-2.Bölüm-

50 7 4
                                    

Elim yüzüm un içinde bir elimde hamurla Yamaç'ın geldiğini anlayarak kapıyı açmaya gittim. Kapıyı heyecanla açıp karşımdakini görmemle elimdeki hamuru yere düşürdüm. Onun burada ne işi vardı?
•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Gelen Aytaç'tı. Allah aşkına bunun ne işi vardı burada. Çocuktan kurtulmaya çalıştıkça her yerde karşıma çıkıyordu. O da beni gördüğüne şaşırmış olacak ki "Senin burada ne işin var?"dedi. "Burası Selen'le benim evim Aytaç. Asıl senin ne işin var burada?" "Ev sahibi anahtarı alt komşudan al dedi. İl dışına çıkmış."
"Yok artık yeni kiracı sen misin yani?"
"Evet benim. Ver anahtarı da gideyim. İşim var bir sürü."
"Yemedik anahtarını bekle." diyip odamdaki çekmeceden anahtarı alıp geldim. "Al,güle güle otur. Görüşürüz."
"Gör..."

O görüşürüz diyemeden yüzüne kapıyı kapattım. Aman çok da lazımdı. Demek Hasan amcanın dediği kiracı Aytaç'tı. İçimde sebepsizce heyecan oluşurken heyecanlanmamın ne kadar gereksiz ve aptalca olduğunu farkettim. Kendine gel Elisa noluyor sana? Umursamazlığı ile canını yakan adamı umursayamazsın.

Mutfağa girip Selen'in neler yaptığını gördüm. Ben de gidip salatayı yapmaya koyuldum. Sebzeleri yıkarken Selen'in sesiyle kendime geldim.

"Kanka daldın noldu? Gelen kimdi hem az önce?"
"Hasan Abi'nin bahsettiği yeni kiracıymış."
"Yakışıklı mı bari, kaç kişiler, kız mı erkek mi?"
"Aytaç."
"Anlamadım noldu Aytaç'a?"
"Yeni kiracı Aytaç'mış Selen. Ülkeme, şehrime, okuluma geldiği yetmiyormuş gibi evime kadar gelmiş. Yüzsüz şey."
"Kanka bi dur sakin ya. Bak sen diyorsun eskide kaldı diye. Eskide kaldıysa ne bu tavırlar? Neden böyle hissediyorsun? Kin, öfke, nefret dolu?"
"Ya bilmiyorum. Arkadaşça yaklaşmak istesem de olmaz artık. Aklıma o zamanları geliyor çünkü. Ya yardım istediğimde bile yardım etmedi bu çocuk bana. Ben şimdi nasıl yüzsüz gibi arkadaş olmaya çalışayım?"
"Değişmiştir belki? Olgunlaşmıştır? Hepimiz değiştik sonuçta?"
"Bilmiyorum Selen. Onun yapısı böyle. Hep böyleydi. Şımarık, umursamaz, bencil. Huylu huyundan vazgeçmez bilmiyor musun?"
"Ne diyim kuzum hayırlısı olsun artık ya. Böyle karşına çıktıkça sen de rahat edemiyorsun. Hep böyle mi olacaksın?"
"Of bilmiyorum hiç."derken zile basıldı. Selen kapıyı açmaya gitti.

Gelen Yamaç'tı. "Ya kızlar yerdeki hamur neydi öyle. Görmedim çorabıma yapışmış ya." Selen de anlamazken ben kahkahayı patlattım. "Yeni kiracıyı görünce elim ayağım boşaldı. Hamuru da yerde unutmuşum." "Neden ki yeni kiracı kim?" "Aytaç maalesef."dedi Selen.
"Abii yok artık. Şaka mı bu çocuk ya? Elisa istesen olmazdı yemin ederim."
"Çocukken hep bunun hayalini kurardım. Böyle onunla aynı yerde olmayı. Aynı havayı solumayı. Aynı gök yüzüne bakmayı. Ama şimdi tek bir fark var; ben ondan vazgeçtim. Aman neyse, ne Aytaçmış boşverelim hadi hemen yiyip hazırlanmamız lazım."dedim.

Hep beraber sofrayı hazırlayıp yemekleri yedik. Sırada hazırlanmak vardı. AVM'den aldığımız kıyafetleri giydik. Elbiseyle uyacak hoş bir makyaj yaptım.

 Elbiseyle uyacak hoş bir makyaj yaptım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ÇOCUKLUK AŞKI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin