Bu bölümü kankam için yazdım. Morali yerine gelsin diye :-) :-) :-)
Sahra'nın Ağzından;
Lanet olasıca alarmın sesi ile uyandım. Odamdaki koltukta oturan ve bana bakan Çağla'yı görmeyi düşünmüyordum. Bu saatte bu odada ne işi var? Neden öyle bana bakıyor. Kafamda deli sorular......
"Sonunda uyanabildin?" Ablamın dedikleri ile ağzım ooo şeklini almıştı. Ne yani sadece 18 saat uyudum. Bu benim için az bile. Ben uyumayı çok severim.
"Of abla uyandım işte. Hem sen neden bu saatte buradasın?" Ablam bana gözlerini devirerek cevap verdiğinde onun burada olma nedenlerini düşündüm. Tabiki de sadece düşündüm. Çünkü ben bu cevabı bulamam.
"Unuttun galiba. Biz bugün yer değiştirecektik. Sen ben ben sen oluyoruz." Ablamın dediklerini duyduğumda yer değiştirme olayını hatırladım.
"Yok ya unutmadım." Aslında unuttum ama sana bunu söyleyemem.
"Tamam. Kalk hazırlan sonrada Cemre ile okuluma git." Kurduğu cümle gerçekten hoşuma gitmişti. İkiz olmamız bu sefer işime yaramıştı. Ablamın okulda neler yaptığını hayatında neler olduğunu öğrenecektim. Onun verdiği heyecanla yataktan kalktım. Telefonumu odada bulamayınca aramaktan vazgeçerek ağır adımlarla banyoya girdim. Banyodaki aynada kendimi gördüğümde canavar görüp korktum. Bu tipimle kesinlikle birisi beni görse korkup kaçar ya. Kendimi toplamaya çalışmak amaçlı elimi yüzümü yıkayıp banyodan dışarı çıktım. Odama girdiğimde telefonumu karıştıran Çağla'yı görmeyi beklemiyordum. Bildiğimiz benim telefonumla uğraşıyor ya.
"Ne yapıyorsun telefonumda?" Çağla bana mal mısın? Bakışlarını atarak kendi telefonunu yatağımın kenarına doğru attı. Bildiğimiz benim telefonumu attı ya.
"Yer değiştirdik ya hani. Dikkat çekmesin diye." Akıllıcaydı. Yine olayın her detayına göre düşünmüştü. Bana birşey demeden odadan telefonumla birlikte çıktığında bende önceden hazırladığım kıyafetleri giydim. Dün ördüğüm saçlarımı açtım. Yaptığım hafif makyajla beraber çantama kitapları koyarak odadan dışarı çıktım. Merdivenlerden aşağı inerek oturma odasına girdim. Cemre ve Çağla oturmuş konuşuyorlardı. Bu sırada beni farkettiler ve ikisi beni baştan aşağı süzdü.
"Hadi artık çıkalım Cemre" Gülümsediğimde ablam kaşlarını çattı.
"Gülmek yok demiştim sana. Beni deli etme lan." Bana bildiğimiz kükredi. Ben aslanların sadece ormanda yaşadığını biliyordum ama meğer bizim evdede yaşıyormuş. Benim yaptığımın kızılacak bir yanı yok.
"Başın sıkıştığında bana mesaj at. Cemre'nin yanından ayrılma." Kafamı olumlu anlamda salladım. Madem o bana böyle davranıyor. Görürsün sen Çağla hanım.
"Poyraz'a iyi davran ve gülümsemeyi unutma ablacığım." Bana öyle bir bakış attı ki. Korkudan altıma yapacaktım lan. Bana cevap vermediğinde Cemre ile beraber evden dışarı çıktık. Okula doğru yürürken normalde çok konuşan Cemre'nin ağzını bıçak açmıyordu. Nedenini bilmek istesemde sormadım. İstese zaten anlatırdı. Ben kulaklıklarımı açmaya çalışırken arkadan Çağla diye seslenene dönüp baktığımda görüş açıma ilk olarak Kaya girdi. Arkasından ise grubun diğerlerini gördüm.
"Naber gençlik?" diyen komik gözüken Bora'ya güldüm. Gülmekle hata yaptığımı anladığım sırada yine o sert yüz tipini takındım. Ablam olsa kısa cevap verirdi kesin. Bende onun gibi yaparak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak Gözyaşları
ChickLitHayatı 7 yasında anne ve babasının ölümü ile başlayan Çağla ve Sahra ikizler teyzesinin yanında kalmaya başlar. Teyzesi Çağla'yı dövüş kursuna yazdırır ve Çağla 11 sene dövüşle uğraşır ama Çağla bir süre sonra yasa dışı maçlara başlar ve çok para k...