5.Bölüm

4.2K 316 107
                                    

İyi okumalar

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Salih
Akşam yine eve doğru yürüyordum. Günlük rutinim buydu. Okuldan eve yürümek. Otobüs ve minibüs tutuyordu. Arabam da olmadığı için mecbur yürüyordum. Neyse ki evle okul fazla uzak sayılmazdı. Bilerek bu evi tutmuştuk bizim çocuklarla. Okula yakın, güzel ve büyük bir ev bulmayı tamamen şansımıza borçluyduk. Gerçi Emre baya önceden gelmişti bu evi tutabilmek için çünkü hemen tutuluyordu evler. Hele okula yakınsa, öğrencilerin akınına uğruyordu.

Tam evin olduğu sokağa girdiğimde, kafe aklıma geldi. Sessiz bir küfür savurarak geldiğim yolu geri döndüm. Bir o kadar daha yürüdükten sonra kafeye vardım.

Kafeden içeri girdiğimde, kafenin sahibi Atilla'nın bakışları beni buldu. Bizim kafede de her kafede olan ve artık bana klişe gelen kapının üstündeki zillerden vardı. Bu yüzden kapıdan girdiğim farkedilmişti. Kapının altına, ufak ahşap aparatı sıkıştırıp kapının kapanmasını engelledim.

"Geç kaldın. Yine mi unuttun?" dedi sırıtarak. İşe başlayalı iki hafta olmuştu ama hâlâ unutuyordum. Çünkü haftada dört gün çalışıyordum zaten.

"Kusura bakma abi. Henüz alışamadım." dedim ve personel odasına girip, fazlalıkları bıraktım ve dolabımdaki önlüğü alıp içeri geçtim. Fazla müşteri yoktu bu yüzden boş boş takılıyordum. Ben öyle dalmış gitmiş bir şekilde dikilirken, kulağımın dibinde duyduğum sesle irkildim.

"Bana abi demeni istemediğimi söylemiştim." dedi. Sağıma doğru baktığımda, bu kişinin Atilla olduğunu farkettim. Bana yazıyordu.

"Ben de sana farklı şekilde bakamayacağımı söylemiştim." dedim ve yanından ayrılmak için adim attığımda kolumu tutup durmamı sağladı.

"Deneyemez misin en azından?" diye sordu. Adama sert çıkıp işi de kaybetmek istemiyordum çünkü zaten iş kolay bulunmuyordu. Bu yüzden olabildiğince nazik olmaya çalışıyordum. Çünkü Atilla cidden nazik ve iyi biriydi. Karşısına geçip cevap verdim.

"Sanmıyorum." dedim bu kez. Verdiğim cevaptan dolayı yüzü düştü.

"Ama neden? Ben sana karşı boş değilim. Bunu biliyorsun." dedi bu kez. Sessizce derin bir nefes alıp cevap verdim.

"Sevdiğim biri var. Kalbim başkasına ait." dedim. Yüzü şaşkın bir ifadeye büründü. Hafiften kaşları çatıldı.

"Sevdiğin kişi kim? Kalbin kime ait? Ben tanıyor muyum?" diye sordu. Tam ben cevap verecekken, arkamdan gelen sesle bedenim kasıldı ve donup kaldım.

"Ben..." dedi ve daha ben arkama dönemeden omuzuma atılan kolla irkildim ve kendime geldim. Sol tarafa doğru baktığımda, Kenan'ı gördüm. Onu gördüğüme elbette ki şaşırmıştım ama kurduğu cümleler beni dumura uğratıyordu.

"Benim sevdiği kişi. Kalbi bana ait..."

Kenan sende seme potansiyeli var bence fhfhdj

Yorumlarınızı bekliyorum

Sizleri seviyorum 💙

DÜŞMAN YÂRİM (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin