✨
Öğlen kısa süre için eve döndüm. Hem valiz hazırlamam hemde İtachi ye durumu anlatmam gerekiyordu. Bu arada da Naruto kendine bilet alacaktı ardından Jiraiya ile durumları konuşup gideceğimizi anlatacaktı.
Bir anda gelişen kararla şehri terk etmemiz çok garip geliyordu. Ne yaşayacağımızı bile bilmiyordum. Belki hiç dönmeyecektik belkide bir ay sonra geri gelirdik. Hiçbir şey belli değildi. Sasori tüm düzeni bozmuştu. Yinede hâlâ içime sinmeyen şeyler vardı. Öylece kaçmak doğru çözümmüş gibi hissettirmiyordu. Yinede tüm bu kötü hisleri unutup yola berbaber çıkacağım adamı düşündüm. En azından bunu onun mutluluğu için yapıyordum. Ne o nede ben birbirimizden ayrı kalmak istemiyorduk.
Yarım saatten uzun bir süre İtachi ile durumları konuştuk. Her şeyi öğrendiği zaman bile kendini bozmamıştı. Gitmemizin doğru olduğunu düşünmüştü. Aylık olarak harçlık göndereceğini söylese de ikimiz için yeterli para yollayamazdı. Çalışmamız gerekiyordu. En azından ev konusunda şanslıydık. Hinata olmasaydı başka şehre kaçmak bir yana dursun bu şehirde bile saklanamazdık. Her ne kadar Narutoyu kıskansam da Hinata iyiydi. İlişkimizi Sakura gibi kabullenmiş ve bize saygı duyuyordu.
Elimde valizim odama son bir göz attıktan sonra kapıyı çektim. Evden ayrılmadan önce abim karşımda durup yavaşça alnıma iki parmağını dokundurdu.
"Dikkat edin..."
Elimi alnıma atıp kaşıdığımda gülümsedim.
"Merak etme iyi olacağız"
Omzumdan tutup beni kendine çektiğinde güven vererek sarıldı.
"Bir şeye ihtiyacınız olursa haber verin"
Onaylar şekilde mırıldandım. Ondan ayrıldığımda vedalaşmamızı kısa tutarak evden çıktım.
✨
Narutonun evine vardığımda içeride bir karmaşa olduğunu hissetmiştim. Kapıya vurmak için elimi kaldırmıştım ki aralık olduğunu görerek kaşlarımı çattım. İçime basan endişeyle nefesim hızlanmıştı. Sasori akşam çıkacaktı nezaretten ama yinede bir terslik olmasından korktum.
Kapıyı ittirip içeri baktığımda mutfak tarafına doğru ayakta dikilen İno ve Sakurayı gördüm. Beklediğim şeyle karşılaşmamış olmak içimi rahatlatsada İno nun bu evde ne işi vardı... İçeri geçtiğim sırada ikiside beni fark etmemişti. Gözlerim uzaktan onların üzerinde gezerken İno yere bakıyordu.
"Sadece özür dilemek için gelmiştim... Hatalarımı biliyorum ama aşıktım işte"
Sakura duyduklarıyla alayla güldü. Karşısındaki kıza doğru bir adım atarak omzundan ittirdi.