bonnie & clyde - hyunho ✓

10

2 haftamı güzel geçirmeye karar vermiştim. Çünkü 2 haftanın sonunda ne olacağı belli değildi.

Yanımda uyuyan Hyunjin'e baktım. Parçalarını toplayabilmek için elimden geleni yapıyordum. Sevdiği şeyleri öğrenmiştim ve elimden geldiğince yapmaya çalışıyordum. Karamelli şeylere bayılıyordu özellikle dondurmaya ama dondurma yediği anda hasta oluyordu. Bundan nefret ettiğini hatta bademciklerinden kurtulmak istediğini söylemişti. Hastayken onunla ilgilenmeye çalışıyordum ama pek işe yaramıyordum. Hapşırık krizine girip sabaha kadar odayı peçeteleri ile dolduruyordu.

Sevgili gibiydik ama değildik gibide. Sanırım sevgililerden çok farklıydık.
Uyuduğu için dolgun duran dudaklarına küçük bir öpücük kondurup geri çekildim.
Gülümsemişti ama gözleri hala kapalıydı.

"Uyan güzelim işe gitmeni istemiyorum ama inat edip gidiyorsun"

"Ben yokken daha rahat çalışabilmen için"

O etrafımdayken cidden odaklanamıyordum ama şuan onu sinir etmek istiyordum

"Aslında çokta dikkatimi dağıtmıyorsun"

"Öyle mi?"

"Hmhm"

"Peki akşam döndüğümde bunu deneyelim o zaman

"Deneyelim"

...

Hyunjin geldiğinde hala işlerle uğraşıyordum. Planda bir aksama yoktu şuan.

Çalışma odasının kapısının aralanması ile gözlüğümü çıkarıp masaya bıraktım
Hyunjin yanıma gelip sol dizimin üstüne oturmuş geriye yaslanmıştı.

"Biraz mola verebilirsin diye düşündüm"

"Evet olabilir"

Kocaman boyu ile nasıl kucağımda küçücük kalıyordu bu çocuk? Kağıtlardan birini alıp kısa bir bakış atmış sıkılıp geri bırakmıştı.

"Ben etrafındayken odaklanabildiğini söylemiştin. Devam edebilirsin şuan"

Şimdi neden geldiği belli olmuştu. Kendini haklı çıkarmak istiyordu.

"Tamam o zaman" deyip gözlüklerimi geri takmıştım. Hyunjin ise daha rahat olacak şekilde yüzünü bana dönmüş bacaklarını sandalyenin kenarlarından salkıtmış bir şekilde oturuyordu.
Arada hareket ediyor olması beni deli ediyordu. Bilmeden yapıyormuş gibi alt tarafını bana sürtüyordu.
Kazandığını hemen öğrenmemesi için dayanmaya çalışıyordum ama beni zorluyordu.
Yavaş yavaş hareketleri hızlanmaya mı başlamıştı yoksa ben kafayı mı yiyordum?

Elimdekileri masaya bırakıp geri yaslandığımda Hyunjin bana bakarak sırıtıyordu.

"Sadece 5 dakika dayandın"

Bana saatler gibi gelmişti oysa

"Hyunjin... Ateşle oynuyorsun şuan"

"Yanmayı seviyorum sanırım. Özellikle senin ateşinde"

Hareketleri hızlanmaya başlamıştı.

"Gözlüklerin seni daha da çekici yapıyor daha önce söylemiş miydim?"

Konuşması bitince dudaklarımızı birleştirdim. Islak öpücük sesleri odayı dolduruyordu. Ellerimi tişörtünden içeri geçirip tenine dokunmaya başladığımda Hyunjin kıkırdamıştı

"Huylanıyorum"

"Sana en kısa zamanda dövme yapalım"

"Ressamım olacağını söylemiştin"

"Olacağım"

Daha rahat hareket edebilmek için Hyunjin'i kucağıma alıp hep götürmek istediğim odaya doğru yol aldım.

"Odan diğer taraftaydı..."

"Oraya gitmiyoruz"

Hyunjin eve ilk geldiğinde tek uyarım o odaya girmemesiydi. O da çok sorgulamayıp tamam demişti. Planı da sorgulamamıştı. En azından bazı şeylere meraklı değildi o kadar

O odanın kapısında geldiğimizde Hyunjin bana bakmıştı.

"Burası zindanın falan mı?"

"Immm sanırım"

Kapıyı açıp içeri adımladığımda Hyunjin etrafa bakıyordu.

"Sadece korkmanı istemediğim için girmeni istemedim. Eğer istersen odaya gidebiliriz"

Hyunjin kucağımdan inip etrafa bakınmaya başlamıştı. Baktığı şeylerin ne olduğunu bilmiyordu ama anlamdırmaya çalışıyordu

"Burası çok çılgın bir yer açıkçası çoğunun ne olduğunu bile bilmiyorum"

"Şuan öğrenmene gerek yok güzelim. Sen ne zaman istersen"

Çok da zamanım yok diye düşünmüştüm ama anı bozmak istemiyordum

"Bunlar beni biraz aşıyor ama bir gün denemek isterim"

Dudaklarına küçük bir öpücük koyup geri çekildiğimde Hyunjin beni şaşırtmış ve dudaklarımızı tekrar birleştirip yürümeye başlamıştı.
Sırtım yatakla buluştuğunda Hyunjin kucağımdaki yerini almıştı.
Bugün fazla cesaretliydi.
Üstündeki tişörtü çıkarıp bir kenara atmış benim üstümdekileri çıkarmaya başlamıştı.
Boynumdan yavaş yavaş aşağı inmeye başladığında kendimden geçmeye başlamıştım. Elleri kemerimi çözmeye başladığında onu izliyordum.
Pantolonumdan kurtulduğunda elleri çok yanlış yerlerdeydi. Hyunjin'in bunu yapacağını düşünmüyordum ama o çoktan altımda kalan son kumaş parçasından kurtulmuştu.
Dil darbeleri beni mahvediyordu
Hyunjin'i altıma alıp boynunu öpmeye başladığımda kesik kesik nefesler alıyordu.

"Uzun bir gece olacağa benziyor"

"Öyle olacak"

...

Selam açıkçası bölüm yazamıyorum şu sıralar, sürekli yazıp yazıp siliyorum bu yüzden kendimi zorlamamaya karar verdim, aklıma geldikçe yazmaya çalışacağım ve beklettiğim için üzgünüm