12) ÖPÜCÜK

1.2K 87 97
                                    

Bölüm umarım hoşunuza gider
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 😔💜
-----

Bera gözlerini açtıktan sonra uykusunun dağılması için bir süre boş gözlerle tavanı inceledi. Düz beyaz tavan kendisine her ne kadar farklı gelse de kendi odasında olmadığını anlaması uzun zaman alacaktı. Uykusu yavaş yavaş açılmaya başlayınca fark etmişti gözlerini açtığı bu yerin odası olmadığını. 

Başına keskin bir ağrı girerken dün gece neler yaşadığını hatırladı hayal meyal. Asım ile beraber evden çıkıp bir bara gitmişlerdi. Kendisi alkolsüz içeceğini yudumlarken Asım sarhoş olup birileri ile dans etmeye gitmişti. Bera engellemeye çalışsa bile bir işe yaramamıştı bu. Bardağındaki içeceği bitince yenisi istemek için oturduğu masadan kalkıp barmene gidecekti ki karşısına bir adam oturdu. Elindeki şişeyi Bera'ya gösterip bardağını doldurmaya başladı. Az önceki içtiğiyle birebir aynı renge sahip olan içeceği görünce Bera bunun da alkolsüz olduğunu sanmıştı. Ama yanılmıştı. 

Aradan 10 15 dakika geçmişken Bera 3. bardağını içiyordu. Artık tamamen sarhoş olmuştu. Karşısındaki adamın kendisine bakıp sırıttığını görünce bir ürperti hissetmişti. Sonrasında ne yaşandığını hatırlamaya çalışırken aklına Cihangir geldi. Dün gece sarhoşken ona mesaj attığını anımsar gibi olunca yataktan kalkıp telefonuna bakındı. Yatağın yanındaki komodinin üzerindeydi.

WhatsApp'e girip mesajlarını kontrol etti. Annesine mesaj atılmıştı. Akşam Asımlarda kalacağım yazıyordu. İyi de o öyle bir mesaj yazmamıştı ki... Buna sonra tekrar bakmaya karar verip Cihan ile olan mesajlarına girdi. Gerçekten konuşmuşlardı, yazdığı mesajların saçmalığı yüzünden utanıyordu. Sarhoş olunca bu kadar saçmalayacağı aklına bile gelmemişti. Mesajları okumayı bitirince aklına bir soru takıldı. Peki o beni almaya geldikten sonra ne oldu?

*Zaman geriye aksın*

Cihangir kucağına aldığı küçük bedenin uyandığının farkında değildi bu yüzden onu uyandırmamak için oldukça dikkatli davranıyordu. Bera ise şu an bulunduğu durumun keyfini çıkarmaya çalışıyordu. Sarhoş olmasına rağmen bazı şeylerin farkındaydı. Cihan'ın kokusu ve temiz hava biraz da olsa iyi gelmişti. Bu yüzden bazı şeyleri algılamakta zorluk çekmiyordu.

Cihan'a fark ettirmeden burnunu boynuna yaslayıp nefes alırken kokusunu içine çekmeye başladı. Sert görüntüsünün aksine tatlı bir kokusu vardı. Gerçi Bera'ya göre sert görünmüyordu ya neyse. Burnuna dolan kokuyu bir türlü anlayamıyordu. Bir portakal kokusu alırken bir lavanta kokusu alıyordu. Ne koktuğunu bilmese bile kendisine huzur veren bir koku olduğu kesindi. O kadar ferahtı ki... Nefes aldıkça alası geliyordu.

Anahtar şıkırtısı duyunca eve girmek üzere olduklarını anlamıştı. Kendini kasmamaya çalışıyordu ki uyandığı anlaşılmasın. Kapı kapandıktan sonra içini bir merak duygusu kapladı ve etrafı inceleme isteğiyle dolup taştı. Hafifçe gözlerini açmaya çalışsa bile başaramamıştı. Işıktan dolayı, açtığı gözlerini hemen kapatmak zorunda kalmıştı. 

Sırtı yumuşak bir yerle buluşunca Cihangir kendisini bıraktığı için sinirlense bile burnuna dolan koku dikkatini dağıtmaya yetmişti. Çoktan unutmuştu neye sinirlendiğini. Adım sesleri kendinden uzaklaşırken gözlerini aralayıp nerede olduğuna baktı. Cihangir'in odasındaydı. 

Sağ tarafta duvarda boy aynası vardı. Yerde ise birkaç ağırlık vardı. Yatağın hemen karşısında bir dolap vardı. Oldukça boş ve sıradan bir odaydı. 

"Uyandın mı?"

Bir anda duyduğu ses irkilmesine sebep olmuştu. O geri gelmeden uyuyor taklidi yapmaya geri dönecekti. Planını uygulayamamış olmanın verdiği üzüntüyle ona dönüp başını sallayarak onayladı. Onu suratı asık gören Cihangir ise olayı kendince yorumlayıp konuştu.

Ağır Abi (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin