VALERIE~9~

394 19 3
                                    

Yeni karaktere merhaba deyin okurlar. Dediğim gibi son iki bölüm. Hepinize iyi okumalar...

Bayıldım diye düşündü Valérie. Kalktığında yine büyük siyah kafesin içindeydi. Kaç gün olmuştu? Artık zaman mevhumunu kaybetmişti. Hergün düzenli olarak canavar işkencesinden bıkmıştı. Ondan yeteneğini kullanarak efendilerini hayata geri döndürmelerini istiyorlardı. Rüyanızda görürsünüz pislikler demişti Valérie onlara bunun karşılığında onlarda,ona sert bir şeyle vurmuşlardı. Karanlıktan neyle vurduklarını göremiyordu. Ama canını çok yaktığını biliyordu. Onun yeteneği,başlarda çok güzeldi ama zaman geçtikçe bir kabusa dönüşmüştü. Valérie ölüleri diriltebilir onların hayatlarında neler olmuş görebiliyordu. Bunu yapmasının sebebi Valérie'nin Hades'in kızı olmasıydı. Bunu biliyordu çok önceden öğrenmişti. 1880'li yılların ortasında öğrenmişti,yeteneği yüzünden de onu öldürmüşlerdi. Öldüğünde babası onu Yeraltında bulmuş ve Persephone'nin ebedi uykusu ile uyutmuştu. Sonra da istila ile uykusundan uyandırılmıştı.

Seni seviyorum Uyuyan Güzelim demişti babası ondan ayrılırken. Buna pek inanamamıştı,babası hep soğuktu ayrılırkende öyleydi. Öylesine söylemiş gibiydi. Ondan sonra da babasını görmemişti. Eski hayatını özlemişti,prenses olduğu zamanları. Bunlari düşünürken bir tane telekineli gelip yine efendimizi geri getir diye kükremişti. Artık bunlardan sıkılmaya başlamıştı.

Eeeh yeter! Canımı sıktınız artık dedi ve canavara odaklandı. Canavar havalandı,onun boğazını sıktığını düşündü sıkıca. Canavar bir anda ellerini boğazına götürdü, yüzü morarmaya başladı. Son gücüyle öldüğünü düşündü ve canavar yere düştü. Ölmüştü.

Ahh canavarlarımı rahat bırak lütfen Hades'in kızı,onlara ihtiyacım var dedi karanlıktan bir ses. Bu sesi daha öncede duymuştu. Boğazında bir çatal kalmış gibiydi sesi.

Sen! diye haykırdı Valérie.

Ses güldü,evet yine ben. Babanla pek iyi anlaşamam bu yüzden seni burada biraz misafir edelim dedik belki aradaki buzlar erir demiştik ama aksine daha da çok kızdı dedi ses.

Sen kimsin? Diye bağırdı Valérie karanlığa.

Hıh ben kim miyim? Sana bunu söyleyemem ama ben karanlığın efendisiyim ama herkes karanlığın efendisini baban olarak biliyor diye bağırdı ses.

Senin olayın ne söylesene? Babama karşı özel bir nefret mi besliyorsun? Dedi Valérie alaycı bir sesle.

Yerinizde olsam haddimi aşmazdım Monako Prensesi dedi ses ve kıkırdadı. Bunu duyunca Valérie ürperdi,tüyleri diken diken oldu.

S-sen bunu nereden biliyorsun? Dedi korkuyla.

Hakkında sandığından fazlasını biliyorum dedi Ses.

Monako Prensesi olduğunu,tahtın sonraki varisi olduğunu,annenin asi bir kız olduğun için seni sürekli eleştirmesini ve en önemlisi de sevdiğin çocuğun seni--

YETER! diye bağırdı Valérie daha fazlasına dayanamazdı.

Gördün mü Uyuyan Güzelim,seni tanıyorum dedi ses.

Bana Uyuyan Güzelim deme dedi Valérie dişlerini sıkarak.

Öyle olsun ama demedi deme bize yardımcı olmayarak büyük bir hata yapıyorsun dedi Ses.

Ne sana nede senin aptal efendine yardım edeceğim diye bağırdı Valérie.

Zorunda kalacaksın tatlım dedi Ses ve gülerek uzaklaştı.

Valérie Kafese tekme attı. Kollarını dizlerine koydu ve gözlerini kapattı. Uyumak herşeyin ilacıydı ona göre.

Ama söz konusu bir melez ve uyumak olunca asla bir ilaç olmazdı. Kabusunda 3 çocuk gördü arkadanda bir ses sürekli birkaç dize söylüyordu.
Büyücü tanrıça'nın adağı olacak ona beden...
3 kişi çıkılan görevden
Elbet biri sağ çıkamayacak

Bunların anlamlarını bilmiyordu. Çocuklardan biri onun kafesini açmaya çalışıyor,diğer ikiside canavarlarla savaşıyorlardı.

Kız erkeğe, şimdi Andy diye bağırınca el ele tutuştular ve etraflarında elektrikler saçan bir hortum oluştu. Hortum,canavarları yuttu,kafes açıldı ve hepsi koşmaya başladılar. Sonra bir kaledeydiler burası Valérie'ye çok tanıdık gelmişti. Fakat 3 kişiydiler,onu kurtaran kız yoktu. İskeleden koştular,arkalarındaki kale yanıyordu. Sonra bir hortum oluşturan kız takıldı,düşünce kalenin içinde kaldı. Kız,Andy! Diye bağırınca,erkek durdu ve kıza baktı. Avery! Dedi kaleye doğru koşmaya başladı. O anda Valérie kalbi gümbür gümbür kalktı. Tuhaf şeyler olacaktı,hissedebiliyordu. Sonra ayak sesleri duydu etrafına bakınca birsürü canavarın kafese doğru geldiğini gördü. Korkuyla geri kaçtı ama canavarlar heryerdeydi. Biri öne çıktı ve ona;

Hadi bakalım,efendimizle tanışma vaktin geldi dedi ve kafesini açtı. Valérie'yi kollarından tuttu ve karanlığa doğru yürümeye başladılar.

Görelim bakalım kimmiş şu Efendiniz dedi Valérie içinden.

3 Büyükler LanetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin