"Benim kanatlarım kocamandı Levi ve eğer şu an olsalardı seni bu yağmurdan korumak için kanatlarımın altına alırdım"
•••••
Donna, kraliçenin koyduğu kurallara uymayarak okyanusun üzerinde uçarken bir sirenin sesine kapılır ve bu büyüleyici sese karş...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hange sana sırtımı göstermek için geldim. Levi 'Hange kontrol etsin' dedi."
Hange'nin asık suratı endişelenmeme sebep olurken "iyi misin?" diye sordum.
Az önce yanına onu görmek için birileri gelmişti. Biri beni ittirip sırtıma zarar verdiyse Hange'ye de bir şey yapmış olabilirlerdi.
"İyiyim, gel sırtını kontrol edeyim"
Elimde tuttuğum kemerlerle birlikte masasının önündeki sandalyeye oturup gelmesini bekledim.
"Kontrol etmeden önce Levi sakin olmanı söylememi istedi"
Kaşları çatılırken yüz ifadesi değişmişti.
"Biri bir şey mi yaptı? Veya Levi? Sırtın konusuna az da olsa üzülmüştü. Bana 'ona dikkat edeceğim' demişti."
Kafamı iki yana sallayıp "Levi değil.. senin yanına gelenlerden biri" dedim.
Hange tişörtümü yukarı sıyırıp sinirle "bu ne be!" diye bağırdı.
"Hange sakin olmalısın.. kötü mü? Levi idare eder demişti"
Levi'ın dediğini Hange'ye söylemiştim ama sanırım beni pek dikkate almamıştı. Tişörtümü kaldırdıktan sonra sadece sinirli olduğu belli olan soluklarını dinliyordum. Tek yapabildiğim buydu.
Sırtımın durumu nasıl bilmiyorum. Levi 'idare eder' demişti ama Hange sinirle ağzının içinde birkaç şey geveliyordu ve o kadar hızlı ve mırıltılı çıkıyordu ki cümleleri.. hiçbir şey anlamıyordum.
Sinirli ve diğer pansumanlarına oranla daha dikkatli olması sırtımın kötü olduğunu gösteriyordu.
"Hange.. sırtıma bakabilir miyim?"
Sandalyeden kalkmak için hazırlanırken ellerini omzuma bastırıp beni durdurdu.
"Donna bu iyi bir fikir değil ama merak etme bunu da halledeceğim"
"Bakmak istiyorum"
Ellerini çektiğinde sandalyeden kalkıp ofisindeki boy aynasına sırtımı dönüp koca morluğa baktım. Korkuyla gözlerim irileşirken Hange beni tekrar sandalyeye çekiştirdi.
"Sırtını sıkı bir şekilde saracağım.. sıkı olacak ama bu gibi durumlarda fazla acı çekmene engel olacak"
"Açık yara daha hızlı iyileşir demiştin"
"Evet ama durmadan böyle darbeler almak senin için tehlikeli"
Dudaklarımı büzüp kafamı onaylar anlamda salladım. Hange eliyle kafama hafifçe iki kere vurup gülümseyerek "uslu kız" diye mırıldandı.
