Kurtuluş Oyunu

5. Bölüm

Multimedyada Gecenin köpeği Dark var. Oy ve yorumlarınızı bekliyoruz. Şimdiden teşekkürler :D

Gece'nin ağzından

Sabah kalktım bugün cumartesi olduğu için rahattım. Saate baktım 10.30 olmuş . Kahvaltıya daha yarım saat var. Annemin işleri işte haftasonu saat 11.00' da masada olucakmışız neymiş bütün aile haftasonu evde oluyormuş bla bla bla. Odamdaki banyoda elimi yüzümü yıkadım. Siyah bir pantolon ve siyah önünde black yazan bir tişört giydim.
Aşağıya indiğimde kahvaltı hazırdı bütün aile üyleri masadaydı aman ne güzel (!)
Allahım bir haftasonu da rahat rahat uyusam keşke.
Hepsine günaydın dedikten sonra masadaki yerimi aldım.
'Abla akşamki parti için alışveriş yapmamız lazım'
'Ne partisiymiş bu?' Abim tek kaşını kaldırmış bana bakarken Güneş cevap verdi.
'Abi saygın ailelerin çocukları gidicek işte. Hani her sene oluyor ya.
O parti bu akşam.'dedi. Abim biraz düşündükten sonra 'Evet ya ben onu tamamem unutmuşum'dedi.
'Alışverişe gidiyoruz dimi abla?' Güneşin sorusuyla tabağımdaki yemeklerle oynamayı bıraktım ve cevap verdim.
'Benim elbisem var Güneş ben gelmesem.'
'Hayır abla sende geliyorsun. O elbiselerle gidilmez daha şık olmamız lazım.'
'Allah Allah nesi varmış elbiselerimin?'
Güneş omuz silkerek cevap verdi
'Abla o elbiseler olmaz işte. Senin elbiselerin.. ımm sade ve siyah hepsi (!)' dedi.
Aslında haklı sadeliği severim ve siyahta vazgeçilmezlerim arasında. Güneşle biz hep zıt olmuşuzdur. Mesela o pembe rengi sever ben siyah. Güneş kafasına hiç birşey takmaz ben küçücük şeyleri kafama takarım. Güneş hayatı olduğu gibi yaşar ben planlayarak yaşarım. Çok haklı şu an ve evet kesinlikle Güneşle elbise almaya gitmeliyim 'Tamam gideriz. Kahvaltıdan sonra  dark 'ı yürüyüşe çıkarırım sonra çıkarız.'
Dark bizim köpeğimiz daha doğrusu benim köpeğim. Dark pitbull olduğu için Güneş ve annem pek sevmiyor neymiş efendim çok büyük ve korkutucuymuş. Sen gel onu benim külahıma anlat tamam büyük ve korkutucu olabilir ama bize çok sadık şu ana kadar kimseye öylesine zarar verdiğini bilmem.  Eve gizlice girmeye çalışanlar hariç tabi (!). Kahvaltımı yaptıktan sonra izin isteyip masadan kalktım. Üzerime ince bir hırka alıp dışarıya çıktım. Dark'ın kulubesine doğru ilerledim. Dark beni görünce kuyruğunu sallayıp yerinde zıplamaya başladı. Bende hemen yanına gidip hem sevip hem konuşmaya başladım.
Nasılmış benim oğlum. Çok mu sıkılmış burda. Gezmeye gidelim mi cesur şövalyem. Dark hemen havlamaya başladı. Tabi hayvan sıkılmıştır ne zamandan beri bahçe haricinde bir yere gidemiyor(!).
Tasmasını takıp Dark' la beraber bahçeden dışarıya çıktık. Sahile doğru yürümeye başladım. Yoldaki çoğu insan  Dark' ı görüp yön değiştirdi. Bazıları başka yola saptı.Hayır köpekten korkarsın da yol değiştirmek nedir ya (!). İnsanları anlayamıyorum aslında dış görünüş önemli değildir içte olan duygular önemlidir. Dark 'ın üzerinden örnek verirsek eğer Dark dışarıdan korkutucu ve soğuk görünebilir ama Dark çok şımarık ve sevecen bir köpektir. İnsanların ön yargısı olmasa bu dünya daha çekilir hale gelir bence of ne saçmalıyorum ben ya yine kafam uçtu başka konulara.
En önemli konu şu an Doruk konusu nasıl yaklaşıcam ben Doruğa. İletişim kurmam imkansız gibi çocuk soğuk yani off off belki ön yargılı yaklaşıyorumdur olamazmı. Allahım ben daha çocukla nasıl konuşcağımı bilmiyorum bana aşık et       diyorlar ya(!) kafayı yiyeceğim.  
Sahile geldiğimizde yol boyunca bu düşüncelerle yürüdüm en sonunda bir banka oturdum. Denizi seyretmeye başladım. Deniz insana huzur veriyor. Kesinlikle inanıyorum buna. Bende şu an bu yüzden burdayım.  Denizin havası kokusu görüntüsü insanı alıp uzaklara götürüyor ve birazcık uzaklaşıyorsun sıkıntılardan. Ben denizi seyretmeye dalmışken yanıma birisi oturdu. Dönüp baktığımda Miray olduğunu anladım. Miray babamın arkadaşının kızı çok iyi bir kızdır çoğu zaman görüşüyoruz.
'Uzaklara dalmışsın karadenizde gemilerin mi battı?'dedi nefes nefese sanırım koşudan geliyor.
'Hayır sadece denizi izliyordum. Koşudan mı?'dedim.
'Evet sabah koşusu diyeceğim ama nerdeyse öğlen oluyor.' dedi saatine bakarak.          
'Naber'dedim yüzüme sevecen bir  gülümseme takınarak.
'İyiyim senden naber görüşemedik bu aralar'dedi içten bir gülümsemeyle.
'Evet bu aralar fazla doluyum'dedim gülerek.
'Akşamki partiye geliyorusun dimi?'diye sordum merakla.
'Tabiki geliyorum bensiz parti olur mu hiç?'dedi kahkaha atarak.
'Tabiki olmaz benimki de soru işte'dedim kahkahasına eşlik ederek.
Sonra Dark a bakarak 'ben görmeyeli büyümüş'  dedi.
'Büyüdü benim oğlum güçlendi.'dedim.
'  Sevebilirim dimi'dedi tedirgin bir şekilde
'Tabiki sevebilirsin sorman hata'
Miray Dark ı sevmeye başladı Dark şımarıklık yapmaya başlayınca Miray kahkaha attı.
'Hey bu kadar komik olan ne?'dedim soran gözlerle ona bakarken.
'Ahaha ya Gece şu köpekten hiç böyle şımarıklık yapıcağını bekler misin ahaha '
Bende kahkahasına eşlik ettim.
Sonra Miray birden ciddileşti 'Aslında benim sana söylemem gereken birşey var Gece' dedi sıkıntılı bir şekilde.
'Miray ne oldu kötü birşey mi var?'
Bu soruyu ne çok sorar oldum bu aralar.
'Şeyy... Benn.. '
'Miray korkuyorum ama hadi (!)'
'Oyunu biliyorum Gece. Ve oyunun içinde bende varım.'
Ne oyunundan bahsediyor bu kız ya.
Bir dakika bir dakika yoksa. Doruğu biliyormu?
Bilmesi imkansız çünkü annem babam Selçuk amaca ve Simay teyzeden başka kimse bilmiyor ki.
'Miray ne oyunundan bahsediyorsun sen?'
'Doruğu uyuşturucudan kurtarmak için oynanan oyundan.'