-Değmesin Ellerimiz 5- (+18)

2.1K 56 26
                                    

Uyarı: Bu bölümde +18 sahneler bulunmaktadır. Rahatsız olacağınızı düşünüyorsanız okumanızı tavsiye etmiyorum. 

Bölümle sizi baş başa bırakıyorum :) 🔥
Keyifli okumalar...

Kucağındaki Cango'nun tüylerini severken "Seninle konuşmak istediğim çok şey var ama..." dedi cümlesinin gerisini getirmedi. Merakla "Ama?" dedim. Kafasını bana çevirdiğinde yine aramızdaki mesafenin az olması nedeniyle kalp atışlarım hızlandı.

Dudaklarıma bakıp kafasını yaklaştırdı, "Ama bunları konuşup zamanımızı harcamak istemiyorum..." Gözlerimi kapattığımda sadece bir süre nefeslerimizin karışmasına odaklandım. Berk tek elini yanağıma koyduğunda "Güzelsin..." dedi kısık sesle, "Bakmaya kıyamayacağım kadar güzelsin hem de."

Dudaklarımız birleştiğinde ilk kez içimde kelebeklerin uçuştuğunu hissettim sanki. Elimi yanağına koyduğumda gözlerimi hafif araladım. Bu naif öpüşü bile nefesi kesmişti, dudaklarımız ayrıldığında elleriyle saçlarımı düzeltti. "Sana 'Çok güzelsin...' dediğim güne tekrar gitmek için her şeyimi verirdim..." O kadar yavaş ve kısık sesle konuşuyordu ki hiç susmamasını istiyordum.

Cango yanımızdan gittiğinde ona baktım, "Neden?" diye sordum gözlerimi kaçırmadan. "Belki o zaman her şeyi düzeltebilirdim..." Tüm cesaretimle biraz daha ona yaklaşarak elimi yanağına koydum, gözlerini kapattı. "Belki de bir şeyleri düzeltmek için hâlâ geç değildir..."

Tekrar dudaklarımızı birleştirdim, bana karşılık verdiğinde diğer elimle kolunu tuttum. Heyecanda nefesim kesilecekmiş gibi hissediyordum. Berk alt dudağımı çekiştirerek dişlerini geçirdiğinde inledim, hoşuna gitmişti. 

Dudaklarımızdaki sıcaklığı hissedebiliyordum, tıpkı tüm bedenimizin olduğu gibi dudaklarımızda çok sıcaktı.

Sırtındaki elini biraz daha aşağıya indirdim. Üzerindeki kazağının ucunu yukarıya doğru çektiğimde Berk kısa süreli dudaklarımızı ayırıp üzerindeki kazağı tek hareketle çıkarttı. Nefes nefese kalmış bir halde ona bakarken ayağa kalktı, elimden tutarak beni de ayağa kaldırdı. 

Berk'ten...

Tekrar Aybike'nin dudaklarına yapıştığımda dikkatli bir şekilde onu bacaklarından tutarak kucağıma aldım. Bacaklarını sırtıma sardığında dengesini sağlamak için elleriyle de kollarımı tuttu. Sırtını duvara sertçe yasladığımda yüzünü ekşitti. Fazla sert davranmıştım sanırım, çünkü Aybike ödeşmek istermiş gibi dişlerini dudağıma geçirip ısırmıştı. 

İkimizde nefes nefese kaldığımız için dudaklarımızı ayırdık. Aybike eliyle saçlarını düzeltti gözlerimizi ayırmadan. Diliyle dudaklarını yalayınca yutkundum. Boynuna küçük bir öpücük bıraktığımda hiçbir şey demeden tekrar dudaklarımızı birleştirdi. Öpüşmemiz giderek hızlanıyordu ve ikimizde birbirimizi oldukça sert öpüyorduk. Yavaş hareketlerle odama doğru giderken bir yandan da Aybike'ye karşılık vermeye çalışıyordum. 

Odaya girdiğimizde kucağımdan indi. Kısa süreli ona baktım, güzel gözlerini bu kadar yakından görmek... nefesimi kesiyordu. Eğilip tekrar boynunu öptüğümde ellerini saçlarıma götürdü. Her hareketiyle beni etkileyebiliyordu. 

Üzerindeki kıyafetini çıkartacağım sırada elimi tutup beni durdurdu, ellerimi çektim. Bir süre sadece gözlerime baktı, sonrada kıyafetini çıkartıp yere attı. Yatağa uzandığında üzerine eğildim. Her şekilde mükemmel görülüyordu. Yüzünün her santimini ezberlemek ister gibi baktım.

Dudaklarımızı tekrar sertçe birleştirdiğimizde tırnaklarını sırtıma geçirdi. Canım acısa da oldukça haz vermişti. Ellerini sırtımdan çekip saçlarıma getirdiğinde sertçe çekmeye başlayınca durdum. Alt dudağına dişlerimi geçirdiğimde yine inledi. "Dudağımı koparsaydın." 

Gülerek "Büyük bir zevkle..." deyip tekrar aynı yerine dişlerimi geçirdim. Aybike gülerek elini çıplak göğsümün üzerine koydu. Biraz daha aşağıya inip boynunu ısırdığımda kıpırdandı. Isırdığım yeri kızarmıştı, bu sefer nazikçe öptüm. Aybike de ne yaptığımı anlamamış olacak ki "Hem ısırıyorsun hem de öpüyorsun, gerçekten garipsin sen." diye mırıldandı.

Biraz daha aşağıya indim ve iki göğsünün arasını öptüm. Sütyenin askısını çekiştirirken Aybike elini arkasına götürüp sütyenin kopçasını açtığında üzerinden çıkardım. Göğüs ucunu dişlerimin arasına aldığımda Aybike küçük bir çığlık attı. 

Elini pantolonuma uzatıp fermuarını açtığında gülümseyerek "Fazla sabırsızsın." dedim. Gülerek pantolonumun düğmesini de açtı. Üzerinden kalkıp pantolonumu çıkardığımda o da kendi pantolonunu üzerinden çıkardı. 

Pozisyonumuzu değiştirerek yatağa oturduk. Aybike kucağıma oturduğunda sertçe dudaklarımı öpmeye başladı. Ellerimi kalçasına götürdüm ve sıktım. Dudaklarımdan aralanan boşluğa dilini soktu. İçimdeki ateşin giderek arttığını hissedebiliyordum. 

Ensemden tutup boynumu öptü, sonra yavaşça dişlerini geçirdi. Acıyla inlerken o benim aksime gülüyordu. Alınlarımızı birleştirdiğimizde "Seviyorum seni..." dedim. Ben de "Seni seviyorum." diye karşılık verdiğinde birbirimize ilk açılmamızın böyle olacağını hiç tahmin etmediğim için güldüm. 

Ellerimle saçlarını düzelterek sağ omzunun üzerini öptüm. Aybike tekrar yatağa uzandığında kilodunu çıkarmadan kadınlığına dokunduğumda kalçalarını hafif yükseltti. Kilodunu tek hamlede indirdiğimde bacaklarından çıkartıp yere attım. 

Tekrar gözlerimizi sabitlediğimde alınlarımızı birleştirdim. Parmak uçlarımla yavaşça boynundan başlayarak karnına kadar çizgi şeklinde dokundum. Aybike gözlerini kapattığında göz kapaklarının üzerini de yavaşça öptüm. 

Kısık sesle "Bu ânı tahmin edemeyeceğin kadar çok hayal ettim." dedim. Gözlerini açtığında "Sadece ben hayal ettim sanıyordum..." diye mırıldandı. Gülümsedim, yavaşça dudaklarını öptüm. Aybike ellerini kalçama uzattığında boxerımı aşağıya doğru çekiştirdi. 

Üzerimden çıkardıktan sonra artık ikimizde tamamen çıplaktık. Erkekliğimi, kadınlığına sürttüğümde içimdeki ateş biraz daha büyüdü. Onu istiyordum hem de çok...

Aybike'nin gözlerine tekrar baktım, aklımdan geçen şeyi anlamış gibi kafasını salladı. Bu noktadan sonra ikimizde birbirimize sert davranmayı bırakmıştık.

Yavaşça erkekliğimin ucunu, kadınlığına soktuğumda Aybike hafif kıpırdandı. Canını, canımızı acıtmamak için bir süre sadece öyle bekledim. O an ikimizde hiçbir şey konuşmuyorduk. Yavaşça içine girmeye devam ederken Aybike ellerini sırtıma koydu. Alt dudağını ısırırken dudağının kenarını öptüm. 

Sırtımdaki ellerinden birini indirip elimi tuttuğunda yavaşça hareket etmeye başladım. İkimizde ne kadar belli etmesek de kendimizi kasıyorduk, bunu fark edebiliyordum. Aybike'yi sakinleştirmek için anlından öptüm, yutkundu. 

"İstersen biraz daha hızlanabilirim." dediğimde kafasını "Evet" anlamında salladı. İkimizin de nefes alış verişi artmıştı, nefeslerimiz birbirine karışıyorken içimizdeki ateş patlama noktasına gelmişti ve ikimizde patlamıştık...

Nefeslerimiz, seslerimiz, bedenlerimiz birbirine karışırken Aybike kafasını omzuma yerleştirdi. "Ço-Çok güzeldi." dedi. 

Üzerinden kalkıp yanına uzandığımda Aybike'yi kendime doğru çektim ve saçlarını kokladım. 

Bölüm Sonu
Lütfen oy ve yorum atmayı unutmayın
🌸

Evet bu sahneden sonra nasılsınız diye sormak istiyorum hahahahahs.


AyBer Seni Kendime SakladımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin