Çöküş

15 3 0
                                    

  Askerlerin geldiğini anlar anlamaz Day hepsini görünmez yaptı.
   Summer'ın savaşacak gücü falan yoktu. Aralarında bir hain mi vardı yani!Canımdan değerli dediği arkadaşlarından biri onları Metropole teslim etmeye mi çalışıyordu. Pembe bir dizi mi ki bu diye geçirmeden edemiyordu içinden. Ona da kala kala aldatılan kadın rolü kalmıştı.
   O düşüncelerinde boğulurken arkadaşları askerlere karşı büyük bir savaş veriyordu. Ne gerek var diye düşündü. İnandığı insanlar tarafından ikinci kere yarı yolda bırakılmıştı. Ne anlamı vardı artık yaşamanın. Varsın yakalasın beni Metropol!
    Birden güç kalkanın kalktığını hissetti. Görünmez değildi. Day... Day'e bir şey olmuştu. Hemen düşüncelerinden sıyrıldı.
    Manzara felaketti.Day omzundan vurulmuş. An ve Rose yakalanmıştı bile ancak ellerinden geleni yapıyor askerlerin zihinlerinin altını üstüne getiriyorlardı

.Fey tüm gücüyle saldırmaktan yorgun düşmüştü fakat hala mücadele ediyordu. Sırık'ın sarmaşıkları dokunaçlar gibi hareket ediyordu.Onlar tüm olanlara rağmen pes etmemişlerdi. Bir lider olarak utandı kendinden. Nefret etti bir an için. Umutsuzluğa teslim olunmaz! Her zaman bir yol vardır. Sadece bazen o yolu bulmak daha zor olur.
   Summer tüm gücünü topladı. Bir karadelik yarattı. Yarattığı karadelik askerleri tek tek yutmaya başladı. Yuttukça büyüyor büyüdükçe gücü artıyordu. Birden gerçekler yüzüne çarptı. Onlar savaştıkça askerlerde artıyordu.Bu bir ölüm göreviydi askerler için. Çetenin hepsinin kurtulması mümkün değildi. Bir mucize olsun. Ne olur! Şimdiye kadar hiç dua etmemişti Summer. Şimdiyse haykırıyor. Bir mucize olması için bütün samimiyetiyle dua ediyordu.
  Fey parlamaya başladı. Vücudunu bir ışık huzmesi kaplamıştı.Tüm gözler ona dönmüştü. Ve bir anda Fey havada asılı kaldı. Ellerini açtı ve insanüstü bir güçle bağırdı. Zaman durdu.
   Summer ne olduğunu anlamadı. Fey, Fey'in hiçbir gücü yoktu. Anlayamıyordu.
    Fey yere düştü.
-Sadece 1 dakikamız var kaçmalısınız. Hadi!
    Sırık aralarında en hızlı davranan oldu.
-Birilerinin burada kalması gerek! 1 dakikada hepimiz kaçamayız.
-Ben burada kalırım. Zaten vuruldum. Sizinle gelirsem sizi yavaşlatırım.
- Hayır. Bu asla olmaz.
-Olmak zorunda Sum. Fey ve Rose'u da kaçır.
-Seni burada bırakmam abi!
-45 saniyemiz kaldı.
    Summer bir seçim yapmalıydı. Rose ve Fey'e uzandı.
-Sırık onlarla git. Biz An'le onları oyalarız.
-Olmaz. İkinizde savaşacak halde değilsiniz. Ben burada kalırım An gitsin.
- Sum hadi götür onları buradan.
     Day sözünü bitirir bitirmez en güçlü saldırısını kullandı. Summer, Rose, An ve Fey yok oldular. Ve zaman akmaya başladı.
-Hadi dostum aynı eski günlerdeki gibi. Dedi Sırık.
-Eski günlerdeki gibi. Dedi Day kısık bir sesle.
   Sırık'ın sarmaşıkları görünmez oldu. Day acıyla inliyor, her an ölecekmiş gibi görünüyordu. Sırık gözyaşlarını tuttu. Saldırmaya başladı. Askerlerin boyunları ansızın kırılıyordu. Day sarmaşıkları görünmez yapamayacak duruma gelene kadar devam ettiler. En az 50 askeri öldürmüşlerdi. Sonra Day yere yığıldı ve Sırık ne olduğunu anladı. Day o kadar çok kan kaybetmişti ki... Onun yanına atıldı. Omzuna elini attı. Kulağına fısıldadı:
-Hain sen değilsin. O onlarla gitti. Üzgünüm dostum her şey için.
   Day zorlukla güldü:
-Değerimi ölmeden önce anladın demek ki! Day'in gözleri odağını kaybetti. Ağzından şu kelimeler döküldü. "Sum dikkat et. Seni seviyorum."
  Askerler ikisini de yakalamıştı şimdi.

ASİ GÜÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin