2. Bölüm ~Aşk Dedikleri?~

54 6 0
                                    

Zil çaldığında Damla, Burak ve Elifsu hızlı adımlarla yanıma geliyorlardı. Geldiklerinde karşıma oturup hep bir ağızdan 'Noldu' dediler. 'Noldu' kelimesini 3 kişi aynı anda söyleyince gülüşmeye başladık sonra lafa başladım.
"Sorun yok gençler müdür beni haklı buldu"
Hepsi birden derin bir 'oh' çektiler. Can parçamdı bunlar benim!

Ve yine ego yığınının tayfaları yanıma geldi
"Deniz! Naptın sen! Damla'nın burnu kırıldı!"
"O ego yığınına az bile!"
Göz kırptım ve yanlarından geçip gittim.

İlk defa sakin durabiliyordum. Sanırım öfkemi kontrol edememem geçmişe dayanıyordu. Çünkü yaklaşık 3 sene önce annem ve babam boşanmışlardı daha doğrusu annem boşanmıştı. Annem, sadece 1 gün babamdan şiddet görmüştü sonrasında boşandı. Gerçekten yazık. Benim hiç fikrimi almadılar bile. Tabi bu beni sinir hastası etmişti daha doğrusu öfkemi kontrol edememe hastalığı oluşmuştu. Annem ile babam boşandığında babam boşanmak istemeyip annemden özür dilemişti. Ama annem ısrarla boşanmak istediğini söylemiş, babamın üstüne gitmişti. Bende inadına babamın yanında kalıyordum. Babam ile birlikteyken kendimi daha iyi hissediyordum. İyi ki var!

Damla'nın tayfası bana hâlâ bakarken ben hiçbirşey demedim zil çaldığında da içeri girip sırama yerleşmiştim. Sırama geçtiğimde sıramın üstünde bir not buldum. Ah yine o 'Aşk' dedikleri saçma şey yüzündendi. Bence aşk çok saçma bir insan nasıl karşı cinse karşı birşeyler hissedebilir ki.

Mektubu okumadan yırtıp çöpe attım. 'Sevmiyorum öyle şeyleri' dedikçe inadına bana yapıyorlardı. Güzel de değildim nasıl beni seviyorlar ki.

Kafamdaki saçma düşüncelerden hocavarıp oturabilirsiniz çocuklar' demesiyle kurtuldum. Ders matematikti ve ben hiçbir şey anlamıyordum. Bu saçma dersi bulmamaları lazımdı!

Ama yinede tüm soruları çözebildim bu konu çok kolaymış! Eve gitme zili çaldığında bizimkilerle 'nereye gitsek?' tartışması yapıyorduk. Sonunda ortak bir karara varıp kafeye gittik. Hemen kafenin internet şifresini alıp bağlandım. Tabi bağlanmamla bir dünyadan koptum.

Tumblr'a girdiğimde yine aşk acısı çekenler fotoğraflar paylaşıyorlardı. Aşk ne kadar saçma ise aşk acısı daha saçmaydı. Tabi bana göre öyle çünkü bazılarına göre bu şeyler gayet mantıklı. Neden boşu boşuna insan acı çekmek ister ki.

Burak'ın beni dürtmesiyle kendime geldim
"Efendim"
"Dünyadan koptun be kızım! Bırak telefonuda bizimle ilgilen biraz."
Burak'ın söylediklerine uyup telefonu kapattım. Tam muhabbete başlayacak iken bi gürültü koptu. Tabikide gök gürültüsüydü yağmura yakalanmamak için eve doğru yola çıktık.

Eve geldiğimde hemen dolaba bakıp cips ve coco cola'yı aldım. Coco cola az kaldığı için bardağa dökme gereği duymadım. Televizyonu açtığımda kanalları karıştırmaya başladım. Doğru düzgün bi film bulamayınca müzik kanallarına bastım. Basmamla bir Taylor Swift'in 'Blank Space' şarkısı çalmaya başladı. Ne şanslıyım ya!

Dayanamayıp ayağa kalktım ve delicesine dans etmeye başladım. Şarkı bittiğinde surat asıp tekrar koltuğa oturdum. Kanalları değiştirirken 'İşte Benim Stilim' olduğunu gördüm. Fazla sevmiyordum ama başka izleyecek birşey olmadığı için bakmak zorunda kaldım. Aslında güzel bir yarışmaydı ya.

Zil çaldı koşa koşa kapıyı açtım. Tabikide tek aşkım olan babam gelmişti. Hemen yanağına öpücük kondurdum. Biraz da olsa yorgunluğu gitmiş gibiydi.
"Hoşgeldin babacığım"
"Hoşbulduk bitanem"
Bir an kendimi çok yorgun hissettim oysa ki saat daha 21.00'dı ama uykuya yenik düşüp kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Selam. Dediğim gibi bu bölüm sıkıcı gelebilir ama ileriki bölümler çok güzel olacak :)) lütfen vote'lerinizi ve yorumlarınız esirgemeyin. Hepinizi çok seviyorum. :*:*

Son NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin