✿18

1.4K 183 507
                                    

"Donna, hey! Yardım et!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Donna, hey! Yardım et!"

Sasha'nın uzaktan kendisine bağırdığını fark eden Donna çaydanlıktaki suyu ocağa bırakıp mutfaktan çıkarak sesin geldiği yöne, ahıra doğru ilerledi.

Kanatlarını belkide sonsuza dek kaybedeli bir ay olmuştu ve gün geçtikçe bu duruma alışmaya çalışıyordu.

İlk bir hafta düzenli olarak ağlasada ağlamanın bir şey değiştirmediğini fark ederek ağlamayı kesmişti. İçinde nedeni bilinmez bir pişmanlık hissi vardı ve kendisi fark ettirmemeye çalışsada dışarıdan çok belli oluyordu. Levi onun gün içinde kanatlarının olduğu yere dokunarak uzaklara daldığını fark ediyordu. Onunla konuşup her şeyin iyiye gideceğini söylemek istesede yaptığı tek şey onun gözlerindeki acıyı izlemek oluyordu.

Levi bu durumda pişmanlık hissetmemek istiyordu ama Donna'nın son günlerde olan çöküşü pişmanlık hissetmesine sebep oluyordu.

Kâbuslarından bahsetmek bile istemiyordu. Uyumadan önce Donna kendisinin saçlarını öpüp iyi geceler dilese bile artık eskisi kadar etki etmiyordu ve her seferinde kâbuslarında Donna'yı kaybettiğini görüyordu.

Bu süreçte her zaman olduğu gibi Hange ve Levi Donna'yı gözetliyorlardı. Diğerlerinin Donna'nın peri olduğunu öğrenmeleri her ne kadar iyi bir şey olmasada şu anlık bir sorun yoktu. Diğe rütbeliler bir şey dememişlerdi veya daha öğrenmemişlerdi.

Donna birkaç hafta önce Hange'nin kanatlarına dev deneylerinden elde ettiği ilacı değil de aslında vitamin verdiğini öğrenmişti. Yanlışlıkla Levi ve Hange'nin bu konuşmasına kulak misafiri olmuştu ve bir süre odasında ağladıktan sonra Hange'nin ofisinden devlerle ilgili yaptığı ilacı arayıp bulmuş ve sırtına enjekte etmeye çalışmıştı.

Mikasa o gün onu görüp iğneyi elinden almasaydı belkide Donna kanatlarına geri kavuşurdu veya Levi'ın Donna'ya dediği gibi deve dönüşürdü. O gün Levi ile birkaç gün süren küslüğü başlamıştı ve Donna her ne kadar çay demleyip çiçek alsada barışamamışlardı.

Barışmaları da Eren sayesinde olmuştu. Donna'nın odasında yatağının kenarında olan cam kavanozunda Donna'nın kanadından kalan son şeyi alarak yok etmeye(?) çalışmıştı ve Donna o gün karargahı başlarına toplamıştı.

Kavanozun içindeki kanat tüyüne bir şey olacak diye çok korkuyordu. Kanat tüyünü kavanoza koyduktan sonra onu Levi'ın ofisindeki rafa koymuştu. Levi'ın ofisine fazla kişi gitmiyor ve izin almadan girmiyorlardı. Eğer kavanoz burada olursa kimse alamazdı.

"Donna, Kaptan'ın atı! Yardım et! Akşam yemeği başladı hatta bitmek üzere!"

Sasha gergin bir şekilde alnında boncuk boncuk oluşan terleri silerken Donna onun bu haline hafifçe gülümsedi. Sasha diğerleri gibi bir şeyler öğrenmek için Donna'yla konuşmuyordu. Gerçekten arkadaş olmak için konuşuyordu.

Kanatlar - Levi AckermanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin