HERŞEY DEĞİŞİYOR

152 11 2
                                    

Burda farklı şeyler bekliyordum aslında.Unutamıycağım sandığım annemi 2 günde atlatmış gibi hissediyordum.Hala aklımdaydı ama artık hayatıma devam etmem gerektiğini anlamış gibi hissediyorum kendimi.Canım teyzem benimle çok ilgileniyor onu yüz üstü bırakmak en son yapmak isteyeceğim şey.Burda okuluma devam ediyorum tabiki de.Kendim mutlu olamıyorum bari başkalarını mutlu edeyim diye düşünmeye başlamıştım artık.Kendim zerre umrumda değildi.Aley ve Naz'la hala telefonda konuşuyorduk ama eskisi kadar çok değildi çünkü burası Avusturya çok yazıyordolayısıyla.düşüncelerimden arınıp kendimi müziğe vermeye çalıştım yeniden.Bir yandan şarkı söylemeye başlamıştım ve dans ediyordum.Biraz daha huzurluydum şuan eskisine göre.Yarın okulun olması beni üzüyordu aslında ve asıl üzen şey geldiğimden beri Osman'ın beni aramamasıydı.Aman be kızım ben neler atlattım o salağı düşünemiycem.Sıçmık beyinli totoş çocuk seni.Bugün enteresan bişey olarak alışverişe çıkıp bir pantolon almıştım sadece onun dışında zaten çabuk geçiyordu zaman,yorulmuş olmalıydım heralde çok çabuk uykum gelmişti bu gece.Bende bari ders çalışayım dedim kafa dağıtmak için.Kulaklığımı takıp başlamıştım test çözmeye.

Alarmım çalmaya başlamıştı.Birden açtım gözlerimi.

"ebeninki..."

ilk tepkim çok komik olmalıydı çünkü uyanınca banyoya gitmiştim ve aynadaki tipimle baya uğraşmış ve dalga geçmiştim.Gün geçtikce şizofreniye bağlıyo olmaktan korkarak yaşıyordum resmen.Hemen duş alıp giyindim.Aşağı indiğimde saçlarım ıslaktı kahvaltıdan sonra kurutma kararı almıştım.Teyzem kahvaltıyı hazırlayıp not bırakmıştı

"Canım ben işe çıkıyorum kahvaltın hazır güzelce et iyi dersler -TEYZEN"

Bu kadını ciddi anlamda seviyordum.Hep yanımda olmaya çalışıyordu.Ama biraz daha böyle düşünmeye devam edersem okuluma geç kalıcaktım zaten şu meşhur " yeni kız" damgasını yemiştim.Birde bunla uğraşmak hiç içimden gelmiyordu açıkcası.Hemen kahvaltımı edip toparladım ortalığı,sonra odama çıkıp saçlarımı tarayıp bakım yağlarımı sürdüm ve kuruttum.Kuruduğunda yumuşacık olmuştu sarı saçlarım hafif dalgalanmıştı ama onun dışında hala pırasa gibi dümdüz görünüyolardı.Ne kadar şikayetçi olsamda yakışıyorlardı maviş gözlerimle.Daha fazla oyalanmadan çantamı alıp çıktım evden.Kendi arabam vardı artık.Mİni cooper.

15 dakika sonra okula varmıştım.Canavar mışım gibi bakmıyorlar mı , sanki adam yiyorum ulam.Sınıfım 11-F nin önüne gelmiştim olması gerektiği gibi.İçeri girdiğimde sadece bir boş yer vardı.Burası Türkiyeden beter 50 kişi heralde bi sınıf diye düşünürken birden o boş yere bir çocuk oturdu.Siyahların premsi gibiydi.Adeta bir kuğu gibi seke seke geçmişti yerine jzdjsaf.Yanına çantamı bıraktım ve bende oturdum zaten 5 dakika sonrada zil çalacaktı.

Hoca sınıfa girdiğinde beni ayağa kaldırdı.İşte en nefret ettiğim şey.Allah'tan Türkçe dersindeydik ve kadını anlayabiliyordum bu güzel bişeydi be.Aslında bunu yapıcağım aklımın ucundan geçmezdi ama eski okuluma yeni gelen çocuk gibi küstahça cevap vermeyi planlıyordum hocaya.En mantıklısı geliyordu.O zaman cocuğa amma saydırmıştım.Allah'ım sen affet.

"Bize kendinden bahseder misin biraz ?"

"Sıradan bir insan olarak bilsenizyeterli benim için" deyip piç smile atmıştım sınıfa.Herkes gülmüş hoca ise bozulmuştu.Aslında burda

"Pekala yeter bu kadar oturabılırsın"

oturduğumda kafamı yanımdaki mahlukata çevirdim.Bi an göz göze geldik ve gözlerini kaçırdı.Hoca yoklama alıyordu.Bu sayede adını öğrenebilirdim belkide.

"Chris Smith"

"Burda"

Ses tamda yanımdan geliyordu.Adı Chris'ti.Ardından benim adım okunmuştu.Bende burda demiştim .Chris'in de bana baktığını hissettiğim gibi ona baktım ve yine göz göze geldik.İyi bir çocuğa benziyordu zaten sessiz,sakin,içine dönük,asosyal birini andıran bir siması vardı.Tanrım ne saçmalıyorum farkında bile değilim.Duyuru vs bişeyler için hepimizi okulun en alt katındaki konferans salonuna toplamışlardı.Yaptıkları duyuruyu duysanız kahkaha atarsınız bu ne lan böyle.Bu ülkede her şey tozpembe resmen ya da insanların bize gösterdiği kadarına inanabiliyorduk.Ama ben hiç öyle olamadım nedense.Hep kendi doğrularımı doğru bildim ve hep yalnış yola girmiştim ama hala kendi bildiğimi okumaktan vazgeçmemiştim.Nasıl vazgeçebilirdim ki.Yalnız şu kuğu gibi seken siyahlar premsi hemen yanımda duruyordu.Ayaktayken daha iyi farketmiştim onu daha dikkat çekici duruyordu.1.90 civarı boyu,kumral saçları vardı,beyaz teni ve mavi gözleriyle her şeyi birbirini tamamlıyordu resmen.

Noluyordu bana ya.Resmen çocuğu kesiyorfum dakikalardır ve farketmiş olacak ki rahatsız bir şekilde bana döndü.

"Bir sıkıntı mı var?"

"N-ne?"

"Sorun mu var ?"

"Y-yoo yok"

"Niye öyle bakıyorsun,boynun tutulacak."

"pislik"

ona delici bakışlarımı atıp salondan çıkmıştım.Sınıfıma geçip oturdum ve sadece çok moralimi bozmuştu piç kurus sıçmık beyinle bok çocuk.Aley'i aramaya karar verdim.2. çalışta açmıştı.

"Azraaaaaaa?"

"Aleyyy sizi çok özledddimmm" birden sesim incelmişti ve gözlerim dolmuştu.

"Bizde seni çok özledik ağlama lütfen "

"Osman napıyo?"

"Osman sevgili yaptı bi alt dönemden esmer br kız"

Mutluluklar dilediğimi iletirsin bok kafalıya,neyse kapamam gerek sonra ararım tekrar.Öptüm" bişey demesini beklemeden kapamıştım telefonu.Aley'lerin Osman'dan haberleri yoktu yani onu sevdiğimden falan filan ayrıntılardan kısaca.Demek beni bu yüzden aramamıştı hiç.Alt dönemden bi kızla çıkıyormuş bir de.Bugün ikinci bir moral bozukluğu başımın iyice ağrımasına sebep oldu.Müdürün odasına gidip izin aldım ve eve gitmeme izin verdi.15 dakika içinde evde olmuştum.Eve vardığım gibi uyumuşum o derece moralim bozuk hiç bir şeyle ilgilenmeden direk odama çıkmıştım zaten.

Kapı çalıyordu.Uyandım.Saate baktığımda 11 di(gece).Birden kapının zorlanarak açıldığını duydum.Korkuyordum odamda bulduğum bir bezbol sopasını almıştım elime ve yavaşça merdivenlerden inmeye başladım.Hani şu hep mal karı niye gidiyon diye kızdığımız karılar varya şuan onlardna farkım yoktu.Aşağı inmemle çığlık atmam bir oldu.Bu da kimdi ?

ÇIĞLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin