Vee son bölüme gelmiş bulunmaktayız. Teşekkür kısmını koyacağım hemen diğer bölüme, lütfen bakın.
Ve oy vermediğiniz bölümlere dönüp oyunuzu verin, zaten az bölüm yazdım bir de oy verip yorum yapmazsanı ne yaparım😅😅💜🥺
Satır arası yorum yaparsanız çok mutlu olurum
Yıldızı doldurup başlasak bölüme =)
Keyifli Okumalar♡
7 yıl sonra...
"Anne Tanrı beni yaratırken hangi özel karışımını kullandıda böyle yakışıklı oldum?"
Kwan 5 yaşında ki haliyle bilmişçe konuştuğunda gözlüklerini takıp tarih kitabı okuyan kocamla kısa bir an göz göze gelmiştik. Daha sonra hafifçe Kwan'a döndüm ve aynada resmen Seokjin'in çocukluğu gibi olan haline hayranca bakmasına gülüp, "Bilmiyorum annecim." dedim. "Ama eminim çok özel bir karışım kullanmıştır."
Minik eliyle havaya kaldırdığı saçlarını düzeltti ve dudaklarını büzüp kafasını salladı. "Bence de. Yoksa nasıl sınıfımda ki arkadaşlarımdan kat be kat güzel ve yakışıklı olurdum değil mi?"
Çenem bunları demesiyle neredeyse yerle buluşacakken Seokjin ayaklanıp oğlumuzun yanına yaklaşmıştı. Şu an da baya şokta olmamın sebebi Kwan kendini en az babası kadar seven bir çocuk olduğunu bilsem de bunu ilk kez bu kadar belli ederek söylüyordu bize.
"Babana çekmişsin oğlum. Ama en güzel yanı ne biliyor musun?" Ben de oğlum gibi Seokjin'e merakla bakarken sevgili kocam saçlarını arkaya attı ve ayna da kendine bir öpücük attı. "Büyüdükçe bu halin daha de belirginleşiyor ve şu 32 yaşımda ki halimle 23 yaşında gibi gözükmeme sebep oluyor."
"Yani ben de senin yaşına geldiğimde senden daha da yakışıklı olacağım öyle mi babacım?" diyerek heyecanla konuşan Kwan benim gülmemek için dudaklarımı bastırmama sebep olurken Seokjin'i dumura uğratmıştı. Eee, kendi eseriydi ne de olsa. Tadını çıkartmalıydı bence.
"Evet elbette." diyerek ağzında cümleleri homurdanarak geveleyen yakışıklı kocam ayaklanmış ve bana dönmüştü. "Güzelim ben banyoya giyiyorum."
Kafamı olumluca salladığımda Seokjin salondan çıkıp adamıza ilerlemeye başlamıştı. Gözden kaybolduğu gibi kahkahamı saldım ve Kwan'ı kucağıma alıp öpücüklere boğmaya başladım. İki narsistle hayatım nasıl geçecekti bilmiyordum ama bundan şimdiden zevk almaya başlamıştım.
Seokjin tahtını sadece 10 yıla kadar Kwan'a istemese bile teslim edecek gibi duruyordu ve kesinlikle bu fikirden hiç hoşlanmamıştı.
"Anne ya bu saçı yapana kadar canım çıkmıştı. Bozuldu hep, pff."
Kucağımdan inmeye çalışan Kwan'a, "A-ah artiste bak sen..İyi in ama sonra gelirsin anne öpücük diye." dedim yapay kırgın sesimle onu kucağımdan indirirken.
Ama bu evde en çok bana düşkün olan bebeğim anında kucağıma geri çıkmış ve uzanıp yanağıma öpücük kondurmuştu. "Neyse ki seni kendimden de çok seviyorum anniş. Saçlarımı bozmana izin veriyorum." Ona hayret dolu bakışlar atıp sarıldım.
Gerçekten Seokjin iki olmuştu.
...
"Hayatım o sadece 5 yaşında bir çocuk. Daha senin yerini almasına çok var."
Seokjin yatakta rahatsızca kıpırdanıp beni kendine çektiğinde gülümsedim. Akşama kadar kendini en az onun kadar öven oğlunu görünce dili resmen lal olmuş ve yatağa girdiğimizde, 'Oğlumun bana benzemesine seviniyorum ama daha ilerisini olacağını tahmin etmemiştim.' demişti.
"Evet, doğru ve benden daha çok yakışıklı olmasında sıkıntı yokta...ne bileyim bu yaşta birden böyle diyince world wide handsome kalbim hoplamadı desem yalan olur." Başını boynuma gömüp boğukça mırıldandığında banyo yaptığı için ondan yükselen manolya çiçeği kokusunu derince içime çekmiştim. Kokusu beni mest eden etkileyici özelliklerinden sadece biriydi.
"Merak etmeee," dedim sıcaklığıyla iyice mayışırken. "benim için bu hayatta ki en yakışıklı, en mükkemmel ve en harika world wide handsome sen olacaksın."
Başını kaldırıp dudaklarıma derin bir öpücük kondurup yüzüne yayılan çocuksu gülümsemeyele kahvelerime derince izlemeye başladı.
"Ciddi misin? Kwan'a rağmen mi?"
Ben de uzanıp dudaklarına bir öpücük bırakıp başımı göğsüne bıraktım.
"Kwan benim en yakışıklı ikinci erkeğim ve sende birincisin. Şimdi uyuyalım."
"Bunu Kwan'a da söyler misin peki?" diyerek sorgular bir sesle konuştuğunda yüzümü buruşturup başımı olumsuzuca salladım. "Hayatta olmaz."
"Ama bu haksızlık!"
Kısık sesle kıkırdadım ve gözlerimi kapattım.
"Hiçte değil. World wide beautiful olarak tekim ve tahtımı kaptıracağım bir kızım olmadığı için ikili oynamamda bir sıkıntı görmüyorum." Narsist değildim ama yıllar boyu bir narsistle yaşadığım için ondan bana bir çok şey geçmişti. Ve içten içe kızımız yok diye seviniyordum. Çünkü tahtımı kimseyle paylaşamazdım.
Bunları düşünürken uykuya dalmak üzereydim, fakat kocamın hala beni izlediğini hissediyordum. Yüzümde ki gülümseme gözlerim kapalı olmasına rağmen devam ederken Seokjin birden keyifle mırıldandığında gözlerimi şokla açtım. Ama bu sefer de o gözlerini kapatmıştı.
"O zaman world wide beautiful iki çalışmalarına en kısa zamanda başlayacağımız garantisini sana temin ediyorum güzelim. İyi geceler."
FİNAL
MUTLU SON
Umarım final hoşunuza gitmiştir. Teşekkürler kısmına beklerim muah!!
İnstagram: jeonsexual97
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐖𝐖𝐇 𝐯𝐞 𝐖𝐖𝐁 ✔✔
FanfictionTAMAMLANDI ✔✔ 《Kim Seokjin》 Wwhbey: Bu evrende World wide beautiful'u yani diğer yarımı bulabileceğimi hiç düşünmüyordum. Yani seni.. Yujin: Kimsin? Ve ne saçmalıyorsun? Wwhbey: Kim Seokjin ben. Ama sen kısaca World wide handsome bey diyebilirsin. ...