Gözlerimi açtığımda yatağındaydım. Beni buraya Harry getirmiş olmalıydı çünkü en son hatırladığım şey onun güzel suratıydı.
"Uyandın mı?" Kapıdan içeriye giren Charlie ile düşük olan modum daha da düştü. "Harry çok endişelendi. Bilirsin seni kız kardeşi gibi görüyor ya." Yapmacık bir şekilde güldüm.
"Zaten dün gece beni öyle bırakıp gitmesinin başka sebebi olamaz." Kaşlarımı çatarak Charlie'ye baktım. Ve daha sonra gözlerim boğazındaki ki morluklara kaydı.
"N-nasıl bırakıp gitmesi?" Diye sorduğumda sırıttı. "Dün gece bir şeyler yaşadık Becca. Bu kadar çabuk olmasını beklemiyordum ama işte, bana dayanamadığı belliydi."
Gözlerim dolmaya başlarken diğer tarafa döndüm. "Ben uyuyacağım Charlie." Kapıdan çıkarken yine konuştu.
"Bende Harry'nin yanına gidiyim. Belki yarım kalan işi hallederiz." Gözlerimden yaşlar akmaya başladığında yorgana daha sıkı sarıldım.
Beni isteyen o değilmiş gibi bir de kuzenimle yatmıştı. Bana bu kadar çabuk ihanet edebileceğini düşünmemiştim. Duygularımı bu kadar incitebileceği aklımın ucundan bile geçmemişti. Lanet olsun.
"Becca uyanmışsın güzelim." Yanıma geldi ve yatağa oturdu. "Git Harry." Hıçkırıklarımın arasında konuştuğumda beni kendisine çevirdi.
"Ne oldu sana?"
"Ne olmuş olabilir Harry?" Doğruldum. Şaşırarak bana baktı. "O piç sana yaptığını ödeyecek Becca. Lütfen üzülme."
"Gerçekten tek sorunun bu olduğunu mu düşünüyorsun?" Diye bağırdım. Biraz yüzüme baktıktan sonra bakışlarını yatağa indirdi.
"Yüzüme baksana Harry!" Yüzüme bakmaması beni daha çok sinirlendirmişti. Charlie gelip söylemese hala bir şey yokmuş gibi davranacaktı. Tanrım.
"Gerçekten bir anlık bir şeydi." Gülerek yüzüne baktım. "Bir anlık bir şey mi? Sen beni aldattın Harry. Hemde kuzenimle."
"Ben senden habersiz bir şey yapmaya korkarken sen ne istediysen yaptın Harry."
Yüzüme hala bakmıyordu. "Ben tek bir kelime bile etmedim. Ama bu yaptığın? Bana bu kadar mı değer veriyorsun Harry? Bu mu senin sevgin?!" Sonlara doğru çıldırmış gibi bağırdığımda kafasını kaldırıp gözlerini gözlerimle buluşturdu.
"Özür diler-" sözünü kestim.
"Sen, sen hainsin!" Gözlerini yeniden yere indirdi ve yavaş adımlarla odayı terk etti. Bende kendimi yatağa attım. Zaten kötü bir gün geçirmiştim.
Harry:
"Liam o orospu çocuğunu bana bulacaksınız." Liam anladığını söyleyip telefonu kapattı.
Dün Becca'yı o halde görmek o kadar kötüydü ki. Eve geldikten sonra banyoya gidip ağlamıştım. O benim her şeyimdi.
Ama Charlie her şeyi bok etmişti. Hızlıca Charlie'nin odasına gittim.
"Harry dün yarım bıraktığın şu iş için mi geldin?" Kapıyı kapattım ve üstüne doğru yürüdüm. "Hayır seni öldürmeye geldim Charlie!"
"Ne saçmalıyorsun sen?" Ellerimi saçlarımdan geçirdim. "Dün olan bir hataydı Charlie. Ben seni sevmiyorum. Hatta tiksiniyorum." Yüzüme gülerek baktı.
"Kesin öyledir Harry. Sen benim için can atıyorsun." Bu sefer de gülme sırası bendeydi. Ben Becca'dan başkasını sevemezdim.
"Sen öyle san." Bana yaklaşmaya başladı. "Hadi ama Harry. Becca'dan falan hoşlandığını düşünmeye başlayacağım." Elimle onu ittirdim.
"Aynen öyle Charlie. Sen hariç herkesten hoşlanıyorum." Kapıdan çıkacakken tekrar ona döndüm. "Bir daha yanıma yaklaşma."
Harry'ye iyi oluyor.
Allahım şu yakışıklılığa bakın🤌🤌
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
