Mir Han: EVİMİN DUVARINDA NEDEN ÖZÜR DİLE YAZIYOR!
Eliza: Duvara anlattım anladı, sen hâlâ anlamadın be Mir Han.
Eliza: O özrü, di le ye cek sin!
Mir Han: Bilboardlarda bile Özür dile Mir Han Eroğlu yazıyor!
Eliza: Evet haberim var.
Eliza: Çünkü be...
@elizanınkokosu: Siyah da kırmızı da olsa yakışıyor bebeğime
@arasdemirsoy: Maşaallah kız! Nazar duası oku hemen!
@elizameykap: Üşenirim be ya
@arasdemirsoy: Seni kuzenimle tanıştıracağım @ankasoykıran
@elizameykap: Kız çok güzel asıl sen nazar duası oku!
@arasdemirsoy: Çünkü benim kuzenim 😏
@ayşemuhteremoğulları: Sütyenin gözüküyor.
@elizameykap: Çünkü sütyen giydim?
@elizanınkokosu: Çok mantıklısın aşkım.
Saat 21.00'dı. İki saat önce uyanmış kahvaltı yapmıştım. Sağ olsun Mir Han yazmamıştı.
Hayırsız bir yabancıydı gerçekten. Aslında onunla uğraşmak eğlenceliydi ama bir yandan da sıkıcıydı. Üzerime baktım, kırmızı bir şeytan ve siyah bir melek.
Kırmızı olan ünlem, siyah olan Mir Handı. Tıpkı balıklar gibi.
Gidip akvaryuma vurdum. E biraz yüzsün hep köşesine çekilmesi hiç iyi değil!
Eee, yüzmüyor bu. O sırada instagram bildirimi geldi. Mirza mesaj atmıştı. Mir Han'ın kardeşi bana mesaj attığına göre ya bir muziplik peşindeydi ya da Mir Han'a bir şey olmuştu. Götoşun bana bugün hiç yazmadığını söylemiş miydim?
@MirzaEroğlu: Selam yengeee
@elizameykap: Selaaam
@MirzaEroğlu: *ses kaydı*
Salak çocuk annesine beni anlatıyordu.
Anne! Yengemle konuşuyorum! Bize davet edeceğim, sen uğraşma diye. Tanrım ne iyi, ne hayırlı evladım!
@MirzaEroğlu: Yarın akşam bize gelmek ister misin yengeciğim?
@elizameykap: Sanmıyorum ya, Mir hastalandı.
Mir'e baktım. Ciddi ciddi yüzmüyordu ameka! Pis insan olan Mir Han bana bozuk balık getirmişti.
Yanına gidip azıcık kuyruğundan ittim. Yok arkadaş kıpırdamıyor! Telefonuma sıra sıra bildirimler geliyordu, sessize almayı unutmuştum. Mesaj sesi ritimli gelmeye başlarken kulağıma dans etmeye başladım.
"Ooooo! Eliza, Eliza! Oooo! Eliza! Hey!"
Çok güzel şarkı yapmıştım ha, aferin bana.
Grammy goes to Eliza Peren Atasoy!
Çok şükür bugün de ödüllendirilmiştim.
O değil de Mir neden öldü ya!
Kapı çalmıştı. Bu aralar kapım asla susmuyordu, sağ olsun. Bu sefer üstümde gecelik yoktu en azından. Kapıyı açtığımda Mirza ve annesinin burada olduğunu gördüm. Biraz telaşlı görünüyorlardı. Mirza hemen kollarımı tutup sarsmaya başladı.
"Nerede? Abim nerede? Ölmedi değil mi!"
Ne alaka be? Annesi beni Mirza'dan kurtardı.
"Eliza, Mir Han hasta demişsin. Bugün ulaşamadık ona, merak ettik."