*7.Bölüm*

81 11 4
                                    

Multimedia Görkem

"Bütün gece boyunca beni sinir etti. Bir rahat vermedi. Aptal!"diye homurdandı Naz, Ceyhun'dan bahsederken. Tahmin ettiğim olaylar yaşanmıştı işte. Gecelerini zehir etmişti. Son dediğinden sonra bunu umursamamaya başladım. Ceyhun'un dediği gibi Oğuz Naz'ı üzecekse aralarına girmesini her türlü desteklerdim. Çünkü Naz her ne kadar hiçbir şeyi takmıyormuş gibi yapsa da her şeyden çok çabuk etkilenen bir kızdı. Bütün gece yaşadıklarını anlattığı yetmiyormuş gibi bir de sinirden tekrarlayıp duruyordu. Sinirini dudaklarından çıkarırcasına konuşuyordu. Beni artık germeye başlayınca konuyu değiştirdim.

"Sence dün anlattığım çocuktan özür dilemeli miyim?"dedim oturduğum bankta kolumdaki bileklike oynayarak. Alt dudağını sarkıttı. Ona dün yaşadığım her şeyi çoktan anlattığımdan neyden bahsettiğimi iyi biliyordu. "Yani sonuçta o da senin üstüne çay dökmüş. Öyle değil mi?"dedi. Derin bir nefes aldım. Dün o çocuğa olan sinirlerim yerli yerindeyken, sakin kafayla düşündüğümde yaptığımın pekte doğru bir davranış olmadığını fark etmiştim. Böylece vicdan azabı yavaşça bedenimi sarmaya başlamıştı. "Ama beni kurtarmak isterken yapmıştı."dedim asık bir suratla.

Gözlerini devirdikten sonra omzuma vurdu. "Hadi ama! Ben burada seni rahatlatmaya çalışıyorum."diye kızdı. Ayaklandım. Özür dilemeliydim. Kabul etmese bile hiç değilse içimde kalmazdı. "Ben gidiyorum."dediğimde arkamdan bağırmaya başladı. Sesini yükseltmemeliydi kesinlikle. En azından insan sağlığı için. "Nereye? Sınıfını bile bilmiyorsun ki?"dediğinde ona doğru dönüp durdum. Bir süre düşündüm.

Gülümseyerek "Sınıfları gezerim. A ve C'yi şimdiden elediğime göre geriye kaldı dört sınıf."dedim. A sınıfında Naz vardı. Birde Derin... Tabi bunun onunla alakası yoktu. Neyse. C sınıfıda benim sınıfımdı. Sınıfta olmayabilirdi ama en azından ismini söyleyip sorabilirdim nerede olduğunu. Bu teneffüs olmazsa diğer teneffüs konuşurdum. Gideceğim dört sınıftan ikisinide merdivenleri çıkarken elemiştim. Sınıfı benimle aynı katta değildi. Bundan emindim.

E sınıfına gidip gözlerimi sınıfta gezdirdim. Sadece üç kişi vardı. "Görkem bu sınıfta mı?"dedim biraz çekinerek. Soy adını bile bilmezken gelip onu soruyordum. Hiçbirinden ses çıkmayınca burada olmadığını anlayıp sınıftan çıktım. Çok kabalardı. En azından bir 'Hayır.' diyebilirlerdi. F sınıfında orta sıranın arkalarında bir deftere bir şeyler karaladığını görünce gülümsedim. Sonunda bulmuştum. Teneffüs zamandan gitmesin diye koştuğumdan nefesim düzensizdi. İlerleyip yanına oturduğumda defteri hızla kapatıp gelen kişinin kim olduğuna baktı.

Beni görünce ilk önce şaşırdı sonra ise alayla bakmaya başladı. Ağzını açmadan konuşmamı bekledi. "Merhaba."dedim gülümseyerek. Biraz da tedirgindim. Tersleyebilirdi. Ben fazlasıyla yapmıştım. Üstelik bu sınıf diğeri gibi boş değildi. Etraftan birkaç göz bize çevrilmişti. Ne kadar da meraklılardı öyle! Elindeki kalemle defterin kapağını sanki çok önemli bir işmiş gibi karalarken bana bakmadan "Farkındaysan kuralları çiğniyorsun."dedi alaylı bir tebessümle.

Bir kural mı vardı? Ona anlamazca bakıp kaşlarımı çattım. Anlamadığımı fark edince bir an karalamasını durdurdu ve bana baktı. "Şu an solumdasın."dedi bir hatırlatma yaparak. Alınmıştı. Ona önümde, arkamda, sağımda ya da solumda olmaması gerektiğini söylemiştim. Kendimi daha da kötü hissederken bunu dışarı yansıtmamaya çalıştım. Kaşlarımı kaldırıp omuz silktim. "Demek ki kurallar çiğnenebiliyormuş."

Tekrar önüne döndü. Elindeki kalemle oynayıp duruyordu. Sandalyesine yayvan bir şekilde oturmuştu. Bir süre sessiz kaldıktan sonra "Bence çiğnenmez. Ortaya bir kural koyduysan ona uymalısın."dedi. Dudaklarımı ıslattıktan sonra oturduğum yerde kıpırdandım. "Aslında ben bir kural koyduğumu hatırlamıyorum. Sen öyle sanmışsın."dedim. Bana aptal olduğumu hissettirecek bir şekilde bakınca gözlerimi kaçırdım. Söylemek istediklerimi söyleyemiyordum. Tek suçlunun ben olduğuma inanmadığım içindi belki de.

KAPAT GÖZLERİNİ (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin