Kusura bakmayın sevgili okurlarım. Ufak bir hesaplama hatası yapmış olabilirim(Ne yapayım matematiğim kötü :/). Bu bölümü araya sokmam lazım sonra Andy'e devam merak etmeyin. Bu arada tüm okurlara çok çok teşekkürler 116 okuma olmuş öpüldünüz:* :*
Zirfiri karanlıkta görmek imkansızdı. Hava ise rutubet kokuyordu. İleride,tökezleyerek koşan bir kız vardı. Yaralıydı nefes nefese kalmıştı. Onu kovalayan her neyse büyük ve güçlü bir şey olduğu kesindi. Canavarın hırıltılı sesi tüm mağarada yankılanıyordu. Sonunda kız takıldı ve yere düştü, canavar üstünde durunca kız korku dolu gözlerle canavara baktı. Çığlık attığında Avery nefes nefese uyandı. Kabus görmüştü. Hermes kulübesindeki herkes horul horul uyuyordu. Avery saate baktı,sabahın beş buçuğuydu. Ama tüm uykusu kaçmıştı. Aklında binlerce soru dönüyordu. O kız kimdi? Neredeydi? Onun peşinde ne vardı? Oda onlar gibi melez miydi? Yataktan kalktı üst katta yatan Andy'e baktı. Uyurken çok savunmasız,koca bir bebeğe benziyordu. Avery pencereye yürüdü,dolunayın ışığı içeriye giriyordu. Kamp çok sessizdi,dalgaların sesi ona huzur vermişti. Annesiyle beraber oturdukları dairesini hatırlamıştı. Her gece denizin sesi odasına gelirdi,kızgınken onu sakinleştirir,uyumasına yardımcı olurdu. Denizi oldu olası çok sevmişti orda kendini hep güvende hissederdi. Uykusu tamamen kaçmıştı. Elini boynuna götürdü,yara izleri eskisi gibi kızarık durmuyordu. Avery Andy'nin onu kıskanmasına bayılmıştı. Will'e kötü kötü bakmış, sonunda dayanamayıp öksürük numarası yapmıştı. Kremi alıp arka odaya geçtiğinde,esmer bir kız gelip onu çaya davet etmişti Avery hayır demek istemişti ama kıza hayır diyememişti. Çadırdan çıktığında Annabeth onları bekliyordu. İşte Avery o anda çaya gitmediklerini anladı. Büyük Ev de onları Percy ve kampın aktivite müdürü Kherion bekliyordu. Kherion bir sentordu yani yarı at yarı insan. Ona herşeyi anlatmışlardı. Sonra Percy'nin neden Karamel'i aldığınıda anlattılar. Bütün bunlar Avery'e biraz ağır gelmişti. Babası yoktu demek ki babası bir tanrıydı. Andyle elektrik çarpma işinden de sıkılmaya başlamıştı,onu seviyordu ama dokunamıyordu. Saçlarını sağ omzuna attı ve boynuna baktı. Will'in sürdüğü ilaç iyi gelmişti. Andy resmen onu boydan boya kızartmıştı. Sonra yatağa dönmek için geri döndüğünde Andy'nin yatakta olmadığını fark etti. Arkasını döndüğünde Andy ona gülümsüyordu. Sonra bakışları Avery'nin boynuna kaydı Avery saçlarıyla boynunu kapadı. Ama Andy görmüştü başını öne eğdi. Avery üzüldüğünü görebiliyordu.
-Lütfen üzülme Andy senin suçun değil ki babalarımızın suçu,hem canım o kadar da yanmadı dedi Avery.
-Hadi ya o yüzden mi çığlık atıyordun? Hatırlıyorum Avery. Dedi Andy. O anda Avery'nin yüreğine bir dev oturdu. Eğer Andy hatırlıyorsa ondan hoşlandığını söylediğini de duymuş olabilirdi,ki bu Avery için felaketti.
İyi misin? dedi Andy
Yok şey ben iyiyim dedi Avery. Andy pek duymuş gibi gözükmüyordu. Hem duysa söylerdi diye düşündü.
Gelsene oturalım dedi Andy. Avery'nin yatağına oturdular,Andy'nin eli onunkine deyince ÇAT!
Afedersin bilerek yapmıyorum dedi Andy ve ellerini bacaklarının arasına aldı. Avery ona gördüğü rüyadan bahsetmek istiyordu ama bundan emin değildi. Ama söylemeye karar verdi.
Andy sana bir şey anlatmam gerek diye lafa başladı Avery.
Dinliyorum diye cevap verdi Andy.
Bir rüya gördüm, bir kız vardı yaralıydı,tökezliyordu arkasından da çok büyük ve tehlikeli bir şey geliyordu. Ama kız takıldı ve düştü canavar onun üstünde durunca kız çığlık attı işte o anda uyandım dedi Avery. Andy iyi bir dinleyiciydi. Biraz düşündü sonra Avery'e;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
3 Büyükler Laneti
FantasyAvery'nin hayatı oldukça sıradandı. Annesi ve kardeşi ile ufak bir dairede yaşıyordu. Babasının kim olduğunu öğrendiği zaman herşeyin değişeceğinden habersizdi. Babasının kimliğini öğrendiği gün hayatı yeniden başladı. Ve okulda tanıştığı genç... İk...