2

5 1 0
                                    

Hala sinir olmuş bir şekilde yüzünü ovalıyordu genç kız. Anlam veremiyordu hiç kimseye ve hiçbir şeye. Belki de bu kadar büyütmemeliyim diyerek sessizce yatağa doğru ilerledi Hazan.

Yatağa girdiğinde istemsiz bir şekilde adamın gözleri geldi aklına. Hem sıcak bakıp hem de korkutan çok az göz tanımıştı. Belki de içine çökmüş ve koyulaşan göz torbalarından dolayı adamdan korkunç hissiyatı alıyordu. Gece olmasından ötürü göz rengi seçilmemişti ama genç kız renkli olmadığını anlayabilmişti. Ve kendisi gibi kemeri bulunan burnu.

Genç kız sinirle saçlarını karıştırarak düşünmemesi gerektiğini söylüyordu. Yurt odasında arkadaşı uyuduğu için sesli sesli konuşamıyordu da. Ne olurdu ki babası eve çıkmaya izin verseydi? Son çare olarak uyku bandını gözlerine çekip uyumaya çalıştı genç kız.

Sabah erkenden kalktığında okula gitmek için erkenden hazırlandı. Son sınıf hatta okulu bir dönem uzatmış olmasına kızdı ilk olarak. Fakat daha sonra kaç insanın bu bölümü dört yılda bitirebildiğini düşündü. Hele de böyle bir okulda. İyi ki vakıf üniversitesi yazmadım diye düşünmeden edemedi genç kız. Böyle bir bölümü vakıf üniversitesinde okumak kesinlikle çok riskliydi. Ayrıca kampüs ortamını da çok seviyordu. Keza bilgisayardan çok kampüs hayatına özenerek gitmişti bu üniversiteye. En sonunda ne mi olmuştu? Arkadaş topluluğuyla garsonluk yaparak eğitim hayatlarına devam etmek. Hakkını yiyemezdi genç kız arkadaşlarıyla birlikte her sene yurt dışına çıkmıştı. Babasının devlet memuru olması sebebiyle vize sorunu yaşamadığından ve genelde değişim öğrencisi olarak gelen arkadaşlarının evlerinde kaldıklarından genelde çok rahat bir şekilde geçirirdi yurtdışı tatillerini. Sahi bu sene gidebilecek miydi genç kız? Yoksa artık daimî bir işe mi girişecekti? Son dönem diye geçirdi içinden genç kız. Bir yandan da üzerinde durduğu projeyi halletmeliydi. Bilgisayar mühendisliğinden ziyade yazılıma daha fazla merakı vardı genç kızın. Lisedeyken en yakın arkadaşının babası da tamirciydi bu sebeple tamir işlerine ve makineye merak salmıştı bu sebeple de üniversitede bu tutkusunu bir adım öteye götürerek savunma sanayisi üzerinde kendi çapında çalışmalar yapıyordu. Pek çok kez de yarışmalara katılmıştı genç kız.

Aynaya baktığından istemsiz bir şekilde kendisiyle gurur duyuyordu genç kız. Kendi kendine yetebilmeli diyordu. Babasına daha muhtaçlığı olmamıştı. Sağ olsun her zaman parasını yollar arada da arar sorardı ama kaza sonrası sevgisini göremediğinden ketumlaşmıştı istemsiz bir şekilde. O sebeple kendisini de sevmeye başlamıştı. Çok geç uzayan saçlarını, kemerli burnunu, kısa olmasına rağmen büyük ellerini, alnında olan yarasını, bu zayıflığına yakıştıramadığı büyük göğüslerini her şeyi bir bütün halinde seviyordu ve kendine yetebiliyordu. Aynadan kendi çocukluğuna bir beşlik çaktı Hazan. Evet kusurlarını seviyordu ama en kusurlu yeri olan kehribar rengi gözlerini hala kendine sindiremiyordu, annesi her zaman onu izliyordu o gözlerde.

Kapüşonlusunun altına tayt çekip postallarını giyerek çıktı yurt odasından genç kız. Bilgisayarını da yanına aldı, bugün uğraması gereken bir yer vardı. Geleceğine doğru açılan bir yer.

Yurt, üniversitesine yürüme mesafesindeydi. İstanbul'da yapılabilecek belki en keyifli aktivite yürümek değildi ama soğuğa çalan havalarda en keyifli aktivite hiç şüphesiz yürümekti, şuna bir karar verelim ki yağmur yağdığında ya da hava soğukken battaniyenin altına girip kahve içmek olmuyor, hayat bu telaşesi var.

Arkadaşlarının yanına geçip oturdu Hazan. Haftada bir gün geldikleri okul. Dönem uzatmıştı fakat şu arka bahçede oturmak için bile bir dönem dahi uzatılırdı okul. Lise bitiminin ardından bir yıl daha hazırlanma, bir yıl hazırlık derken ' altı yıl tıp okuyamam ya!' düşüncesi ile çıktığı yol, totalde altı buçuk yılına mal olmuştu, elbette tıp eğitimi alarak değil. Babasıyla arasının iyi olmaması ona bilgisayarı sevdirtmişti. Bu sebeple üniversitede de bilgisayar mühendisliği yazmıştı genç kız. Derslerinde gayet başarılıydı fakat zaten bölümündeki herkes yeterince başarılıydı. Lisede başlamış olduğu phyton eğitimine güvenerek yapabileceğini düşünüyordu. Kendi çapında yaptığı telefon uygulamaları bugün geleceğini belirleyecek olan iş görüşmesinde bir hayli etkili olmuştu.

Dar SokakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin