8

166 25 2
                                    

Eve dönerken Alex'in attığı konumu gördüm telefonum da. Umursamadan telefonu cebime atıp kapıyı açmaya yeltendim ki arkam da Hwa'yı fark ettim:
-İzin ver açmana yardım edeyim Joong. Kilit sorunlu bu hafta sonu değiştirelim.
Kafamı salladım ve anahtarı uzattım. Yavaş adımlarla içeri girdim. Hwa bana yaklaştı:
-Alışveriş yapalım mı?
-Neden?
-Akşam için giyecek güzel bir şeyler bulabiliriz. Hemde zaten buluşmamıza bir kaç saat var evde oturursak canımız sıkılır. Çıkalım biraz vakit geçer. Oradan da bara geçeriz.
-Peki. Üstümü değiştirmemi bekle.
Gözlerini kapatarak onay verdi. Üzerimde ki ince gömleği çıkarırken bana baktığını fark ettim. Yarı çıplak halde göz göze geldik. Bu utanç verici:
-Göğüslerin güzelmiş.
-Nee
Kolundan tutarak odadan dışarı attım ve kapıyı kapattım. Delirmiş olmalı. Ne hakla göğüslerimi beğenebilir. Hemen giyinip yanına çıktım sert bir bakışla:
-Çıkabiliriz.
-Tamam arabayı çalıştırıyorum kapıyı kilitleyip gel.
Benden önce merdivenlerden indi. Çok kalmadan kapıyı kilitleyip bende indim. Yolda konuşamıyordum. Beni utandırmıştı çünkü:
-Neyin var Joong?
-Benim mi? Bir şeyim yok sadece yorgunum.
-Neden açık açık uyandığını belli etmiyorsun ki?
Kahkaha atarak bana bakmaya başladı. Gülüşü gerçekten güzel. Dişlerini ve ağzını incelemeye başlamıştım ki aynı anda göz göze geldik. Gözlerimi kaçırmak istedim ama beni büyülemişti. Kendime gelmem gerektiğini düşünüp gözlerimi kaçırdım:
-Geldik hadi inelim. Neden bu kadar yavaşsın Hwa?
-Ben mi yavaşım? Kendine bak sen
Duymamış gibi arabadan indim. Beraber bir mağazaya girdik:
-Hey! Uyumlu şeyler giymeye ne dersin? Güzel görünebilir.
-Neden böyle bir şey yapalım Hwa. Çift miyiz?
-Değiliz tabiki. Ama sadece çiftler uyumlu giyinecek diye bir şey yok. Yaparsak gece sana bir şey itiraf edeceğim.
-Nasıl bir şey?
-Yapacak mıyız?
-Ah tama belki düşündüğüm kadar kötü olmaz.
-Hadi gidip seçelim.
Bir sürü kıyafet denedik. Sonunda birini seçmemiz gerekiyordu.
-Immm bence krem rengi olanların uyumu hoş duruyordu. Sence Joong?
Aklım karışık bir şekilde kafamı sallayarak onayladım.
-Peki o zaman sende beğendiysen alalım.
-Tamam Hwa.
-Arabaya geç. Bunları ödeyeceğim ve içecek bir şeyler alıp geleceğim.
-Beraber ödeyebiliriz.
-Sorun değil. Şimdi arabaya git ve dinlen. Yoruldun.
Yavaşça yürümeye başladım arabaya doğru kapıyı açıp oturdum. Aslında uyumlu giyinmek istemiyordum çünkü aklımda vardı giyecek bir şeyler. Ama Hwa'nın itirafını merak ettim. Bu yüzden kabul ettim. Bana yapacaksa anlaşılan itiraf benimle alakalı bir şey. Zaten sürekli garip davranıp duruyor. Belki de sebebi bununla alakalı olabilir. Ama sanırım ona karşı büyülendim. Ondan henüz hoşlanmıyorum. Bu sadece bir etkilenme. Tam düşüncelere dalmışken Hwa arabaya binip konuşmaya başladı elindeki içeceği uzatarak:
-Soğuk bir şeyler içmek yorgunluğunu alacaktır.
-Sağol.
-O zaman eve gidip hazırlanalım.
Kafamı salladım.

***

***

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
YOU WERE BEAUTIFUL//SEONGJOONG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin