Selena Gomez - People You Know
Dolapta kalan son birkaç parçayı da bavula yerleştirip bugün giyeceklerimi kenara ayırdım. Bavulu yatağımın üstünden indirip yatağımı toparladım. Kitaplığım neredeyse bomboştu. Bütün gece buraları toplamakla geçmişti.
Gerçekten çok fena köşeye sıkışmıştım. Önümde beni bekleyen bir sürü yol ayrımı vardı ama hepsi de birbirinden kötüydü. Birisini bile düzeltebilecek imkanım yoktu.
Masamın her yanını dikkatle kontrol ettim. Eşyalarımı unutmamak için uğraşıyordum. Bir daha buraya dönmek, son isteğim bile değildi.
Yeni bir başlangıç kötünün iyisini seçmek zorunda kalmış olmak zaten yeterince zorlayıcıyken bir de seçimin yanlış olma ihtimali beni çileden çıkarıyordu.
Yedam'ın yaklaşık yarım saat önce, kıyafetlerimi toplarken attığı mesaja bakmak için telefonumu kavradım. O dağınıklıkta cevap verememiştim
Neden hala gelmediğimi soruyordu. Cevap vermek yerine aradım. Çünkü öğrenmem gereken bir şeyler daha vardı.
Birkaç çalıştan sonra telefonu açtı. "N'aber yakışıklı?"
"Hayırdır bu enerji?" dedi neşeli çıkmasına özen gösterdiğim sesimi kastederek.
Mutlu muydum? Hayır. Ama Yedam'ın bunu bilip gönül meselelerimle yeterince uğraştığı gibi bir de ailevi meselemle ilgilensin istemezdim. Kendi hayatına bakmalıydı.
"Uykumu iyi almışım da ondan enerjiğim." dedimde güldüğünü duydum.
Bütün gece uyumamış olmam dışında sorun yoktu."Neden gelmedin bugün?"
"Biraz işim vardı, o yüzden ilk iki dersi ektim."
"'İşin neydi' diye sorabilir miyim?" dediğinde güldüm. "Hayır."
"Merak ettim ama..?"
"Ya şeyi soracaktım sana Yedam. Bugün kimlerin dersi var ya da yok?"
"Haa," dedi aydınlanır gibi. "Haruto'yu soruyor-"
"Hayır hayır. Genel olarak."
Düşündüğünü belli eden bir ses çıkarırken sabırla bekledim. İstihbarattan gelen bilgi kadar önemliydi Yedam'ın söyleyeceği.
"Junghwan ve Junkyu'nun dersi yoktu. Doyoung keyfinden gelmedi, yatıyordu. Bir de Eunsoo alışverişe çıkacakmış bu akşam için. O yüzden gelmedi. Sen de gelmedin."
"Beni dediğin iyi oldu Yedam. Haberim yoktu." Gülüp iyi dersler diledim ve telefonu kapattım.
Doyoung, Junghwan ve Junkyu evdeydi o zaman. Eunsoo alışveriş için gittiyse akşama ancak dönerdi.
"Junghwan olmaz," dedim kendi kendime. "Haruto'nun yandaşı pislik! Junkyu mu Doyoung mu?"
Doyoung'la muhabbettim olduğundan onu aramaya karar verip. Babamın evde olup olmadığını kontrol ettim. Sabahın köründe işe gittiğinden yoktu.
Bavulu aşağı indirip çantamı kontrol ettim. Telefonu ve anahtarı aldığımdan emin olmalıydım ki bir şeyimi unuttuysam dönüp alabileyim.
Bir taksi çağırıp bindim. Hala iki seçeneğim vardı, havaalanı ya da o ev.
O tanıdık mahalleye girdiğimizde telefonu çıkarıp Doyoung'u aradım. Umarım uyumuyordur.
Telefonu açtığında arkadan sesler geliyordu. "Kız sen beni arar mıydın?" Sesinin tuhaflığına güldüm. Yenş uyandığı belliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lost love ❧ haruto
Фанфик❧ lost love aradan geçen zamana rağmen senden kopamamak, aşkımın altında ezilmeme sebep oluyor. ©helenrensa | 2021