Mafya Lalisa Manoban

Untitled Part 25

" Eğer ben ölürsem üzülmeyin . Ben Rose ' nin yanına gideceğim . Benim yüzünden kendine acı çektirme Lisa !  Ben s- .... 

Lalisa :

"Ha - Hayır . Aç gözlerini oppaa ! Bana bak , kaldır o başını ne olur oppa ! "

Jungkook ve Lalisa gelen ambulansla atlayıp hastaneye gittiler . Jungkook bir Jimin ' e bir Lalisa ' ya bakıyordu . 

Hemşire :

" Genç Hanım sizde yaralısınız ! "

Jungkook :

" Ne ? Neresi ? Lisa yaran nerede , göster çabuk ! " 

Lalisa :

" Önem- "

Jungkook :

" ( Hah ! ) Göster şu yaranı . Önemli değil diyerek kendi canını değil benim canımı yakıyorsun . "

Lisa şişkin gözleriyle ona baktı . Yan tarafını döndü ve kan olan giysisini kaldırdı . 

Jungkook :

" Dayanabilir misin ? "

Lisa başını salladı .

Lalisa :

" Kook o benim yüzümden ö - öl - ölmedi değil mi ? "

 Jungkook : 

" Hayır , Lisa  o seni korudu ve yaralandı . "

Lalisa :

" Ro - " 

Hemşire :

" Hastanın kalbi atmıyor ! Lütfen müdaheleye geçelim . " 

Lisa o sesi duyduğu an dondu .  Böyle kalbinin sesinin kesilip makineden çıkan o sesin sonsuzluğa giden düz çizgileri gibi .  Şu an kalbi atmıyordu . Nefes alamıyordu . Arabanın sallantısıyla hareket eden kırmızı beden yok oluyordu . 

Rose gibi önünde küllere dönüşüyordu her biri ! Sadece bekledi . Donduğu yerde kararan dünyasına gözlerini kapamayı bekledi ...

                                                                                                 ....

*:

Doktor hala uyanmıyor . Do - Doktor müdahale gerekiyor . Hastamız kan kaybediyor .

** :

Hemen , kan grubuna uygun kan bulun ! Hasta her an hayatını kaybedebilir ? 

 Y:N

Hayır öyle kan grubunda olan biri tanımıyorum . 

Y:N 

Üzgünüm hastanızla kanım uyuşmuyor 

Y:N

Yakın akrabaları yok mu ? Bizden kan bulmaya çalışmak yerine yakınlarına ulaşabilirdiniz .

* *: " Park Jimin adlı hastamızı saat 16: 44 ' de kaybetmiş bulunmaktayız . Hastaya hürmetimi sunuyor ailesine ve yakınlara baş sağlığı diliyorum ...

" Oppa orada mısın ? "

" Lisa , Lisa ben gideceğim . "

" Ne - nereye ? "

" Özlemini duyduğum sevgilimin yanına gideceğim . Yukarıda yalnız  kaldı . "

" Ben de gelebilir miyim ? Beyaz trene seninle binip gelsem olmaz mı ? "

" Olmaz Lisa .Tren biletini daha almamalısın . Benim yanıma gelirsen arkamızdakilerin acısını büyüteceğiz . Onların acısını dindirmen lazım ... "

" Sana son kez sarılabilir miyim ? "

" Jimin beni duyuyor musun ? "

" Oppa o Ro - Rose ? "

" Gördün mü ? Merak etme beyaz bir evde seni bekleyeceğiz :) Elinde sonunda herkes bu evde tekrar toplanacak ! Bizi izlersen yukarıya bak ben seni göreceğim . Hoşça kal gün yüzlü melek ..."

Jungkook :

" Li- Lisa beni duyuyor musun ? "

Lee Know :

" Lisa buradayız , yanındayız ... "

Lalisa :

" Jimin Rose ' nin ya -yanında mı ? "

Felix  : 

" E-Evet tatlım .  A - ama "

Lalisa :

" O çok mutluydu . Onu burada kalarak her zaman gülmesini sağlayacağım . "

Jungkook :

" Lisa sen nasılsın ? Onu nerede gördün ?" 

Lisa :

" Be - Beyazlar içindeydi . Rose ' de oradaydı . Bir trene bindiler bizi zamanı geldiğinde büyük beyaz bir evde bekleyeceklerini söylediler . Sanırım ben burada kalmak istiyorum o yüzden onları biraz yalnız bırakalım ... "

Namjoon :

" Buna sevindim . Onları elimizden geldiğince uzun  çok uzun bir zaman boyunca yalnız bırakalım . "

Jungkook :

" Hyung biraz Lisa ' yla yalnız kalabilir miyim ? "

Jin :

" Ah , tabi tabi buyurun . . Saat kaçta gelip alalım sizi ? "

Jungkook :

" HYUNG !!!! "

V :

" Tamam , tamam çıktık . Birlikte yalnız kalın ikinİZ !! "

Jungkook sinirle ayağa kalktığında herkes hemen çıkıp kapıyı kapattılar .

" Hyung mümkünse kapı ardından dinlemeyi değil biz eve gelince dinlemeye ne dersiniz ? " diye bağırdı . Lisa kıkırdamıştı .

 Gülen yüzüne bakıldığını hissetti . Kafasına kaldırdığı an sıcak kolları tamamen kendisini sardı . 

" İyi misin ? "

"B- ben çok kork ( hıçkırık ) tum . "

" Ağlıyor musun sen ? "

Lisa sarılan kollarını çözdü . Kızaran yanakları yüzünde bir tebessüm oluşturdu .Koca bir bebek gibi gözleri sulanmıştı . Lisa elleriyle ıslanan yanaklarını sildi . Ardından yüzünü kaldırıp gözlerini sabitledi . 

" Çok mu korktun ? "

" ... "

" Peki , " 

Lisa ellerini çekecekken tutup tekrar yüzüne koydu . "Çok korktum . Öldüğünü görüp duymaktan o kadar çok korktum ki kalbimi söküp sana takmak istedim . Ama sen o ateşlerin içinden çıkmadın . "

" Oh , ge - gerçekten seni korkutmuş olmalıyım özür dilerim . Ne kadar yanınızda olmak istesem de size sürekli ac - "

Dudakları susturulmuştu kiraz tadıyla .Ani bir şekilde şu an aralarında mesafe yoktu .Şaşkındı bu yüzden karşılık veremedi . Jungkook çekilmek istemiyordu ama bir karşılık bulamıyordu ne dudaklarında ne de gözlerinde . Yavaş yavaş bıraktı o yüzü . Gözlerini açmak yerine tekrar kapattı . Çünkü kiraz  dudakları değişik bir tat alıyordu . Çok tatlıydı . 

 Fazla sert olmak istemediler . Sadece öyle kaldılar . Gözleri kapalı , kalplerinin uyumlu atışları dışında o hastane odasında saniyeler dakikalar oldu . Ne yazık ki dakikalar saat olamamıştı .