MUTLULUĞUN PENÇELERİ

MUTLULUĞUN PENÇELERİ-7 •EMPATİ•

Bazı insanlar çok acımasız. Gerçek hayatta da internet ortamında da. Empati duyguları gelişmemiş, sadece işi mizaha ve dalgaya vuran insanlar malesef etrafımızdalar. Hepiniz bilirsiniz ki "Bad girl" şapkalı bir abimiz trende yolculuk yaparken çekilen bir fotoğrafı var. Size soruyorum; o adam o şapkada yazan "Bad girl" yazısının anlamını nereden bilsin ? Kendinize bu soruyu tekrar tekrar sorun eminim ki sizde kendinizden utanacaksınız. O abimizin yerinde olsaydınız ne hissedersiniz ? Onu geçtim siz o abimizin evladı olsa ne yapardınız ? AOG, İnci Sözlük gibi popüler internet ortamlarında babanızın fotoğrafı çıksa tavırınız insanlara karşı ne olurdu ? Bu adamın suçu değil. Haketmiyor da. Empati duygunuzu geliştirin. Geliştiriseniz hayatınızı etkiler. Mesela, görme engelli bir insanı düşünün. Evinizde 10 dakika bile olsa gözlerinizi bağlayın ve evin içinde gezmeye çalışın. Ardından "Cesaret ediyorsanız" dışarıya çıkın (Bu yöntemi yolları yapan Türkiye Cumhuriyeti Karayolları Müdürlüğü'nün yapmasını canı gönülden istiyorum). Yollarda nasıl yürüyeceksiniz ? Çok mu kolay zannediyorsunuz ? Yürüyemeyen veya koltuk değnekleri ile yürüyen insanları düşünün ? Ayakları sadece 2 tane metal çubuk. Tekerlekli sandalye de olanlar ? Koca merdivenleri nasıl çıkacaklar ? Evet köprülerde asansör var ama hepsi çalışmıyor ki. Genelde sapasağlam, merdivenden inmeye "ÜŞENEN" insanlar kullanıyor. Ben şahsen engelliler konusunda devletin de etkili olduğunu düşünüyorum. Görme engellilere ait sarı yürüme şeritlerinin tam ortasında bir direğin olması, önüne araba park edilmesi insanların ve devletin engellilere karşı yaptığı en büyük ayıptır.

Engelli vatandaşlarımızı bir tarafa bırakalım ve konumuza geri dönelim.

Yılların tabiri vardır "Aynısı annene, babana yapsalar hoşuna gider mi ?". Karşısındaki kişinin kafasını ellerinin arasına aldıran bir cümle. Empati duygusunda başka başka şeyler de düşünebiliriz. Örneğin hayvanları. Ben hep kuş olmak isterdim, özgür hayvanlardır. Onların ne yaşadıkları, nasıl duygular hissettikleri düşünmeye çalışıyorum. Kanatları sayesinde havada süzülüyorlar.. Acaba biz koştuğumuzda ayaklarımızın ağrıması gibi, kuşların da uçtukları zaman kanatları ağrıyor mudur ? Bizim gibi şikayet ediyorlar mıdır ? Peki aslanlar avına yaklaşırken tıpkı biz insanlar gibi kin ve nefret ile mi yaklaşıyor ? Bunların hepsi bir karşılaştırma. Karşılaştırma, empati'nin alt dalıdır.

Karşılaştırma kendi söz sanatınızdır. Ne zaman ve nereden baktığınız, ne anlatmak istediğiniz iç ağzınızdır. Ya mübalağ yapıp abartarak, büyüterek ya da teşhis yapıp kişiselleştirerek...