4. Bölüm ~kavga~

63 6 0
                                    

"Ne?!"
Duyduklarıma bir türlü inanamıyordum. Burağın annesi ile babası çok iyi geçinirlerdi. Burak bana Üzgün bakışlar atınca devam ettim.
"Nasıl oldu bu?"
Derin bir nefes aldı ardından sorumu cevapladı.
"Dün cok kötü kavga ettiler. Babam sarhoştu annem üstüne gidince babam, anneme vurdu. Daha sonra ammem dayanamayıp büyük annemin yanına gitti. Annem boşanma davası açtı. Babam ne kadar yalvarsada kararının arkasında durdu. Şimdi de Boşanıyorlar."
Gözünden akan yaşları kolu ile sildi. Burak kolay kolay ağlamazdı aynı benim gbiydi. Bu yüzden burağı bana daha yakın buluyordum. Huylarımız neredeyse aynıydı. Tek farkımız ben kızdım o erkekti. Aynı zamanda o ağır konular yüzünden ağlardı. Ben ise çocukluktan beri ağlamadım diyebilirim.

Burağı kendime çekip sıkıca sarıldım buna ihtiyacı vardı. O da karşılık verip kollarını beline doladı. Omzumun ıslandığını hissettim. Cidden çok kötü bir durumdaydı.

Öğretmen geldiğinde birbirimizden ayrıldık
"Oturun çocuklar hemen derse başlayacağım çünkü bu konu biraz uzun."

Zaman geçmek bilmiyordu. Matematikçinin anlattığı konuyu dinlemiyordum daha doğrusu dinleyemiyordum çünkü kafamdaki düşüncelerden kurtulamıyordum. Acaba Burak'ın ailesimin sonu ne olacaktı? En önemlisi Burak nasıl kendisini toparlayacaktı?

Zilin çalmasıyla kafamdaki düşüncelerden kurtuldum çalmak bilmeyen zil hele şükür çalmıştı. Hızlıca dışarı çıkıp banka oturdum. Yanlız düşünmeye ihtiyacım vardı. Sabahki kahvaltı aklıma geldi. Babam niye bana gözleri dolu dolu bakmıştı ki? Bunu öğrenmem lazımdı. Annem ile mi ilgiliydi acaba?

"Deniz noldu? Daldın öyle?"
Kafamdaki düşünceleri bir kenara bırakıp sesin geldiği yöne baktım. Elifsu karşımda meraklı gözlerle bana bakıyordu.
"Ha, ah yok bir şey dalmışım öyle"
"Peki o zaman. Bizim kendini beğenmişler nerede acaba? İnşallah ölmüşlerdir."
Beraber kahkaha attık. Ya ben bu Elifsu'yu çok seviyorum ya.
"Aynen ya inşal-"
Sözümü kesen Burak oldu. Nefes nefese kalmıştı konuşmaya başladı.
"Arkadaşlar"
"Dur bi soluk al Burak! Ne oldu?"
"Koşun çabuk bizim Yağmur ile Damla kavga ediyor"
Sözünü bitirmesiyle bir Hışımla ayağa kalktım ve sınıfa doğru koşmaya başladım. Burak o sözünü bağırarak söylediği için kantindekiler de bizim sınıfa doğru koşmaya başladı.

Sınıfa girdiğimde saç baş kavga ediyorlardı. Yağmuru kenara itip Damla'yı kendime çektim. Saçından tuttuğum gibi yere yatırdım. Bir yumruk ve bir tekme attıktan sonra bayıldı. Hızımı alamayıp üstüne yürüdüm. 2 adım kala biri benim kolumdan çekti.
"461 Deniz Uysal! Hemen odama geliyorsun!"
İşte şimdi yanmıştım! Okuldan atılma ihtimalim çok yüksekti!

Müdürün kapısını çaldım. İçeriden değişik bir ses 'gel' dedi. İçeri girdiğimde karşımda müdürden başka kimse yoktu. Müdür sinsice güldü ve çayından bir yudum aldı.
"Geldi bizim disiplinin vazgeçilmezi! Söyle bakalım neden bayılttın Damla'yı?"
"Hocam kardeşim dediğim insana yani Yağmur'a uymuş. Ben gördüğümde kavga ediyorlardı bende Damla'nın kardeşimi rencide etmesie dayanamadım"
Kocaman kahkaha attıktan sonra konuşmaya başladı
"Tamam çıkabilirsin"
Gözlerimi pörtleyip baktım. Bu kadar kolaymıydı?
"Ne yani neden bu kadar çabuk geçti?"
"Uzatalım dersen uzatırız"
Hafif güldüm
"Gerek yok hocam. Saolun"
"Çık dışarı hadi"

Kapıyı kapattığımda derin bir nefes aldım. İlk defa müdür beni haklı bulup uzatmamıştı. Eğer uzasaydı okuldan atılabilirdim yani büyük bir tehlikeden döndüm diyebilirim.

Selam. Bölümler kısa olabilir tekrar sizden Özür diliyorum. Multimedya yağmur. Hepinizi çok seviyorum. :*:*

Son NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin