Hyunjin ile mevsimler
Hyunjin elini beline koyar ve seni yakınına çeker böylece yüzün onun çenesinde dinlenebilirsin. Kar yavaş yavaş etrafı doldururken, onun sıcak kucağında uyuyakaldığında düzenli kalp atışları seni sakinleştirir.
Siz ikiniz kardan adam yapmak için tamamen örtünürsünüz, o kardan adamın gövdesini yaparken sen kafayı yapıp yüz için biraz taş toplar ve havuç getirirsin. Yaptığı büyük gövde için hazırladığın küçük kafayı görünce ağzından bir kahkaha çıkar.
Bunlar dışında ona sokulduğunda ve kokunu burnunda hissettiğinde dudağında parlak bir gülümseme belirir. Yaptığı sıcak kakaonun tadı cennet gibi. Krem şanti tadı alman için dudağını öper.
Marketteyken ısıtmak için küçük ellerinle onun büyük ellerini tutuyorsun, fazla gülmemek için yanağının içini ısırır.
Dışarıda bir şey içerken dudağının üzerinde bıyık oluştuğunda kahkaha atıyor ama aynı zamanda eğilip dudağını temizlemeye çalışan da o.
Yolda yürürken senin ellerini kendi cebine koyuyor ve orada tutuyor böylece daha sıcak hissetmeni sağlıyor.
İkiniz kaldırıma düşen yaprakları toplayarak birbirinize meydan okuyorsunuz ve kazanan kişi diğerini eve kadar taşıyor. Hyunjin hep senin kazanmana izin veriyor çünkü onu eve kadar taşıyamayacağını biliyor. Kaybedeceğini düşünürse bir ağaç dibindeki kurumuş yaprakları sana gösterir ve sen oraya doğru koşarken kıkırdar.
Balkabağı oyma yarışınızda da zavallı Chan ve Jisung jüri olur. İkiniz de hile yapıyorsunuz mesela sen tuvalete gittiğin anda Hyunjin senin balkabağına delikler açmaya başlıyor, aynı şeyi sen de onun için yapıyorsun.
Kaldırımın kenarında dengeni sağlamaya çalıştığında seni yandaki yaprak yığınının içine atmayı planlıyor. Ama her seferinde planı suya düşüyor çünkü yaprakları ona toplatıyorsun.
Sürekli perili evlere gitmeyi teklif eden kişi o olsa da gittiğinizde çığlık atar, sana yapışır hatta ağlar. Ve sen de korkan birisiysen bu başından sonuna kadar bir karmaşaya dönüşür.
Seni karnavala götürür, ona alması için yalvardığın ayıcık için dükkan sahibine rüşvet verir çünkü hiçbir zaman bir ayıcık kazanamaz.
Cebinde sürekli bir kamera taşır çünkü ne zaman cüzdanına koyacağı bir fotoğrafını çekmek için güzel bir manzaranın geleceğini bilmez.
İkiniz sırayla her bir buluşma için farklı bir piknik yeri belirliyorsunuz ve eğer Hyunjin piknik yerini ararsa tüm diğer şeylerin hazırlığı sende olur. Bu piknikler bazen film izleyerek bazen de çocuk parkındaki çocuklarla oynayarak geçer. Diğer zamanlarda sen göğsüne yaslanırken saçlarınla oynuyor.
Akşamları arabayı yolun sonunda kadar sürer ve arabanın kaputuna oturup gün batımını izlersiniz. Berrak gökyüzünde yıldızları da izlemek için daha uzun süre orada kalırsınız. Kırmızı ışık yandığında arabada dans edersiniz çünkü kaza yapmak istemiyorsunuz.
Sık sık yüksek indirim yapan mağazalara gidip kıyafet bakıyorsunuz, sen bir şeyler denerken Hyunjin kapının önünde bekliyor. Karşı koyamayacağı kadar sevimli bir şey giydiğinde sana sıkıca sarılıyor.
Hyunjin yazı hem seviyor hem de nefret ediyor. Sevme sebebi seninle sahile gidebilmesi ve dondurma yiyebilmesi, nefret etme sebebi ise çalıştığın iş yerinde yapışkan, sevimli ve uzun erkek arakadaşın yasak olması. Yine de boş günlerinde onunla buluşmaya çalışıyorsun ya da komşunun köpeğine bakıcılık yaptığında Hyunjin sadece sana yardım etmek için yanına geliyor.
Neredeyse her gece dondurma yemek için dışarıya çıkarsınız. Ara sıra büyük kasesindeki dondurmalarla seni besler. Bazen küçük kaselerde dondurma alıp eve doğru yürürken kabalık edip dondurmanın tadına bakmasına izin vermiyorsun. Somurtmaya başladığında onu yanına çağırıyor azcık dondurmanın tadına bakmasına izin veriyorsun. Koluna vurmamış olsaydın muhtemelen kasendeki tüm dondurmayı yiyip bitirecekti.