Bir Pandanın Günlüğü

6. BÖLÜM

Amudakalkanpandanın Ağzından:

Bir gün sevgilimle buluşmak için Bursa'ya gittim.

El ele geziyoruz işte. Bu kızda kafası baykuş gibi -bende panda gibi olduğumdan, ikimizdede nasıl bir hayvan aşkı varsa artık- sürekli dönüyor.

O ne yapmış, bu ne demiş, şunlar tanıdıkmı, onlar kim...

En son bir çocuk gördü, heycandan elimi bırakıp ''Oha çocuğa bak yaa, Ay aşkım benim ne kadar tatlı!'' dedi.

Sonra filimlerdeki gibi bir sessizlik oldu.

Çocuk bile döndü baktı bize -belki birimiz panda birimiz baykuş gibi olduğundan bakmış olabilir yani- .

Kızla göz göze geldik, o sırada onu öldürmek geldi içimden. Hiçbir şey demeden gittim. Kızda ağlayarak arkamdan geldi ama erkeklik gururu işte bakmadım kızın yüzüne.

Kız, 63 bine yakın mesaj gönderdi. Bazılarını okuyup görmezden geldim bazılarını okumadan sildim.

Daha sonra öğrendim ki, bu olaydan sonra kızın adı çıkmış, hiç kimse onunla takılmak istememiş.

En sonunda da taşındılar zaten. :B 

Bir Günlük Sevgilinin Ağzından:

Bir gün Atilla benimle bulşmaya geldi.

El ele geziyoruz. Bende el ele gezerken birkaç tanıdık görmek, birkaç tane de dedikodu malzemesi bulmak için etrafıma bakıyordum.

O sırada bir çocuk görmüşüm ama bakmayı aştım hani, ani bir heyecanla Atillanın elini bıraktım ve ''Oha çocuğa bak yaa, Ay aşkım benim ne kadar tatlı!'' dedim.

Sonra aramızda bir sessizlik oldu. Çocuk bize dönüp baktı (oyş yrm yhaa s.s.) ve Atilla hiçbir şey demeden gitti.

Bende biraz yüssüzlük yapıp peşinden ağlayarak gittim (sonuçta panda gibi çocuk). Ama yüzüme bile bakmadı.

63 bine yakın mesaj gönderdim, bazılarını gördü cevap vermedi bazılarını hiç görmedi bile.

Zaten o çocuğuda ne kadar arasam bulamadım s.s. 

Birkaç gün sonra adım çıktı. Kimse benimle takılmak istemedi. Bende başka yerlere başka erkekleri avlamak umuduyla taşındım.

-Gördüğü her erkeğe yavşayabilme kapasitesine sahip kızlarımıza sevgiler...