Uyandığında nerede olduğunu idrak edemedi. Grup evinde miydi? Emily birazdan güçlü kollarını kıza dolayıp her şey yolunda diyecek, Day'le birlikte kütüphaneye inip en sevdikleri kitap olan Charlie'nin Çikolata Fabrikası'nı belki 50. kere okuyacak sonra da...
Rose kızın uyandığını görür görmez boynuna atladı. Summer nerede olduğunu anladığı an kendini hızla toparladı. O da Rosa' a sarıldı.
Gözlerini odada gezdirdi. Burası karargah değildi, bir,bir, bir tür gemiydi.Denizin sakinleştirici sesini hissetti. Demek bayıldıktan sonra arkadaşları durumu iyi idare etmiş, karargahın artık güvenli olmadığını anlayıp hızla boşaltmışlardı. Güvenli olmamasının sebebi oydu. Yine gücüne hakim olamamış bir çuval inciri berbat etmişti. Day ve Fey onlar...
- Vay, sonunda uyanmaya karar vermiş uyuyan güzel. Biraz daha uyanmasaydın beyaz atlı prens acil hattını arayacaktım.
Bu pişkin ses sadece bir kişiye ait olabilirdi. DAY!!!
- Abi, sus ama. Sen onu takma Summer.
Fey gülümsüyor, kızın uyandığını bilmenin rehavetini tadını çıkarıyordu. Abisiyle uğraşacak kadar rahatlamıştı demek ki.
Summer da ona gülümseyerek karşılık verdi.
-Onu kim takar ki! Anca prenseslerde aklı zaten. Day'e dil çıkardı.
Aynı anda Day'de ona.
Sırık Day'e kötü bir bakış attı. Summer yanına ilerledi. Şimdi daha iyi misin peki diye sordu.
-İyiyim Miniğim. Bana sarılman çok iyi bir fikirdi. Korku sadece sevgiyle yenilebilir.
Çocuğun yüzü düştü. Zoraki gülümseyerek:
Kaptan sana sarılan ben değildim. dedi.
Summer soğuk soğuk terlemeye başladı. Rose hemen atıldı.
-Day sana sarılmış.
Kız utancını gizlemeye çalışarak An daha iyi mi diye sordu.
Day bir kahkaha eşliğinde soruyu cevapladı.
-Evet şimdi uzanıyor. Maalesef kimse ona sarılmamış.
-Ne komik! Keşke komedyen olsaydın belki onu becerirsin. dedi Sırık.
Summer hafifçe öksürdü.
-İsterseniz kavgaya devam edebiliriz ama hani kaçağız ya... Belki şimdi ne yapmamız gerektiğini konuşmalıyız. Ben iyiyim An'in odasında toplanalım.
4 kişi aynı anda olmaz dedi.
Kız daha yüksek bir sesle tekrar etti. An'in odasına HEMEN! Tekrar söylemeyeceğim. Siz ikinizde hesap vermeye hazır olun. Yakıcı mavi gözlerini Day ve Fey'e kilitledi.
-Oldu. Annemizi de ara istersen 10.30 oldu. Yatma saatini kaçırdı, sizinki nerede diye.
Fey bir tekme attı Day'e.
Summer'ın gözleri doldu. Anne... Bir anneyle nasıl olurdu acaba her şey?
Day pişman oldu söylediğine. Asla ama asla Summer'ı ağlatmak istememişti.Güldürmekti amacı o gülünce sanki dünyalar onunla gülüyor, karanlıklara güneş doğuyordu. Ama o ağlayınca..!
Kız hemen gözyaşlarını sildi. Elini tutan Rose'a baktı. O kendini bırakmazdı. Ona güvenen 5 kişiyi hiçe sayıp ailesi yok diye yerlerde tepinip, içkiye saramazdı. Onun buna lüksü yoktu. Sırık'ın omzuna tutundu. Day'e döndü:
-Şaka zamanın bittiyse yapmamız gereken bir plan var.
Ardından Fey'in elini avucuna aldı. Tüm dünya onlarınmışçasına An'in yanına gittiler.
