Giriş

53 0 0
                                    

Sabah alarmımın çalmasıyla göz-

Bir saniye, gerçekten bunu yapacağımı mı sandınız? Ben hiç sanmıyorum. Sabah alarmım çalmadı çünkü kurmuyorum, ilginç bir şekilde kendi kafama kurduğum saatle uyanabiliyorum ama gözlerimi açtığım ilk fırsatta kendimi yataktan atmam gerekiyor yoksa tekrardan uykuya dalabilir ve günümü mahvedebilirim. Bu arada ben Ali, arkadaşlarım ve genel olarak samimi olduğum kişiler bana Aliş diye hitap eder, evet oldukça beklendik bir takma ad. Sıradan, hemen hemen herkesin yaşayabileceği türden bir hayatım var. Neden bunları anlatmaya bu kadar vakit harcadım? İnanın yaptığım birçok şey gibi bunu da bilmiyorum. Pekala günümüze dönelim. Bugün önemli bir gün çünkü okulumu değiştiriyorum, bir lise öğrencisiyim ve bu kez gideceğim lise bir yatılı okul. Aslında okulun ilk günü değil sadece eşyalarımı yerleştirmek için gidiyorum, gitmişken de belki birkaç arkadaş edinirim diye düşünüyorum. Her ne kadar lise hakkında pek ilgi çekici şeyler duymasam da benim için önemli bir an. Bavulumu hazırlamayı tamamladıktan sonra kapıdan çıkarak asansöre ilerledim, ardından site otoparkına, ailemin beni beklediği yere geldim. Üvey babam arabanın içinde bir şeyleri karıştırırken annem beni fark etti ve yüzüme gülümsedi.

''Oy benim oğluşum büyümüş de tek başına yatılı liselere de gidiyormuş, oy annesinin kuzusu.'' diyerekten üzerime atladı ve bana kocaman sarıldı.
''Fazla abartma Neşe, kaç yaşına geldi çocuk artık 14 mü?''
''16...'' diye yanıtladım.
''Hee, 14'ten sonra saymayı bıraktım valla.'' dedi üvey babam. Buna alışmıştım çünkü ben de onların yaşını artık bir süre sonra saymayı bırakmıştım. Hem yaşın ne önemi vardı ki? Önemli olan bir arada olup, doğum günlerini birlikte kutlayabilmek, eğlenebilmekti. Ha gerçek babama ne oldu diye sorarsanız, ben de bilmiyorum. Ben daha küçükken bizi bırakıp gitmiş, tamam böyle söyleyince çok Yeşilçam gibi oldu anlayabiliyorum ama inanın bana ben de bu kadarını biliyorum. Nihat abi çok...farklı bir baba. Nasıl desem onun sayesinde bir baba eksikliği duymadım ama kendisi de zamanında orduda görev yapmış biri olarak fazla disiplinliydi belki de sabah direkt sekizde uyanma alışkanlığını Nihat abiyle geçirdiğim bu ''eğlenceli'' yıllara borçluyum. Yine de öz babamla bir kez olsun sohbet edebilmek isterdim, bizi bırakmasındaki asıl nedeni, beni gerçekten sevip sevmediğini öğrenmek isterdim. Çünkü siz daha küçükken sizi bırakmış bir kişi için yıllarca bu bırakmanın ardındaki nedeni merak ediyordunuz, kusuru ailenizde arıyor, kendinizde arıyor ve tüm bunlar için suçlayacak birilerini bekliyordunuz. Bu olaylara olan merakım artık daha düşük ama hiçbir zaman sıfır değil.

Bavulumu arabaya yerleştirdikten sonra arka kapıyı açıp oturdum. Bu arada size okulumdan da bahsetmeliyim. Adı sanı pek iyi anılan bir okul değil ama aşırı kötü olduğu da söylenemez. Annem kötü alışkanlıklar ve arkadaşlıklar edinmem konusunda endişeli olsa da, üvey babam beni gerçek bir ''ERKEK'' yapacak zorluğu yaşamamı istiyor. Kendisi pek iyi şartlarda yetişmemiş ama hayata kendini bir şekilde adapte edebilmiş dolayısıyla benim de öyle olmamı istiyor. Daha doğrusu en iyi yolun bu olduğunu düşünüyor. Benim de diyecek bir şeyim yok. Kabul ettim, zaten en kötü ne olabilir ki?

orman kibarı [bxb | +18]Where stories live. Discover now