•|22

384 17 12
                                    

Sıla - yak

Cemreden;

Hissettiğim yumuşaklıkla ve gelen ışıkla gözlerimi araladım. Ben ölmemiş miydim aq. Cennette miyim lan yoksa?

"Günaydın uyuyan güzel" dedi ve kızıl bir kadın geldi. Ne oluyor amk.

"Nerdeyim lan ben?" dedim başımı ovuşturarak.

"Ben asil, seninkinin karısıyım" dedi gülerek. Benimki?

"Benimki derken?"

"Asil cellat." demesi ile başımdan kaynar sular döküldü. O... Ölmemişti ve evlenmişti.

"Size rahatsızlık verdiğim için özür dilerim" dedim bakışlarımı kadından çekerek ve hızlıca oturduğum yerden kalktım.

"Hey hey dur nereye gidiyorsun?" kadının peşimden gelmesini umursamayarak evden çıktım. En azından yaşıyordu... Bu bilgi bile bana yeterdi..

Hızla evime doğru yol aldığımda aklımda tek bir şey vardı. Tüm bu anıların saklı olduğu şehirden gitmek...

Denizden...

"Ne demek kalktı gitti asil?" dedim sinirle.

"Ya deniz abi bende bilmiyorum, ben asil cellat dedim. Anlatmama izin vermeden kalktı gitti.."

"Öyle söylersen tabii ki gider benim gelmemi bekleseydin keşke" dedim ona doğru. Asil benim kardeşim gibiydi. Ailemin zoruyla evlenmek zorunda kalmıştım ve bu kişi asil olmuştu. Biraz daha toparlanıp cemrenin karşısına çıkacaktım ve o gün bu gündü ama asil doğru düzgün anlatmadığı için kalkıp gitmişti.

"Şimdi ne yapacaksın abi?" demesi ile asile döndüm.

"Eve gitmiştir şimdi, oraya gidip herşeyi anlatıcam" dedim bakışlarımı yere döndürerek.

"Tamam benlik bir durum yoksa ben uyuyorum?" demesine başımı sallayıp cevap verdim.

"Tamam sen uyu " demem ile başını sallayıp oturduğu koltuktan kalktı. Hadi bana kolay gelsin...

|•|

Asil hakkında ne düşünüyorsunuz?

Sokak lambası || CemCel and textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin