşmek üzere, kendinize çok iyi bakın 🤍