𝐖𝐖𝐇 𝐯𝐞 𝐖𝐖𝐁 ✔✔

14.Bölüm

Bacı dediler kısmını üstteki şarkı gibi okuyun duıfghkdgkjf

Yorum

Keyifli Okumalar♡

"Bu ilk sevgili olarak çıktığımız randevu."

Seokjin akşam üstü yürüdüğümüz sahilde birden konuştuğunda dudaklarımı iki yana kıvırıp başımı salladım. Gece gittiğimiz sergi sonrası Seokjin resmi bir çıkma teklifinde bulunmuş ve ben de haliyle kabul etmiştim.

Ama gene de böyle sakin randevulara çıkmaya devam ediyorduk. Açıkçası benim oldukça hoşuma gidiyordu. Gözlerini her iki dakikada bir bana değdiren sevgilimin yüzünde ki mutlu ifadesinden de anladığım kadarıyla duygularımız karşılıklıydı.

"Şurada ki açık olan yer pizzacı mı bana mı öyle geliyor?" 

Başımı merakla baktığı yere çevirdim. Hakikaten hafta sonu olmasına rağmen hala açıklardı. Ama biz daha yemek yiyeli bir kaç saat olmuştu ve ben pek aç hissetmiyordum.

"Evet öyle, neden? Hemen acıktın mı?" dedim mırıldanarak. Dolgun dudaklarını istekle yaladı ve beni onayladı. Gözlerim elbette onun dudaklarını yaladığı anda kalmıştı. Az önce sakin atan kalbimle iyi anlaşırken şimdi bana ittifak kurarcasına göğüs kafesimi tekmelemeye başlaması karşısında titrek bir nefes verdim. 

"Ben tokum. İstersen sen al ve gel. Burada beklerim."

Yemek yemeyi ne kadar çok sevdiğini biliyordum fakat ayakkabılarımı deniz kenarında adımladığımız için çıkartmıştık ve ben geri giymeye üşeniyordum. 

Bana döndü. "Gelmek istemediğine emin misin?" 

"Evet, zaten sadece 5 dakikalık mesafe var. Sen git." dedim ve kumlara giydiğim siyah mini eteğe dikkat ederek oturdum. Hava ılıktı zaten, üşümüyordum. 

Bir süre gözlerime baktı. Onun aksine pizza almak istemesinden dolayı beni 5 dakika yalnız bırakmasını problem olarak görmüyordum. 

"Seokjin gidebilirsin, cidden."

En sonunda, "Tamam, hemen gelirim." diyerek adımlarını pizzacıya yönelttiğinde ben de sakince gelen dalgalar ayaklarımı uzatmıştım. Karşı yakada ki apartman ve şirketlerin ışıkları denizin üstünü parlatıyordu. İyot kokusu burnuma dolarken normalde hoşlanmasam da içim huzurlu olduğundan dolayı bunu sorun etmedim.

Fakat sadece 30 saniye sonra yerimden havalanmamla kısık bir çığlık bırakmak durumunda kalmıştım.

"Seokjin?" dedim beni onun kaldırdığını fark edip. "Ne oluyor? Ne yapıyorsun?" 49 kiloluk bir kadın değil de yeni doğan bir kedi taşır gibi rahatlıkla yola ilerlerken, "Sevgilimi sırf pizza alacağım diye gecenin bir vakti deniz kenarında bırakamam. Deniz kızları seni görüp kıskançlıktan kaçırabilirler." diyerek aslında dünya da bulunan diğer tehlikelere şaka yoluyla gönderme yaptığında kollarımı boynuna dolayıp kafamı kaslı ve geniş olan omzuna bıraktım.

Aslında inmem lazımdı belki de ancak onun güvenli kollarında oldukça rahattım. Zaten o beni kendi isteğiyle taşımaya başlamıştı. Neden inecektim ki?

Çok arsızlaştın Yujin...

Sevgilim sağ olsun iç ses. 

"Hm," dedim pizzacı dükkanına varırken. "yani olayın hiç deniz erkeklerinin beni beğenme ihtimaliyle alakası yok, öyle mi?"

Pizzacıdan çıkan iki erkeğin birbirlerine çarpışmalarını sağlayacak şekilde güldü. Sevgilim cidden efsunlu bir varlıktı...

"Kesinlikle yok güzelim."