Okul Havası

128 14 6
                                    

YARIN 18 MART İÇİN PROVAM VAR VE AKŞAMA KADAR YOKUM. BİR DE ÇOK GÜZEL GİTTİĞİNİ DÜŞÜNDÜĞÜM İÇİN YAYINLAMAYA KARAR VERDİM. BENDEN SÖYLEMESİ, BİR GÜNDE ÜÇ-DÖRT BÖLÜM GÖRÜRSENİZ ŞAŞIRMAYINIZ. HOŞÇAKALIN, İYİ OKUMALAR.
-Aysimayaz

"İki günde?" dedi Sam. "Merhaba küçükhanım, ben Sam Winchester, BJ'in.." derken lafını kestim. "Abilerim. Bu da bizim ev arkadaşımız." dedim ve Kevin'i gösterdim. Neşeyle hepsini selamladı.

"Ee bizim gitmemiz lazım. Bethany okula gidiyor." Sonra onu çekerek arabaya bindirdim. Ben de binince telefonuma bir mesaj geldi.

Sam: O kızı derhal geri yolla. Tipine baktığın anda reşit bile olmadığı anlaşılıyor.

Sinirle telefonu sıktım.

Siz: O defolu bir mal değil Sam. Sonra konuşacağız.

Arabayı çalıştırınca otomatik olarak açılan radyodan yükselen Skillet sesiyle gevşedim. Bethany de eğleniyor gibiydi.

"Justin Bieber veya One Direction yok mu yani?" deyince birden fren yapıp ona baktım.

"Pardon, kim?" Gülerek kafasını eğdi.
"Şakaydı canım." Sonra bağırarak Rebirthing'i söylemeye başladı.

Okuluna gelince arabayı durdurup indim. Peşimden de o indi. Bu okulu dört ya da beş gün önce haberde gördüğüme emindim. Bir cinayet işlenmiş sanırım. Nedenini bilmiyorum ama tüm gözler Bethany'e döndü. Bana yalvaran gözlerle baktı. "Haydi sen git artık." Bu sırada yanıma bir kız geldi. Arkasında üç kişi daha taşıyan kaltak tiplerden.

"Oo Betty, bugün de bu yakışıklıyı mı ayarttın?" dedi gülerek. Kaşlarımı çatıp ona baktığımda yumruklarını sıkıp gözlerini kapatmıştı.
"Beth?" dedim elini tutarak.

Bu sefer neredeyse bahçedeki herkes gülmeye başladı. Aralarından bir erkek çıkıp ona yaklaştı.

"Bebeğim, seni yılın kaşarı ilan etmekten gurur duyuyorum. İki gün önce seni okuldan alan daha yakışıklıydı ama olsun, bu da idare eder." dedi gülerek. Hiç sakinleşmek için beklemedim bile. Sağ yumruğumu tam burnunun üzeribe savurunca kütük gibi yere fırladı. Bethany beni tutarken çocuk yerden kalktı. Sinirden burun delikleri açılmıştı.

"Kiminle konuştuğuna dikkat et, senin kemiklerini kırarım. Anladın mı?!" diye bağırınca kafasını salladı.

"Anlamayan var mı?!" diye herkese bağırdım. Kalabalıktan 'hayır' gibisinden bir ses yükseldi. Kafamı sallayarak Bethany'e döndüm. Kendime doğru çekip sarıldım.
"Sakın ağlama. Kaçta çıkacaksın?" dedim.
"Gerek yok, ben.."
"Kaçta çıkıyorsun Emma?" dedim tekrar.
"Yedide." Kafamı sallayarak alnından öptüm.
"Çıkışta görüşürüz." dedim ve herkese son kez bakıp arabaya bindim. Bethany de dolan gözlerini silip gülerek el salladı. Dün o yatarken kaydettiğim telefon numarasını aradım. Bu sırada okulun önünden ayrılmıştım.

"Alo? Kimsiniz?" dedi titrek sesiyle. Bir an gülümsedim.

"Benim Bobby John. Bana okul müdürünün numarasını mesajlasana." dedim hemen.

"Neden?" dedi.
"Sen yolla." dedim ve telefonu kapattım. Birkaç saniye sonra mesaj gelmişti. Telefon numarasını aradım.

"İyi günler, Frank Bizmut. Nasıl yardımcı olabilirim?" dedi.
"Merhaba. Ben Bobby John Winchester. Okulunuzu çok methetmişlerdi. Kayıt için geleceğim ama ne tür belgeler lazım onu öğrenecektim." dedim hemen.

"Tabiki Bay Winchester. Yanınızda bir vesikalık fotoğraf, okul diplomanız, sınav sonuç ve oturduğunuz yeri belli eden bir belge getirmelisiniz." dedi hemen. Gülerek kafa salladım. "Peki, teşekkür ederim." Telefonu kapatınca eve gittim. Sakın beni cahil biri olarak görmeyin. Cehennemde bile eğitim hakkı var. Hannah sağolsun, lise üçüncü sınıfı bitirip kaydımı dondurmuştum. Ah Beth ah, senin için okula tekrardan başlayacağım.

Ve Hayatım |SUPERNATURAL|- Bobby John WinchesterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin