10 yıl sonra
"Alexia dikkat et!"
Ablamın uyarısına rağmen kahkahalar atarak gülmeye devam ettim ve deli gibi koştum. VE YERE DÜŞTÜM.
ABLA TAVSİYESİ DİNLEMEK BAZEN ÖNEMLİYMİŞ.
"Ah bebeğim," diyerek annem bana doğru geldi. Dizim acıyordu aslında. Ağlamak istedim ama gururum el vermedi. Dolu gözlerimle dudaklarımı büküp annemin yardım etmesini bekledim.
Diana da annemle beraber geldi. Suratı çok asıktı.
Benim yüzümden mi?
"A-Anne... Özür dilerim."
DİANA! SENİ ŞAPŞAL! ÇOK ŞİRİNSİN!
Ahhh, lanet olsun. O kadar tatlı üzüldü ki dizimin acısı geçti.
Ben 10 yaşındaydım, Diana 11 yaşındaydı. Bu zamana kadar hep beraberdik. Beraber emekledik, ilk beraber konuştuk ve beraber düştük.
İlk başta bu kadar bağlanacağımı düşünmemiştim tabii ki. Ama hayatta hiçbir şeyim olmadığı için vazgeçecek bir şeyim de yoktu. Sanırım bu sebeple önceki hayatımın bittiğini çabuk kabullendim.
Ama şimdi bir ailem var. Yani kaybedecek bir şeyim de var. Bu yüzden bazı şeylerden kolay vazgeçemem.
Hala Diana ve Claude hakkında düşünüyorum.
Ünlü oyuncakçı Zachary'nin bizim için yaptığı bebeklerle evcilik oynarken Diana sürekli küçük kızı olduğundan bahsetti durdu.
Adını bile Athanasia koydu.
Açıkçası bu zamana kadar sinirden delirmedim değil. Ablamı kaybetmek istemiyorum. Onun ölmesini istemiyorum. O yüzden bir şeyleri engellemek istiyorum.
Ama o sürekli böyle şeylerden bahsedince kalakalıyorum.
Diana'nın vücudu benimkinin aksine dayanıksız. Çünkü manası benimkinden az. Büyücü Albert sayesinde büyüde iyi olduğumu öğrendim. Ve sonra güçlü bir büyücü olduğumu.
Diana düşüp yaralandığında, canı acıdığında veya herhangi başka bir ihtiyacında ona büyü kullanarak yardım ediyorum ve vücut dayanıklılığını artırmak için gizlice hafiften manasını temizleyip artırıyorum. Birlikte bazı sabahlar kılıç antrenmanı bile yapıyoruz. Ama bunun ona ne kadar yardımcı olacağından bir fikrim yok.
Aslında Diana ve Claude'un karşılaşmasını istemiyorum. Bu Diana'nın ölmesi demek oluyor. Fakat ben onların buluşmasını engellesem bile, kader onları buluşturur.
Sikeyim.
Hiçbir şey yapamayacağım. Sadece Diana'nın ölmemesini sağlamalıyım.
Neden çok çaresiz hissediyorum?
"Alexia! Hadi yemek yemeye gidelim!"
O kadar zaman geçti mi?
"Geliyorum abla."
Yanıma geldi ve elimden tutup beni ayağa kaldırdı.
Onu kaybetmek istemiyorum.
🌄🎀🎎
"Işınlanabilir misin?"
Ablama döndüm.
Uyku vaktindeyiz, neyden bahsediyorsun?
"Evet. Neden?"
"Birlikte Obelia'ya ışınlanalım."
"NE?!"
Sesim fazla yüksek çıkınca Diana üzerime atlayıp ağzımı kapattı. Kaşlarını çatıp "Sessiz ol!" diye fısıldadı.
Sıçayım! Bir gün olacağını biliyordum ama şimdi olacağını hiç düşünmedim!
"A-Ama çok tehlikeli olmaz mı?"
Hayır demeden hayır demek istediğimi nasıl belli ederim?
"Alex, lütfeeeen?"
HAYIR O TATLI BAKIŞI YAPMA!
Kahretsin. Burada abla olan kim?!
Diana hayatı boyunca dansçı olmak istedi ve her zaman gizlice buna çalıştı. Annem ve babam buna karşı çıktı çünkü Diana bir prensesti, dansçı olmaya uygun değildi.
Obelia'nın kültürü çok geniştir. Dans, sanat, yemek ve daha bir çok şeyde çoktan gelişti, bizim ülkenin aksine.
O yüzden Diana'nın Obelia'ya gitme gibi bir arzusu var.
"Alex, ne istersen yapacağım, o yüzden lütfen."
Küçük elleriyle küçük ellerimi avuçlarının arasına aldı. Ve yavru köpek bakışını yaptı.
Keşke büyü yapabildiğimi söylemeseydim...
"Peki..."
Gözleri parıldadı.
"Gerçekten mi?!" diyerek zıpladı.
Evet. Bu hayatı bu gülümseme için yaşıyordum.
"Evet. Üzerimizi giyinelim."
Hışımla yataktan kalkıp dolabına yöneldi ve kıyafetlerini karıştırmaya başladı.
"Hangi elbisemi giymeliyim Alex? Hadi ablana yardımcı ol! Sadece yatıyorsun!"
Beni kıyafetini seçmeye zorladı. Ona gözlerinin renginde bir elbise çıkardım. Ben de pantolon giydim. Çünkü hareket etmesi daha rahat ve rüzgar esince popom görünmeyecek!
O-O zaman ablam?
"Abla, neden pantolon giymiyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
wmmap ° two princess of the Siodonna
FanfictionBir gün aniden Diana'nın kız kardeşi oldum. Bu sadece bir şakaydı. Ama işin aslı da bu. Gözlerimi bu hikayede, Diana'nın kardeşi olarak açtım. Gün geçtikçe ona daha çok bağlandım ve hayatımı ona aramaya karar verdim. O benim değerli kız kardeşimdi...